Samsun’da iller Bankasına ait olan arazide bulunan, yıllarca Atakum İlçe Belediyesi tarafından sosyal tesis olarak kullanılan Yalı Kafe, 31 Mart seçimlerinden sonra ilçe belediyesi CHP’ye geçince banka tarafından satışa çıkarıldı. AKP’li Büyükşehir Belediyesi devreye girerek araziyi bankadan aldı.

2020 yılında da Yalı Kafe’yi yıkıp, bölgede bulunan ağaçları keserek araziye 49 milyon liraya 3 katlı Millet Kıraathanesi ve Kitap Kafe yapmaya başladı. CHP’li meclis üyeleri imar değişikliğini beş kez yargıya taşıdı ve mahkeme de beş kez yürütmeyi durdurma kararı verdi. CHP Grup Başkanvekili Hasan İpek, belediyenin her kaybettiği davadan sonra küçük kelime değişiklikleri yaparak yeni bir meclis kararı çıkardığını söyledi.

Altıncı kez gidecekler

Haziran ayında beşince kez mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermesine rağmen Millet Kıraathanesi ve Kitap Kafe inşaatında çalışmaların devam ettiğini meclis toplantısında dile getiren İpek, “Millet Bahçesi yapıldı iptal edildi, belediye hizmet alanı yapıldı, sosyal tesis alanı yapıldı iptal edildi. Şimdi gelinen noktada resmi kurum alanı yapıldı. Ama yapılan binalar resmi kurum alanı değil de sosyal tesis alanı olduğu görünüyor.

Mahkeme kıyı kenar çizgisine atıfta bulunarak burada yapılması gereken kısmı yapılaşmaya mutlaka alt belediyelerin müdahil olması gerektiğini söylüyor. Burada böyle bir şey yok. Mahkemenin asıl iptal gerekçesi burada giderilmiş durumda değil. Onun haricinde buraya daha önce inşaat ruhsatı verirken parsel teyitleri de yapılmamış.

Mahkemenin almış olduğu karara uygun bir karar almıyoruz. Kıyı kenar çizgisi içerisinde herhangi bir inşaatı yapmak biliyorsunuz kanunen yasak. Buna da dikkatinizi çekmek istiyorum, bu nedenden dolayı biz her halde mücadeleye devam edeceğiz. İnşaat ruhsatı iptal edilmesine rağmen ben gittim oraya gördüm. Çatıda işçiler kiremit döşüyor” dedi.

Mahkeme kararlarını eleştirdi

SÖZCÜ'den İsmail Akduman'ın aktardığına göre, Meclis toplantısında imar değişikliği yapılmasına karşı çıkan CHP’li meclis üyelerine cevap veren Başkan Mustafa Demir, mahkemenin verdiği kararları eleştirdi. Mahkeme kararları hakkında belediyenin ilgili dairelerinin gereğini yaptığını dile getiren Demir, “Mahkemeye insanlar müracaat edebilir. Mahkeme normalde bu tür kararlarda esasa girmemesi gerekir. Usul açısından değerlendirme yapması gerekir yasa bu, kanun bu. Bu plan meclisten geçiyor. Bu imar kanunu büyükşehir meclisi yapmış buna yetkisi var mı yok mu? Buna bakar, mülkiyet durumunu inceler. Vatandaşın bu noktada mülkiyet konusunda rızası var mı yok mu? Bunu inceler. Plan kararı vermek esasa girmektir. Kaldı ki burası Büyükşehir'e tahsis edilmiş arazi.

Yasa çok net. Büyükşehirin kendisine ait olan arazi, kendisine ait yapacak olduğu projeyle ilgili 1/5000'lik, binlik planlar yapma yetkisi var mı? Var. İdarenin her türlü iş ve işlemi yargı denetimine tabidir. Kararı alırız eğer yanlış bir karar aldıysak, mahkeme onda ısrar ederse yeni bir karar verir. Mecliste, belediye de burada, kaçmıyor. Gerekeni yapar. Ama önemli olan şu, oradaki proje emsali belli, etrafta yapılaşma koşulları belli. Belediyenin kendine tahsis edilen arsa üzerinde o senin dediğin kurallar aranmaz, mahkeme aranır diyor. Mahkeme kararına göre de üzerimize düşen kararları alıp, burada kararı geçiriyoruz” diye konuştu.

Yapılan oylama sonucunda AKP ve MHP’li meclis üyelerinin oylarıyla arazide altıncı kez imar değişikliği yapılarak, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararları hiçe sayıldı.


 

Editör: Duygu Kaya