Cumhuriyet Halk Partisi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 4 günlük gözaltı sürecinin ardından tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne konmasına bugün de bir mitingle tepki gösterdi. 20:00’da Gündoğdu Meydanı’nda gerçekleşen mitinge, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmirlilere seslendi. Tugay, gençler başta olmak üzere alandaki herkesi siyaset yapmaya davet ettiğini söyledi. CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ise CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu’nun yapılan seçimde İzmir’de 1 milyon 200 bine yakın oy aldığını açıkladı. Mitinge, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, CHP’li ilçe belediye başkanları, CHP’li ilçe başkanları, siyasi parti temsilcileri, İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, dernek ve STK temsilcileri katılım sağladı.
Meltem olamazlar dediler, kasırga olduk!
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, bir yandaş gazetecinin, “meltem olamaz” sözlerini hatırlatarak, “Bu meydanlar sizin gençler. Sizleri dinliyoruz. Her gün üniversiteden arkadaşlarla sohbet ediyoruz. Siyasetçiler konuşmasın dediniz artık siyasetçileri konuşturmuyoruz. Sahneleri ve meydanları size veriyoruz. Çünkü sizi çok seviyoruz. Dayanışmanızın arkasındayız. Sizi seviyoruz bu yüzden burnunuza bile kanamasın istiyoruz. Dün dayanışma sandıklarında oy kullanan Türkiye’de 16 milyona yakın İzmir’de 1 milyon 200 bin vatandaşımıza selam olsun. Bugün İmamoğlu ve arkadaşlarına yapışan haksızlığın 6. Günü. Bir yandaş gazeteci “3 günde unuturlar meltem olamazlar” demişti. Gördünüz mü kasırga olduk. Gençler umudu örgütleyecek bizler de arkalarında olacağız” diye konuştu.
Ben, ‘Bu organizasyonu hep birlikte yapalım’ dedim
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise kendisine, “şov yapmayın, böyle olmaz” dendiğini ifade ederek, “Bana ‘kısa konuş, insanlar sıkılıyor’ demişlerdi, ben de aslında konuşmak istemediğimi söylemiştim ama buraya gelince konuşmadan gitmek olmaz. Burası miting alanı olmasın, kendi şovunuzu yapmayın, eylemcilerin istediği eylemi yapı diyorlar duyuyorum. Biz hayatımız boyunca bir sürü mitinge, toplantıya, eyleme katıldı. 1989 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum, bu meydana Ege Üniversitesi öğrencilerinin arasından çıktım. Dün o sırada birisi bana ‘Böyle olmaz’ dedi. Ben de Emek ve Demokrasi Güçlerinin organizasyonu var, seni ve arkadaşlarını oraya davet ediyorum, bu organizasyonun nasıl yapılacağına hep birlikte yapalım dedim. Bugün o arkadaşlara ulaşamadık” dedi.
İnsanlar gelmiyorsa sebebini sorgulamalıyız
Başkan Tugay, konuşmasında gençlere seslenerek, “Miting değil eylem diyorlar, peki. Ben Saraçhane’de başkanlık katında Ekrem Başkanın odasının balkonunda, yüz binlerce insanın topladığı zaman zıpla zıpla zıplamayan falanca diye bir şey var ya, onu herkesin ritimle yaptığını gördüm. Böylesine güzel bir tabloyu gördüm, ağlamaklı oldum. Bir sahneyi yaşadığım yerde, ben sizin belediye başkanınızım. Siz hepiniz bana emanetsiniz, benim duygum olarak alın bunu, hiçbirinizden oy falan istemiyoruz. Ben bu alanda, meydanda 1 milyon kişi beklerdim. Eğer buraya insanlar gelmiyorsa nedenini sorgulamamız lazım” açıklamasında bulundu.
Saraçhane’de pek çok arkadaşımız yaralandı
Tugay, Saraçhane’de pek çok insanın yaralandığını ve bunun İzmir’de de olmasından çekindiğini söyleyerek, “Saraçhane’de muhteşem sahneyi gördüğüm alanda, bugün bir doktor arkadaşım oradan görüntüler gönderdi. Kızı üniversite öğrencisi, gece bir polis müdahalesine maruz kalıyorlar. Ben plastik mermi, gaz sıkıldığını ve coplarla müdahalede bulunulduğunu gördüm o görüntülerde. Pek çok öğrencinin yaralandığını, gözaltına alındığını duydum. Bugün buraya gelmeyip Küçükpark’ta toplanan arkadaşlarımızın da bunu yaşamasından korkuyorum. Eylem yapmalıyız ama öyle yapmalıyız ki, o çocukların anne babası endişe ediyor. Ben kimseye eylem yapmayın demiyorum ama Gezi eylemlerinde biz de vardık. 1 ay boyunca gece gündüz bir şeyler yaptık, sonunda herkes evine döndü ve benzer şeyleri artırarak yaşatmaya devam ettiler bize. Her birinizi ayrı ayrı seviyorum. O hesabı mutlaka soracağız, o hesabın sorulacağından şüpheniz olmasın ama öyle bir şey yapmalıyız ki kimsenin burnu kanamadan, hastanede yoğun bakımda yatmadan, kimsenin kafası gözü kırılmadan, hepimizin aklımızla, yüreğimizle öyle yollar bulmalıyız ki bunları yenelim. Ben sadece gördüğümü, hissettiğimi paylaşıyorum. Hiçbir gencimizin yaralanmasını, incinmesini istemiyorum. Kazanamayacağımız bir kavgaya değil, kazanacağımız bir mücadeleye girmek istiyorum” diye konuştu.
Hepinizi siyaset yapmaya davet ediyorum
Gençleri siyasete davet eden Tugay, “Ne zaman seçim kazanılırsa o zaman bir şeyler değişecek bu ülkede. Hepinizi siyaset yapmaya davet ediyorum, bu ülkenin gerçeklerinin farkında olmayan insanlara bu ülkenin gerçeklerini anlatmaya davet ediyorum. Bütün meydanlar, çarşısı, pazarı her yerde bu ülkenin aydın insanları kandırılmış insanlara gerçekleri anlatmalı. Hepinizi bu mücadeleye davet ediyorum. İşte o zaman kazanırız, o zaman Ekrem Başkan da cezaevinden çıkar, kimsenin burnu kanamadan bu mücadeleyi kazanmış oluruz. Ben dayak yemem gerekirse dayak yiyeceğim, cezaevinde yatmam gerekirse cezaevinde yapacağım, her türlü mücadeleyi kendi adıma yağacağım ama hiçbir gencimizin incinmesini istemiyorum. Lütfen anlamaya çalışın beni saygılarımla” diyerek sözlerini tamamladı.