Emeklilere bayram coşkusu yerine, ekonomik sıkıntıların ve geçim derdinin gölgesi düştü. Emekliler bayramda bile çalışmak zorunda kalırken, ancak ayda bir kasaba gidebildiğini, bayram tatlısı ise alamadığını dile getirdi. Bu bayram torunların yanlarına gitmeyeceğini söyleyen Manisalı bir emekli, “Torunların yanına gidecek para yok.” derken, bir başka emekli de “İnsanlar 5’ten sonra pazara gidiyor. Bizim için ne bayramı? Biz deli olmuşuz, delinin bayramı mı olur.” dedi.
Emekli aylıkları, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonunun (Türk-iş) açıkladığı 23 bin 615 lira olan açlık sınırı ile 76 bin 922 da lira olan yoksulluk sınırının altında kalırken, artan gıda, kira, yakıt fiyatları nedeniyle emekliler zor günler geçiriyor.
Manisa’nın Soma ilçesinde yaşayan bir emekli bayram sevincinin yerini geçim dersinin aldığını, bayramda torunlarının yanına bile gidemediklerini belirtti.
Emekli bir kadın, “Benim için bu bayram hiçbir şey ifade etmiyor. Eskiden bayram sevinci diye bir şey vardı bir heyecan vardı. Evde temizlik yapmak heyecandı. Şimdi hiçbir şey hissetmiyorum. Hiçbir anlamı yok. Neden; sevincimizi elimizden aldılar. Ülke gündemi malûm... Haksızlıklar, hukuksuzluklar, adaletsizlikler... Bu koşulda sevinçten söz edemiyoruz. Heyecanlarımızdan söz edemiyoruz. Çocuklarımla çalışmasam, ben tek başıma idare edemem. 20 bin lira civarında emekli aylığı alıyorum. Pazar fiyatları derken, bin lira ile ancak pazardan çıkabiliyoruz. Kasaba ayda bir kez uğrayabiliyorum. Onda da bir kilo kıyma alıyorum; yarısını köfte yapıyorum, diğer yarısını da yemeklerde kullanıyorum” diye konuştu.
“Torunların yanına gidecek para yok”
Çay ocağının önünde oturan bir emekli, içinde bulunduğu durmu “Bayramlar bizim umurumuzda değil. Bayram diye bir şey mi kaldı?” diye ifade etti. Tatlı bile alamadıklarını söyleyen emekli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Evde oturacağız. Her şey çok pahalı. Ucuza ne var? Tatlı almak kalksak, bir tatlı 300-400 lira para diyorlar. Artık misafirlerimi kurabiye ile karşılayacağım. Allah'a şükür her şey ucuz! Domates 60 liradan 80 liraya düşmüş, muz 65 liradan 85 liraya düşmüş. Her şey düşmüş, bolluk var! Allah bu günleri aratmasın! Ben et yemiyorum, et gut yapıyormuş. Süt de midemi bozuyor, onu da yemiyorum. Ispanak, pırasa, maydanoz... Emekli aylığımız yemezsek yetiyor. Et pahalı mı diye bize soruyorlar, alamadığım için bilmiyorum.”
Dört torunu olduğunu belirten emekli vatandaş, “Bu bayram yanlarına gitmeyeceğim. Gidersem para isterler, para yok ki! Artık 50-100 lira torunlar beğenmiyor. 250- 300 lira veriyoruz. Torunların yanına gidecek para yok. Önceleri Uşak'a 70 liraya gidiyordum, şimdi 600 lira. Artık kolaysa git! Biz evle kahve arasında turlayacağız” ifadesini kullandı.
“Bayram denince aklıma hiçbir şey gelmiyor”
Bir esnaf ise, “Bayram şu anda güzel geçiyor ama bizim için durgun. Her sektörde durum farklı. Şu anda halkın çoğu giyim ve gıda alışverişi yapıyor. Temel ihtiyaçlarını alıyorlar, diğerleri durgun. Ekonomide de sıkıntı var. Bayram denince aklıma hiçbir şey gelmiyor” dedi.
Başka bir emekli, “Nasıl olsun? Kendimizi sayısala bağladık ya çıkarsa diye. 18 bin lira emekli aylığı alıyorum, bu para yetmiyor. 10 bin lira ev kirası veriyorum, onunla idare etmeye çalışıyorum. üç torunum var, bu bayram şeker vereceğim. Her bayram üstlerine başlarına 500 lira veriyordum, bu sene şekere talim edecekler. Pazardan geliyorum, pazarın durumu belli, 50 liradan aşağı hiçbir şey yok, 100 liradan aşağı hiçbir şey yok. Nasıl gideceğiz, nasıl alacağız” diye sordu.
“Yarın bayram, çalışmaya devam”
Bir başka vatandaş, “Yarın bayram, çalışmaya devam. Bayram şu anda bizim için bir ızdırap. Çalışmaktan başka çaremiz yok. Emekliyim ama para yetmiyor. 15 bin lira aylık alıyorum. Ne yapacağım? Çocuklarım okuyor, geçim derdimiz var. Kasaba gidemiyoruz. Meyve de alsak, yarım kilo, bir kilo ancak alabiliyoruz. Aldığımız aylıkla elektrik, su, kredi borçları ancak ödeniyor. Et alamıyoruz, pahalı. Gücümüz yetmiyor, yarım kilo ancak alabiliyoruz. Tavuk etinden başka bir şey yiyemiyoruz. Çocuklar baklava, pasta istiyor ama yarım kilo baklava alacağım. İyi bir baklavanın fiyatı 700- 800 liradan başlıyor, nereden alacaksın” diye konuştu.
“Emekliler ölmüş, tabut parası bile yok”
Kahvehane önünde oturan bir vatandaş, “Bayramda evde oturacağız. Yapacak başka bir şey yok. Çoluk çocuk bayramla ilgili hiçbir şey konuşmuyor çünkü bayram yapmıyorlar. Para yok, gezme yok. 14 bin lira aylık alıyorum. Emekli olmak rahat etmek demek ama şimdi emekli olduk, öldük! Kasabı unuttuk, manavı da unuttuk. Pazardan ne alabilirsek onu alıyoruz. Hiçbir emeklinin mutlu olduğunu düşünmüyorum. 14 bin 500 lira nasıl yetecek? Adam kiracıysa, kira 10-12 bin lira, geriye 2 bin lira kalıyor. O parayla ne yapacak? Faturaları unutun! Ya çalışacak ya da dilenecek, başka çare yok” dedi.
Bir başka emekli vatandaş ise, “İnsanlar 5'ten sonra pazara gidiyor. Manav, market diyoruz ama insanlar çöpten topluyor. Bizim için ne bayramı? Biz deli olmuşuz, delinin bayramı mı olur? Bayram mı kaldı? Emekliyim, 16 bin lira aylık alıyorum. Bence emekliler ölmüş. Şimdi onların tabutunu yapacak paraları bile yok. Bugün bir tabut yaptırsan 5 bin lira. Öldüğüne pişman olur adam! Kasap mı kaldı? Hangi kasaptan bahsediyorsun? Türkiye'de artık kasap bitti” ifadelerini kullandı.