Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Manisa İl Başkanı Zeki Dirlikli ve Büro İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi tarafından yapılan ortak açıklamada, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamına tepki gösterildi. Açıklamada, ‘’ Kamu çalışanlarına zam olarak sunulmaya çalışılan, gerçekte ise ekonomiyi yönetemeyenlerin alım gücündeki erimeyi telafi yöntemi olan altı aylık enflasyon ödemesi, gerçek enflasyonun yanında adeta deryada damla kalmıştır. Derin bir geçim sıkıntısının içinde olan kamu emekçisi, hayal ürünü olan bu enflasyon oranıyla ve sözde yetkili konfederasyonun eseri olan toplu sözleşmeler nedeniyle, yeni yılı çok daha ağır ekonomik koşullarda karşılamıştır’’ ifadelerine yer verildi.
Hayal ürünü enflasyon oranı
TÜİK'in değiştiğinin altınnın çizildiği açıklamada, ‘’Uzun bir süredir saygın ve şeffaf bir devlet kuruluşu olarak değil, iktidarın istediği rakamları açıklama enstitüsü gibi çalışan TÜİK, açıkladığı rakamlarla bir kez daha çalışan nüfusun zaten küçülmüş olan lokmasını da elinden almıştır. İnsanlarımızın sebze ve meyveyi bile taneyle aldığı, et giren evin artık zengin evi sayıldığı, barınma ve beslenme gibi en temel hak ve ihtiyaçları karşılamanın bile lüks haline geldiği bu ekonomik iklimde, TÜİK aralık ayı enflasyonunu yüzde 1,03 olarak belirlemiştir. “TÜİK HARİKALAR DİYARINDA” dedirten bu rakam sayesinde, bir önceki ay yüzde 47,09 olan resmi yıllık enflasyon, yüzde 44,38 inmiş gibi gösterilmiştir. Böylece kamu çalışanlarına zam olarak sunulmaya çalışılan, gerçekte ise ekonomiyi yönetemeyenlerin alım gücündeki erimeyi telafi yöntemi olan altı aylık enflasyon ödemesi, gerçek enflasyonun yanında adeta deryada damla kalmıştır. Zaten derin bir geçim sıkıntısının içinde olan kamu emekçisi, hayal ürünü olan bu enflasyon oranıyla ve sözde yetkili konfederasyonun eseri olan toplu sözleşmeler nedeniyle, yeni yılı çok daha ağır ekonomik koşullarda karşılamıştır" dendi.
Milyonlarca kamu emekçisini açlığa mahkum etmektir
Yaşanan durumun kabul edilmez olduğu söylendikten sonra, "Ekonomi konusunda otorite niteliğindeki kamu kurumlarının enflasyon beklentilerini dahi sistematik olarak revize ettiği, mal ve fiyat artışları, dolar kuru yükselişleri, dolayısıyla alım gücünde oluşacak erimenin öngörülemediği bu kriz ortamında TÜİK’in açıkladığı hayali rakamlara göre ücret arttırmak, milyonlarca kamu emekçisini açlığa mahkum etmektir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Birleşik Kamu İş olarak, kamu emekçisinin ve emeklisinin emeğinin görmezden gelinmesine müsaade etmeyeceğiz. Oturdukları görüşme masalarında kamu emekçisinin alın terini iktidardan alacağı aferin uğruna hiçe sayan sarı konfederasyonlara inat, tüm kamu emekçilerinin ve emeklilerinin sesi olacağız. Ülkedeki ağır ekonomik kriz koşullarına rağmen TÜİK enflasyonu gerçekte olduğundan daha düşük göstermeye devam etmektedir" ifadeleri kullanıldı.
Enflasyon farkı zam değildir
Yapılan açıklamada, "TÜİK'in verilerine göre Aralık'ta enflasyon aylık yüzde 1,03 yıllık yüzde 44,38 oldu. Gerçekte ise üç haneli oranlarda seyreden enflasyon memurları, ücretli çalışanları, emeklileri, yoksulları ezip geçmektedir. Konfederasyonumuzun araştırmasına göre son altı aylık enflasyon P.6 artarken son bir yıllık dönemde ise 0.2 arttı. Aralıkta gıda fiyatları yüzde 6,2 arttı. Açlık sınırı 23 bin 256 liraya, yoksulluk sınırı da 71 bin 48 liraya yükselmiştir. Kamu çalışanlarına zam olarak sunulan, altı aylık enflasyonun 7,57’lık farkı ile ),78’lik enflasyon farkı zammı artı oranındaki toplu sözleşme zammı da yaraya merhem olmayacaktır. Ağustos 2023 yılında yapılan toplu sözleşme zammının yetersiz kalacağını belirtmiştik. Bir kez daha aynı tablo yaşanmış kamu çalışanları enflasyona ezdirilmiştir. Ağustos ayındaki toplu sözleşme masasında maddi taleplerinin hiçbirini kabul ettiremeyen sözde yetkili konfederasyon, iktidarın verdiği yüzde 15’lik zammı yüksek enflasyon kılıfına sararak kamu çalışanlarına ve emeklilerine yüzde 49.25 gibi yansıtacaktır. Masaya üç ayda bir zam ve üç ayda bir enflasyon farkı talebiyle oturup hiçbir talebini kabul ettiremeyen sözde yetkili konfederasyon “övüneceği” yüzde 49,25’lik zammın sadece 15 puanlık kısmı toplu sözleşmeyle alındı. Geri kalan 29,78 puanlık kısım enflasyon farkından kaynaklanmaktadır. Enflasyon farkı zam değildir. Memurun alım gücünü koruyacak ve yükseltecek zam maaşlara uygulanmak zorundadır.Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş zammı, yandaş konfederasyon ile yapılan mutabakat ve TÜİK’in şaibeli enflasyon rakamları uyarınca değil, emekçilerin içinde bulunduğu derin yoksullaşma ve alım gücü kaybı dikkate alınarak yapılmak zorundadır" denildi.