YAĞIZ BARUT- İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı karşı karşıya getiren Buca Cezaevi arazisindeki ‘imar planı değişikliği’ne ilişkin davada karar çıktı. Buca Cezaevi arazisinin yüzde 85'inde toplam 70 bin m2 inşaat yapılmasını sağlayan Bakanlığa ait ‘imar planı’, İzmir 4. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Mahkeme bu kararını; geçtiğimiz günlerde İzmir 6. İdare Mahkemesi’nin, arazinin ‘Rezerv Yapı Alanı’ ilan edilmesine ilişkin verdiği iptal kararına dayandırdı.
Öyle ki Bakanlık; cezaevi arazisinde imar planı değişikliği yapabilmek için araziyi Rezerv Yapı Alanı olarak ilan etmişti. Sonrasında ise arazinin yüzde 85'ini inşaata açan bir imar planı yapmıştı.
Ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi hem alanın Rezerv Yapı Alanı ilan edilmesine hem de Bakanlığın beton odaklı imar planına karşı dava açmıştı.
Böylelikle açılan davaların sonucunda; İzmir 6. İdare Mahkemesi, Bakanlığın Rezerv Yapı Alanı kararını iptal ederken, İzmir 4. İdare Mahkemesi ise o kararın iptaline dayanarak Bakanlığın arazide plan yapma yetkisinin ortadan kalktığını belirtip rant odaklı imar planını iptal etmiş oldu.
İsterse iktidar yapsın
İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Başkan Vekili Av. Murat Aydın, “Bir kez daha söylüyoruz; Buca Cezevi alanı yeşil alan olsun. Buca cezaevi arazisi halkındır ve tümüyle yeşil alan olmalıdır. Gelin bunu hep beraber sağlayalım. İster merkezi hükümet ister İzmir Büyükşehir Belediyesi yapsın, alanı yeşil alan olarak kamunun kullanımına açalım. Kazanan İzmir halkı olsun” ifadeleriyle iktidar temsilcilerine çağrı yaptı.
Bu siyasi polemik değil
Bakanlığın kararlarına karşı açılan davada İzmir’in meslek örgütlerinin de davacı olarak yer almasını değerlendiren Aydın, “Cezaevi alanının inşaata açılmasına ilişkin anlayışa İzmir’in tüm bileşenleri birlikte karşı çıktı. Bu bir siyasi polemik değil. Bu, İzmir’in kamuya ait arazisine sahip çıkma çabasıdır. O yüzden inatlaşmaya gerek yok. Burası yeşil alan ve kamusal alan olarak kalsın. Derdimiz burayı kimin yaptığı değil, isterlerse Millet Bahçesi yapsınlar. Onlar yapsın biz alkışlayalım, hiç sorun değil. Yani biz, kimin yaptığıyla değil, ne yapıldığıyla ilgileniyoruz. Çünkü burada ticarethane yapmanın mantığı yok. Buca’da yeşil alan için alternatif de yok. Bu alanın uydu görüntüsüne bakmak bile ihtiyacı gösteriyor. Ayrıca bu alan hepimize ait, mal sahibi halk ve halkın kalmalıdır” dedi.
Kanuna karşı hile yapıldı
Bakanlığın araziyi Rezerv Yapı Alanı ilan etmesinin ‘kanuna karşı hile yapmak’ anlamına geldiğini de vurgulayan Av. Aydın, “Rezerv Yapı Alanı ilan edebilmek için bazı prosedürler vardır ama bunları yapmadılar. Ayrıca Rezerv Yapı Alanı ilan etmenin bir de amacı olmalıdır. Diyelim ki bir yerde afet oldu ve orada yaşayan insanları bu araziye taşımak istiyorsunuz, o zaman amaca uygun şekilde Rezerv Yapı Alanı ilan edebilirsiniz. Ama burada öyle bir durum da yok. Bunun adı kanuna karşı hile yapmaktır. Kanunun koyduğu bir kuraldan yararlanmak ya da bir engelden kurtulmak için hile yapılır. Bakanlık, cezaevi arazisinde konut yapmak ve satmak istiyor; bu nedenle de imar planını yapabilmek için Rezerv Yapı Alanı kuralını bozarak kullanıyorlar. Bu kanuna karşı hiledir. Zaten mahkemede o yüzden o kararı iptal etti” diye konuştu.
