Dikili Atatürk Meydanı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasında “Çocuk istismarına hayır!”, “Tarikat ve cemaatler kapatılsın”, “Saklama ihbar et, utanma utandır”, “Çocuk istismarı insanlık suçudur”, “Çocuk istismarının affı olmaz”, Çocuk bedenime dokunma” ve “Çocuklarımızı karanlığa teslim etmeyeceğiz” yazılı dövizler açıldı.

Platform üyeleri Pervin Çakıcı ve Hüseyin Öğe’nin sunumuyla gerçekleştirilen basın açıklaması Berna Taşdelen tarafından okundu. Basın açıklaması sonrasında ise yazar Kifayet Ceylan tarafından bir şiir okunurken, Fikret Ali Parlas tarafından ise Dikili’de 7 erkek çocuğun istismar edildiği yurtla ilgili açıklama yapıldı.

"ÇOCUKLARIMIZI KARANLIĞA TESLİM ETMEYECEĞİZ!"

Berna Taşdelen tarafından okunan basın açıklamasında; “İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın onursal başkanı Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı, babası tarafınsan 6 yaşındayken ‘evlendirildiğini’, çocukluğu boyunca istismara maruz bırakıldığını anlatarak şikâyetçi oldu. Bir kadının çocukluğu boyunca üstelik ‘ailesinin onayıyla’ istismara maruz bırakıldığına dair beyanları ile adları taciz, tecavüz ve katliamlarla anılan cemaat, tarikat ve dini vakıflar, bir kez daha bir çocuğun çaresizliğe mahkûm edilmesine, yıllarca istismara maruz kalmasına yol açmasıyla karşımıza çıkmıştır. Öte yandan söz konusu skandal, artık neredeyse her gün bir yenisiyle karşılaştığımız kadına ve çocuğa yönelik şiddet ve istismarın korkunç boyutunu gözler önüne sermektedir” denildi.

“KADIN, YOK SAYILDIĞI BİR YAŞAMA HAPSEDİLMEKTEDİR”

Basın açıklamasında ayrıca; “Söz konusu vakfın Milli Eğitim Bakanlığı ‘iş birliği’ ile yürüttüğü eğitim projelerinin bilinmesi, en önemli faaliyet alanının eğitim olması, 7.sınıftan itibaren öğrencilerin kaydını alarak hafızlık dersi vermesi de durumun ne kadar vahim olduğunu bir kez daha göstermektedir. Eğitim sistemi, özellikle AKP iktidarı döneminde, siyasi iktidarın kendi dünya görüşüne ve yaşam tarzına uygun nesiller yetiştirme yönündeki politikalarının bir sonucu olarak, dini faaliyetlerin, MEB, Diyanet İşleri Başkanlığı, dini vakıf ve cemaatler eliyle örgütlenmeye çalışıldığı bir alan haline getirilmiştir. Bu zihniyetin kadınlara ve özellikle kız çocuklarına reva gördüğü yaşam tarzı ise eğitim sisteminden ve toplumsal hayattan dışlayarak, kadını, yok sayıldığı bir yaşama hapsetmektir”

“TARİKAT VE CEMAATLER DERHAL KAPATILMALIDIR!”

“AKP-MHP iktidar bloğu eliyle eğitimin dinselleştirildiği bu süreçte, dini tarikat ve cemaatlerin çocuklara ve topluma karşı işlediği suçlar ise siyasi iktidar ve yargı tarafından sürekli hasıraltı yapılmakta, bu suçların üstü örtülmeye çalışılmaktadır. Ancak bizler Dikili Emek ve Demokrasi Platformu olarak çocuklarımızı bu karanlığa teslim etmemek için gerçeği ısrarla söylemeye devam edeceğiz. Kendilerine göre toplum mühendisliği görevini yerine getiren Tarikat ve Cemaatler derhal kapatılmalıdır!” denildi.

“DİKİLİ’DE TARİKAT YURDU YENİDEN AÇILMAMALI”

Basın açıklamasından sonra söz alan platform üyesi Fikret Ali Parlas ise; “2017 yılında Süleymancıların yurdunda 7 çocuğumuz istismara uğramıştı. Bizler de yaşananları burada protesto etmiş, suçlulara en ağır cezanın verilmesini istemiştik. Ancak bizler bu tarikatların, cemaatlerin, vakıfların yok edilip kapatılmasını isterken, bunların yurtlarının Milli Eğitim Bakanlığı’na devredilmesini isterken, bugün duyuyoruz ki Süleymancılar hem kız, hem erkek yurdunu yeniden açmak için çaba sarf ediyorlar. Yakın zamanda da buraları faaliyete geçirecekler. Buna asla müsaade etmemeliyiz” dedi.

“HAKSIZLIKLARA BİRLİKTE KARŞI ÇIKALIM”

Bir şiir okuyan yazar Kifayet Ceylan ise; “Türkiye’de bir kadın çocuk yaşından beri, istismara, tacize, tecavüze uğradığını söyledi, Türkiye ayağa kalktı. Haksızlıklar karşısında birlikte hareket etmediğimiz sürece bu yaşananlar artacak ve sıra bize de gelecektir. Unutmayalım, unutturmayalım. Haksızlıklara karşı çıkalım” dedi.