İşten çıkartılan İzmir Büyükşehir Belediye işçileri sosyal medya hesabından Cumhuriyet Halk Partisi geçmiş dönem İzmir Milletvekili Tacettin Bayır’a seslendi. Bayır’ın katıldığı bir televizyon programında gerçek dışı bilgiler öne sürdüğünü ifade eden işçiler, sosyal medya hesaplarından yayımladığı basın açıklamasında, Sayın Bayır’a şu sözler ile seslendi: “Söylentilere değil biz emekçilere kulak verseydiniz bu talihsiz açıklamaları yapmazdınız!"
Açıklamanın tam metni şu şekilde:
Cumhuriyet Halk Partisi geçmiş dönem İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, katıldığı bir televizyon programında işlerinden edilen 28 gündür işi, ekmeği için direnen biz İZDOĞA ve İZENERJİ emekçilerine yönelik gerçek dışı bilgiler öne sürmüştür. Bayır, "Tartışılan o isimlerden çoğunun aynı aileden ikinci, hatta üçüncü kişi olduğu söyleniyor. Belediye Başkanı ben olsaydım, bu durumda ikinci ve üçüncü kişiden fedakarlık isterdim. Ama evin tek maaşlısıyla onu işten atmazdım" ifadelerini kullanmıştır. Sarf edilen sözler son derece talihsiz sözler olduğunu, çözüm önerisi gibi sarf edilen sözlerin biz emekçilere yönelik karalama ifadeleri olduğunu belirtiyoruz.
Sayın Bayır'a sesleniyoruz; Doğruları bizden dinlemeniz için CHP İzmir İl Başkanlığı'nın Kültürpark'ta düzenlediği bayramlaşma etkinliğinde fırsatınız bulunmaktaydı. Temsilci arkadaşlarımız yanınıza gelerek söylentilere değil, bizlere kulak vermenizi defaatle rica etti. Ancak bizleri görmeyi, duymamayı, dinlememeyi, bizlere sırtınızı dönmeyi tercih ettiniz. Belli ki emekçilerin hak arayışı sizleri rahatsız etmiş, buradan tekrar duyurmuş olalım daha çok rahatsız olacaksınız. Hakkımız olanı alana kadar mücadelemiz artarak devam edecek.
Yanlış bilgiler kasıtlı olarak dolaşıma sokuluyor
Sayın Bayır, söylemek zorundayız ki sürecin başından bu yana yanlış bilgiler kasıtlı olarak kamuoyunda dolaşımı sokulmakta. Bunlardan bir yenisini daha siz eklemiş bulunmaktasınız. Sizin nezdinizde tüm yanlış bilgilere tekraren cevap veriyoruz. Öncelikle bizler dediğiniz üzere İZBB'de çalışan aynı aileden 2. veya 3. bireyler değiliz. Bizler son günlerde toplu işe alındığımız iddia ediliyor ancak sizlerde çok iyi biliyorsunuz ki çok uzun süren bir sürecin ardından işe başladık. Bize bankamatik memuru ya da fazlalık personel muamelesi yapılıyor ancak hepimiz işinin başındayken işten atıldığı bilgisini aldık. Kimimiz sınıfta öğrencileriyle dersteydi, kimimiz katı atıkta çöp ayrıştırıyordu, kimimiz sırtında yük taşıyordu. Çalıştığımız birimlerde eksik personelle çalışıyorduk, bir çoğumuz çalıştığı şu kısa zamanda bile fazla mesai yapmak zorunda bırakıldık.
Aramızda kanser hastası ve depremzede de var
Hepimizin farklı bir hikayesi var. Aramızda işten atılan kanser hastası emekçiler var. İşten atılan bir arkadaşımız depremzede, eşi hasta ve tedavi sürecinde ama bu süreçte eşini de bizi de yalnız bırakmıyor. Kimimiz iş başı yapacağı bilgisini aldığında eski çalıştığı yerden tazminatlarını yakarak belediyede işe başladı. Çocuğu yoğun bakımda yatarken işe alındığı haberini alan arkadaşımız var. Direniş alanına gelirken yol parasını karşılayamayan arkadaşlarımız var.
Yalnızca hakkımızı istiyoruz
Biz hakkımızın bilincindeyiz, bir araya geldiğimizde güçlü olduğumuzun farkındayız. Yalnızca hakkımızı istiyoruz. Tüm yurttaşların hak ettiği gibi güvenceli ve insanca şartlarda çalışıp yaşamımızı kazanmak istiyoruz.