YAĞIZ BARUT / İZ GAZETE- Basın açıklamasını okuyan İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, yapılması planlanan etkinliklerde terör eylemi yapılacağına ilişkin istihbarat alındığı gerekçesiyle etkinliklerin iptal edilmesine karşı, önleyici tedbir almak yerine, etkinliklerin engellenmesi yoluna gidilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.

‘7 YILDIR HERHANGİ BİR OLAY YAŞANMADI’

Gerekçelerin tek bir somut bilgiye dayanmadığını bildiklerini söyleyen Yücel, “Bu karar tek tip bir toplumu inşa etme gayesi güden egemenlerin, niyetlerini perdelemek çabasından öteye geçmemektedir. Nitekim OHAL dönemi de dahil olmak üzere yedi yıldır LGBTİ+ onur yürüyüşünü Alsancak’ta gerçekleştiren LGBTİ+’lar ve hak savunucuları bu süre içerisinde kamu düzenini bozan herhangi bir olaya tanıklık etmediği gibi hiçbir terör eylemine de neden olmamıştır. Daha önce Ankara Valiliği tarafından yasaklanan Onur Haftası etkinlikleri ve Onur Haftası Yürüyüşü’nün, etkinliğe bir hafta kala İzmir Valiliği tarafından yasaklanması, ayrıca bu yasaklama kararının bildirildiği sırada Antalya’da da aynı kararın duyurulması tüm bu yasaklamalar ve engellemelerin LGBTİ+‘ların hak mücadelesine yönelik olduğunun, genel ve politik bir saldırganlık temeliyle alınmış, güdümlü bir karar olduğunu ortaya koymaktadır.” açıklamasında bulundu.

YASAL MÜCADELE BAŞLATILDI

Yurt genelinde ilk kez LGBTİ+ Hakları Komisyonu kuran ve bu alanda öncülük yapan Baro olduklarını ifade eden Yücel, “LGBTİ+’lar vardır ve hiçbir ayrım gözetmeksizin yurttaşlık haklarının tümünden yararlanmak haklarıdır. Gelinen bu noktada, İzmir Valiliğine ve mağduriyeti politika haline getiren tüm devlet erkânına sesleniyoruz; yurttaşların anayasal hakları üzerinden ellerinizi çekin! Kanunlarca tarafımıza tanınan insan haklarını koruma ve gözetme görev ve sorumluluğunun bilinci ile bugün hiçbir somut gerekçeye dayanmayan söz konusu yasaklama kararına karşı yasal mücadelemizi başlatarak tarafımızca İptal davası açılmış ve hukuk mücadelesi başlatılmıştır.” dedi.

Yücel, hukuk mücadelesine ek olarak, yasaklanan etkinliklerin bir kısmının 20 Haziran’da İzmir Baro bünyesinde gerçekleştirilecek olup, yapılacak etkinliklere tüm yurttaş ve meslektaşların davetli olduğunu sözlerine ekledi.

TRANS KADIN ŞEKER’İN CİNAYET DAVASINA DESTEK İSTENDİ

Öte yandan geçtiğimiz aylarda, Alsancak’ta yaşayan trans kadın Hande Buse Şeker evine gelen bir polis tarafından silahlı saldırıya uğramış ve yaşamını yitirmişti. Hukuk mücadelesinde davaya müdahil olan İzmir Barosu, İzmir 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 21 Haziran 2019 günü saat 10.00’da yapılacağını, ilk duruşmaya insan hakları mücadelecisi tüm yurttaş ve avukatların desteklerinin beklendiği açıklandı.

‘LGBTİ+ BİREYLER VARLAR VE BURADALAR’

Basın açıklaması ardından konuyla ilgili gazetemize özel açıklamada bulunan Yücel, devletlerin görevinin yasaklamak değil, toplumca azınlıkta görülen düşüncelerin de kendilerini özgürce ifade edebileceği tedbirleri almak olduğunu dile getirdi. Bir dinin ya da azınlığın bakış açısıyla değerlendirip onun üzerinden kararlar alınmaya başlandığında, sürekli yasaklar toplumu haline gelineceğini ifade eden Yücel, “Tam da bugün yaşadığımız şey bu. Birileri bazı şeyleri kabul etmiyor olabilir. Ama gözlerinizi kapattığınızda yok olmayacak şeyler vardır. LGBTİ+ bireyler bizim insanlarımız, her hak onlar içinde geçerlidir ve ayrım söz konusu asla olamaz. Herkesin haklarını korumak devletlerin görevidir ancak bunun yerine yok saymayı tercih ediyorlar. LGBTİ+ bireyler varlar ve buradalar” diye konuştu.