İzmir Büyükşehir Belediye Meclis oturumunda AKP’li meclis üyesi Hüsnü Boztepe, Büyükşehir'in imar yetkilerini tekelleştirdiğini öne sürmüştü. Boztepe, “Bunun adı yolsuzluğa davettir” ifadelerini kullanmıştı.
Medyada yer alan haberlere tepki gösteren Serbest Şehir Plancıları, sürecin demokratik ve yasal olduğunu söyleyerek AKP'li Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe’nin sözlerini kınadı. İmzalı bir metin yayınlayan Serbest Şehir Plancıları, ''Bunun adı yolsuzluğa davet'' başlığı ile yayımlanan haberlerin, İzBB'nin kurumsal kimliğine ve Serbest Şehir Plancıları'nın kişilik haklarına saldırı olduğunu söyledi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Biz aşağıda isimleri bulunan Serbest Şehir Plancıları olarak bir basın kuruluşunda “Bunun adı yolsuzluğa davet” başlığı ile yayınlanan haberi, hem İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kurumsal kimliğine hem de Serbest Şehir Plancılarının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıması dolayısıyla kınıyoruz.
İmar Planlarının onaylama yetkisi yasa gereğince büyükşehir olan illerde Büyükşehir Belediyelerine aittir. İmar Planı teklifleri bu konuda “Yetkili Serbest Şehir Plancıları” tarafından teklif dosyaları hazırlanarak 1/25.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği /Revizyonu teklifleri ve 1/5000 Ölçekli Nazım imar Planı Değişikliği / Revizyonu tekliflerini değerlendirilmek üzere Büyükşehir Belediyelerine sunulur. Büyükşehir Belediyelerinde İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlıkları tarafından imar planı teklifi dosyaları incelenerek röportörler tarafından hazırlanan gerekçeli raporları ile birlikte değerlendirilmek üzere Belediye meclislerine sunulur.
İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir ve Şehircilik Daire Başkanlığı’nın bağlı olduğu Genel Sekreter Yardımcılığı tarafından, imar planı teklifi sunmuş olan İzmir’deki Serbest Şehir Plancıları davet edilerek imar planı tekliflerine ilişkin ayrıntılı sunumlar yapmaları talep edilmiştir.
Yasa gereğince İmar planı teklifini hazırlayan Serbest Şehir Plancıları hazırladıkları tekliflerin müellifidir. Bu nedenle, idarelere sundukları tekliflerden yasal olarak da sorumludurlar. Sorumlu oldukları teklifleri, sunmuş oldukları ilgili idarelerdeki Şehir Plancılarının bulunduğu kurullara anlatmaları son derece uygun bir yöntemdir. Mimar ve mühendislerde teklif olarak hazırladıkları projeleri idarelerde inceleyen meslektaşları ile projeler hakkında görüşmeler yapabilmektedir. Şehir plancılarının da tıpkı benzer mesleklerde varolan modeller gibi uygulama yöntemlerine tabi tutulması Serbest Şehir Plancılarının kurumsal olarak karşılık bulduğu ve ötekileştirilmediği bir süreç olması açısından da önemlidir.
Serbest Şehir Plancılarının teklif dosyaları ilgili idarelere sunum yapması planlamanın katılımcı demokrasisi için de önemli ve olumlu bir adımdır. Ayrıca böyle bir uygulama ile imar planı süreçlerinin şeffaf olarak ilerlemesi sürecin içerisindeki tüm teknik insanlar için yapıcıdır.
Kentin yapılaşmaya yönelik anayasası niteliğindeki İmar Planlarının katılımcı ve şeffaf yöntemler ile yürütülmesi biz şehir plancılarının her platformda dile getirdiği bir konudur. İmar Planlarının müellifleri olan yetkili şehir plancılarının, müellifi oldukları teklif dosyalarına ilişkin ilgili idarelerde sunum yapmasının da bu katılımcı süreci destekleyeceğini düşünüyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu uygulamasının doğru bir adım olduğunu belirterek, bu modelin kentin imar planı süreçlerine olumlu katkı sağlamasını ve bu süreçlerin geliştirilmesini umut ediyoruz.
Serbest Şehir Plancıları
• Ali Bor
• Başak Kaval
• Beril Özalp
• Buse Özgür
• Cüneyd Demir
• Dilek Çakanşimşek
• Ebru Arıcı
• Emine Polat Eroğlu
• Fatıma Ellez
• Hitay Baran
• Işın Akın
• Mehtap Nefesoğlu
• Melike Narin
• Meral Celep
• Murat Hocaoğlu
• Okan Karlıdağ
• Özge Çolak
• Rahime Dönmez
• Sefa Salim Kızılgün
• Serbülent Güney
• Serkan Ekinci
• Şebnem Tabak
• Tuğçe Altınkilit
• Tülin Aydın
• Uğur Bayrak"
