BATUHAN KAYA/İZ GAZETE- Geçtiğimiz günlerde sabaha karşı İzmir'deki evi basılarak gözaltına alınan Gazete Duvar Muhabiri Cihan Başakçıoğlu İz Gazete’ye konuştu.
Başakçıoğlu, kendisiyle aynı gün gözaltına alınan 5 gazeteciyle farklı hücrelere konduğunu söyledi. Gözaltına alındıktan sonra dosyasına 24 saat avukat yasağı ve kısıtlılık kararı getirildiğini, ifadelerinin ise 4’üncü günün gecesinde alındığını belirten Başakçıoğlu, “4 gün boyunca dosyamızın içeriğini bilmeden nezarethanede kaldık ve adliyeye sevkimizden önceki gün gece saatlerinde ifademiz alındı” dedi.
Çok muğlak bir dosya
Kamuya açık alanlarda yapılan eylemler ve basın açıklamalarıyla ilgili yaptığı haberlerin suç unsuru olarak önüne konduğunu söyleyen Başakçıoğlu, “Yaptığımız haberlerin içeriği soruldu. Basın açıklamalarında çektiğimiz fotoğraf ve görüntülerin haberleştirilmesi suç unsuru olarak önüme kondu. Ben de savunma olarak; toplumsal olayları haberleştirmenin suç olmadığını çünkü bu olayların kamuya açık alanlarda gerçekleştirildiğini ve gazetecilik refleksiyle bunların haberlerini yaptığımı söyledim. Yaptığımız haberlerde muhabir arkadaşlarla olan görüşmeler, ajans muhabirleriyle yaptığım görüşmelerin tapeleri önüme konarak, ‘Haber almışsın, neden haber aldın?’ gibi sorular da yöneltildi. 2 yıl önceki haberler soruldu. 8 Mart yürüyüşünü takip etmem dahi suç isnadı olarak görülmüş. Akbelen'de çevrecilerin mücadelesiyle ilgili haberler de soruldu. Kendi gazetemin muhabiriyle irtibat kurmuşum ve bu bile suç isnadı olarak önüme çıkarıldı. Dosyanın içeriği bu kadar. Çok muğlak bir dosya” dedi.
Çağırsalar ifadeye giderdim
Gazeteci Cihan Başakçıoğlu, evindeyken gözaltına alınmasını gerektirecek bir dosya olmadığını, çağrılsa ifade vermeye gideceğini de söyledi.
Gazetecilik yapmaya devam edeceğiz
Gazetecilik yapmaktan vazgeçmeyeceğini, gazeteciliğin suç olmadığını ve herkesin bunu bilmesi gerektiğini ifade eden Başakçıoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:
“Adliyeye götürüldükten sonra 4 saat kadar ters kelepçeyle bekletildik ve dosyanın savcısı yüzümüzü dahi görmeden bizi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etti. Mahkemede de aynı savunmamı yaptım, sonrasında adli kontrol şartıyla serbest bırakıldım. Haftada 2 gün imzaya gideceğim, 4 kişiye ise ev hapsi verildi. Ben gazetecilik yapmaya devam edeceğim, doğru bildiğimi söylemekten vazgeçmeyeceğim. Mesleğimi yapıyorum ve bu başka bir noktaya çekilmeye çalışılıyor. Gazetecilik suç değildir, herkesin bunu bilmesi gerekiyor.”
