BATUHAN KAYA/ İZ GAZETE- Otizmli bir öğrencisinin, Bir Otizm Derneği'ndeki müzik kursu sırasında cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan ve 30 yıl hapis cezasına çarptırılan müzik öğretmeninin cezası, Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından, “mağdurun mahkemece dinlenmesi, dinlenemediği takdirde soruşturma evresinde görüntülü alınan ifadesine ait CD’nin temini ile dökümü yaptırılarak imzalı tutanağa başlanmasından sonra duruşmada hazır bulunan taraflarla birlikte izlenerek buna ilişkin beyanların alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması karşısında alınan karar yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddine karar verilmesi” gerekçesiyle bozulmuştu. Yargıtay’ın bozma kararının ardından sanığın yargılanmasına bugün İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sanık, tutuklu bulunduğu Afyon’daki cezaevinden SEGBİS yoluyla duruşmaya katılarak savunmasını yaptı. Sanık avukatı sanığın 5 yıllık tutukluluk hali göz önünde bulundurulunca beraatine talep ederken mağdur çocuğun avukatları ise sanığın mevcut deliller nedeniyle tutukluluk halinin devamını talep etti.

Duruşma, sanığın tutukluluk halinin devamı kararıyla 9 Ekim 13:30 tarihine ertelendi. 9 Ekim’de görülecek duruşmanın karar duruşması olması bekleniyor. 

Adil yargılanmadığımı düşünüyorum

Sanık SEGBİS yoluyla yaptığı savunmasında, 5 yıldır tutuklu olduğunu ve hayatına devam etmekte zorlandığını, evlilik planları olduğunu söyledi. Beraat edeceğine inandığını söyleyen Sanık, adil yargılanmadığını iddia ederek, “Dosyada lehime olan hiçbir rapor kabul edilmedi” dedi.

Uğur Hoca popona dokundu mu?

Sanık avukatı yaptığı savunmasında, mağdurun pedagog eşliğinde verdiği ifadeden bazı bölümleri okudu. Okunan bölümlerde mağdur çocuğun “Uğur Hoca popona dokundu mu?” ve “Uğur Hoca poponu açtı mı?” sorularına “Hayır” yanıtını, “Uğur Hoca’nın kalemini gördün mü?” sorusuna ise “Evet” yanıtını verdiği görüldü. Mağdur çocuğun “Kalem” sözcüğünü “Penis” kelimesine karşılık olarak kullandığı görüldü.

Mağdur çocuğun “Uğur Hoca kötü mü?” sorusuna ise “Evet çünkü kızdı. ‘Seni aşağı atarım’ deyip alnıma vurdu” dediği görüldü.

Bilmediği bir şeyi söyleyemez

Mağdur çocuğun avukatı ise yaptığı savunmada mağdurun yüzde 90 engelli olduğunu ve hayal gücü olmaması dolayısıyla yalan söyleyemeyeceğini ve bir şeyler uyduramayacağını söyledi. Mağdur çocuğun avukatı savunmasının devamında, çocuğun söylediklerinin doğru olduğunu ve sanığın tutukluluk halinin devam etmesini talep ettiklerini ifade etti. 

Esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık U.E'nin "çocuğa nitelikli cinsel istismar" suçundan cezalandırılmasını ve öğretmen olması nedeniyle cezasının artırılmasını talep etti.

Muhabir: Batuhan KAYA