Batuhan KAYA/İz Gazete-TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası ve Nükleer Fizik Uzmanı Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, İzmir’in Çernobil’i olarak da anılan Gaziemir Aslan Avcı Kurşun Fabrikası’nın bahçesinde gömülü radyoaktif atıkların temizliği hakkında Halk Bilgilendirme Toplantısı gerçekleştirdi. Çevrecilerin ve yurttaşların katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda, alanda temizlik yapan şirketin İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TMMOB’a devam eden çalışmalar hakkında verdiği bilgiler paylaşıldı. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Aykut Akdemir, firmayla yaptıkları görüşmeden sonra gerçekleştirdikleri değerlendirmede, “Tamamı açık alanda gerçekleştirilen çalışmalarda radyoaktif maddelere yönelik önlemler bulunmuyor.Yalnızca açıkta radyasyon testi yapılmış başka herhangi bir kirletici izlemesinin yapılmamış ve firmanın acil eylem planı AFAD’a haber vermekten ibaret” diye konuştu.
Toplantıda firmanın temizlik çalışmalarını eleştiren Nükleer Fizik Uzmanı Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, “Burayı kazma-kürek temizlemeye başlamışlar. Bundan önceki şirketin ÇED raporundaki verilere göre günde 15 bin ton yığıntı çıkarılacak ve bunların ölçülmesi, yüklenmesi ve taşınması sürecinde çıkan tozlar var. Bir önceki çalışmada bu tozların 1 kilogram olduğu söyleniyor. Bildiğiniz gibi bu taşıma, kırma, açma sırasında diyelim ki 1 metreküp de bundan öncesi yüz mikron altındaki tozlar çöker fakat altındaki miktarlar dağılır” diye konuştu.
Firmadan bilgilendirme talebi
Alanda temizlik çalışmalarını yürüten firmanın İzBB’ye bilgilendirme yapma talebi olduğunu ve İzBB’nin davetiyle gerçeklen toplantıya katıldıklarını söyleyen TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Aykut Akdemir, “Bir kent suçunun işlendiği alana dair sözlerimizi yinelemek için buradayız. 2 hafta önce basın açıklaması gerçekleştirmiştik 5 örgüt olarak. Burada yeni başlayan çalışmaların durdurulması ve sürecin doğru yönetilmesi konusuna değinmiştik. Burada temizlik yapacağını söyleyen firma tarafından İzBB’ye bir bilgilendirme toplantısı talebi olmuştu, belediye tarafından bu toplantıya biz de davet edildik. Firma bu toplantıda bir bilgilendirme yaptı. Ondan 4 gün sonra da Gaziemir Belediyesi’nde o toplantıya katılanlarla beraber bir bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdik. Hayrettin hocamızla dün İzBB hollerinde Genel Sekreter ile bir toplantı gerçekleştirdik. Konunun hangi aşamada, ne yapılması gerektiğine dair ortak bir akıl oluşturmaya çalıştık”
Acil durum planları AFAD’a haber vermek!
Firma ile yapılan bilgilendirme toplantısı sonrasında ulaştıkları sonucu açıklayan Akdemir, “Eski Kurşun Fabrikası alanında bir firma ‘ben temizlik yapacağım’ diye yola çıktı. Sonrasında firmayla yaptığımız toplantı sonucunda tespitlerimiz şunlar:
-Alanda çalışmaları denetleyecek bir firmanın bulunmuyor.
-Firma bu temizliği yapmak için deneyimsiz.
-Elemanların radyoaktif yüklenici sertifikalarının yeni alınmış.
-Alandan uzaklaştırılacak atıklar için bir çalışma yapılmamış.
-Tamamı açık alanda gerçekleştirilen çalışmalarda radyoaktif maddelere yönelik önlemler bulunmuyor.
-Yalnızca açıkta radyasyon testi yapılmış başka herhangi bir kirletici izlemesinin yapılmamış.
-İçeriği tam olarak bilinmeyen atıklara yönelik önlem alınmamış.
-Acil eylem planının AFAD’a haber vermekten ibaret olduğu belirlenmiştir” dedi.
TMMOB’dan 3 talep
Firmadan 3 talepleri olduğunu açıklayan Akdemir, taleplerini şöyle sıraladı:
“Çevresel İyileştirme Planı ve konuyla ilgili bilgi, belge ve planların paylaşılmasını talep ediyoruz.
Uluslararası akredite kuruluşlar tarafından ve denetiminde, akademisyenlerin katılacağı bir komisyonun gözleminde gerçekleştirilmesini istiyoruz.
Alandaki çalışmalara dair raporların paylaşılması ve kayıt altına alınmasını istiyoruz”
Herkes görevini yerine getirsin
Nükleer Fizik Uzmanı Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, yerel yönetimler dahil herkesin görevini yerine getirmesi gerektiğini ifade ederek,“Bir kez daha hatırlıyoruz, bu fabrika mülkiyet sorunundan kaynaklı yıllardır temizlenememişti. Bu alan kamu zararı yaratıyor. Bu temizlemeyi o alanın tekrar kullanıma açılması olarak değerlendirmek yanlıştır. Bu alanı kullanıma açmayı düşünen varsa radyoaktivitenin bitiş ömrü yoktur, bunu bilsinler. Akredite kuruluş kavramı üzerinden hem alanın sahibi olmak hem de akredite kuruluş olarak ‘burayı temizliyorum’ demek geçerli olmayan bir ilişkidir. Bu taleplerimizi, şimdiye kadar tüm açıklamalarda bahsettiğimiz gibi Çevre, Şehircilik İl Müdürlüğü yapmalıdır. Çevre Sağlığı söz konusu olduğunda ilçe belediyeleri görevlerini yerine getirmelidir. Herkes görevini yerine getirsin” dedi.
Radyasyon Konak’a ulaşır
Gaziemir’deki çalışmalar neticesinde ortaya çıkan radyoaktif maddelerin rüzgarla 15 dakika içerisinde Konak’a ulaşacağını söyleyen Kılıç, “Bildiğiniz gibi kazma-kürek burayı temizlemeye başlamışlar. Bundan önceki şirketin ÇED raporundaki verilere göre günde 15 bin ton yığıntı çıkarılacak ve bunların ölçülmesi, yüklenmesi ve taşınması sürecinde çıkan tozlar var. Bir önceki çalışmada bu tozların 1 kilogram olduğu söyleniyor. Bildiğiniz gibi bu taşıma, kırma, açma sırasında diyelim ki 1 metreküp de bundan öncesi yüz mikron altındaki tozlar çöker fakat altındaki miktarlar dağılır. Örneğin saniyede 5 metre hızla esen bir rüzgar varsa 5 mikronluk bir toz 15 dakika sonra Konak’tadır. Turanlar Şirketi burayı temizlerken 100 mikronun altındaki tozları temizleyecek bir ekipmanı yok. Diyelim ki 2 buçuk mikron büyüklüğünde bir toz taneciği, bu taneciğin içerisinde oradaki radyoaktif maddeler var” diye konuştu.
Burası kazma-kürekle temizlenmez
Alanda devam eden çalışmaların yetersiz olduğunu açıklayan ve “kazma-kürek ile çalışıyorlar” benzetmesi yapan Kılıç, “Bir metreküpte 2 buçuk mikronluk bin tane mikron var. Bu bin partikülün insanlara etkisini anlatmak gerek. Bir günde burada oturan herkes bir saatte 900 defa nefes alıyor. Yine bir günde 21 bin 600 defa nefes alıyorsunuz, 1 yılda 8 milyon defa nefes alıyorsunuz. Bunun aşağısı yukarısı yok, yaşam için bunu yapmanız gerekiyor. 1 yılda her nefes aldığınızda bu 1 metreküpteki partiküllerin sayısı 8 milyar ediyor. 1 sene içerisinde buradaki her insan oradan çıkan tozlarla ciğerlerine 8 milyar partikül yerleştiriyor. Bu partiküllerin içerisinde milyonlarca izotop, ağır metal ve arsenik var. Böyle bir kazma, kürek ve kepçe ile burası temizlenemez” şeklinde konuştu.
Çocuklar 11 saat radyasyonun dibinde eğitim görecekler
Kurşun Fabrikası’nın bulunduğu mahallede oturan ve çocuğunun hemen buradaki bir ilkokula gideceğini söyleyen bir mahalle sakini, “Atıkların olduğu mahallede oturuyorum. Şu anda yedi yaşında çocuğum var ve atıkların hemen dibinde ilkokul var. Oradabirçok öğrenci eğitime başlayacak.Günün büyük bir bölümünü eğitim için okulda geçirecekler. Biz o bölgeden belki 10 saat uzak kalacağız ama çocuklar belki 11 saat orada bulunacaklar. Buradan s-on üç haftadır dason 17 yıla nazaran çok ağır bir yanık balata kokusu geliyor. Sağlığımız tehdit altında veileride neyle karşılaşacağız bilmiyoruz. Çocuğum 15 gün önce rahatsızlandı ve muayene eden doktora ‘burası ile alakası var mı?’ dedim ama ‘bilgim yok’ dedi. Mahallenin büyük bir sağlık taramasından geçirilmesi gerekiyor. Neden orada yaşadığımız sorgulanıyor ama nereye gideceğim? İkinci bir evim yok, kiraya giremem. Bunu sorgulamak çok kolay geliyor. Neden hep kendimizi savunuyoruz? Neden hep kendimizi savunmak zorunda kalıyoruz?” dedi.
İzmir Barosu’ndan sivil itaatsizlik çağrısı!
İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz toplantıda gerçekleştirdiği konuşmada sivil itaatsizlik çağrısı yaparak şöyle konuştu:
“Burada anlatılan her sözün anlamı çok fazla, biz oralardan sonuç alınıncaya kadar ne yapacağız? Önemli olan budur. Daha önce biz yürütmeyi durdurma kararı alıncaya kadar binaları diktiler. Bence bu noktada yapılabilecek olan şey sivil itaatsizliktir. Elbette bu alanda bir şeyler yapılacaktır. Bizim bir an önce harekete geçmemiz ve kazma küreği durdurmamız gerekiyor. Bunun için de büyükşehir belediyesi ve 30 ilçe belediyesine çok büyük işler düşüyor. Biz burada çözüm yollarını tartışırken orada çalışma devam ediyor. Sao Paulo’da yaptığımızı burada da yapalım.”