İzmir'de genetik nörofibromatozis hastalığı nedeniyle karın ana damarı 3 kat genişleyen 10 yaşındaki çocuk, ameliyatla sağlığına kavuştu. Torbalı ilçesinde yaşayan Yusuf Akif Bağ'a, henüz 3 yaşında sinir dokusunda tümörlerin oluşmasına neden olan nörofibromatozis teşhisi konuldu.
Hastalığın genetik olması nedeniyle aileye de tarama yapıldı. Bağ'ın babası Kadir ve kız kardeşi Elif'de de aynı hastalık bulundu. Baba, hastalığa bağlı gelişen tümörün kötü huylu olması nedeniyle 6 ay önce hayatını kaybetti. Anne Yeliz Bağ, tedavisi süren oğlunu yüksek tansiyon şikayetiyle İzmir Şehir Hastanesi'ne getirdi. Çocuk Kalp ve Damar Cerrahi Servisi'nde görevli Prof. Dr. Onur Işık tarafından yapılan tetkiklerde, nörofibromatozis hastalığına bağlı karın ana damarında genişleme belirlendi. Yapılan ameliyatla Yusuf Akif Bağ'ın damarındaki genişleme tedavi edildi.
"Risklerden kurtuldu"
Prof. Dr. Onur Işık, Bağ'ın kendilerine başvurduğunda tansiyonunun yaşıtlarına göre çok yüksek seyrettiğini, bunun da vücut fonksiyonlarına zarar verdiğini, ameliyat sonrası tansiyon değerlerinin normale döndüğünü söyledi. Nörofibromatozis hastalığının daha çok hastaların böbrek damarlarına zarar verdiğini belirten Işık, şunları kaydetti: "Böyle büyük genişleme 10 yaşındaki bir çocukta sık görülen bir şey değil. Çok nadir görülen, daha önce de bizim de pek rastlamadığımız bir durum. Ameliyat için plan yaptık. Karnından girdik. Ana damarını bulduk. Ana damarındaki anevrizmasını çıkardık. Etrafını onardık. Normalde bu böyle bir çocuğun karın ana damarının çapı yaklaşık 2 santim olur. Bu anevrizmanın total çapı 6 santim civarındaydı. Yani karın ana damarında üç katı civarında genişlemesi vardı."
Işık durumun nadir rastlanılmasının yanı sıra tehlike de taşıdığını ifade ederek, "Oyun oynarken düşmeyle veya herhangi bir ters hareketiyle karnındaki bu genişlemenin patlama ihtimali var. Bu patlama da ne yazık ki çok kötü bir senaryoyla sonuçlanabilir. O açıdan hastamızın durumu önem arz ediyor. Ameliyatın ardından anevrizmayla ilgili risklerden kurtuldu." diye konuştu.
Işık, Bağ ve kız kardeşinin nörofibromatozis hastalığı takibinin hastanelerinde devam ettiğini, Bağ'ın kız kardeşinde karın ana damarında bir genişleme görülmediğini sözlerine ekledi.
Anne Yeliz Taşkın Bağ da eşini kaybettikten sonra oğlunu da kaybetme korkusu yaşadığını anlattı. Doktorların ameliyatı hızlı bir şekilde yaptığını aktaran anne Bağ, "Allah'a şükürler olsun ki oğlumun bu hastalığı ortaya çıktı. Çıkmasa çok tehlikeliymiş. Biz de bunu sonradan öğrendik. Çok şükür önceden tespit edildi. Oğlum ameliyat oldu. Ömrüm yettiğince hep çocuklarımın başındayım, onların kontrollerini yaptıracağım." ifadelerini kullandı. Yusuf Akif Bağ, sağlığına kavuşmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, doktorlara teşekkür etti.