Türkiye İstatistik Kurumu'nun, 2024 Aralık ayı enflasyon verilerini açıklamasının ardından KESK İzmir Şubeleri Platformu üyeleri, Konak Metro önünde eylem yaptı. “AKP'den hesabı emekçiler soracak", "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Direne direne kazanacağız" sloganları atılırken “TÜİK yalan, yoksulluk gerçek. İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz” pankartı açıldı.Basın açıklaması yapan KESK Dönem Sözcüsü Nafiz Ceylan, zorlu bir yılı geride bıraktıklarını belirterek, “Gözümüzü iğneden ipliğe her şeye yapılan zam yağmuru ile açtığımız, bu yağmurun her ay şiddetlenerek kasırgaya dönüştüğü zorlu bir yılı geride bıraktık. 2024 yoksulluğun, sefaletin her geçen gün dört bir yanımızı daha fazla sardığı bir yıl olarak tarihin karanlık sayfalarında yerini aldı” dedi.
TÜİK verileri her gün yoksullaşmamızda başrolde
TÜİK rakamlarının en az iki katı enflasyon yaşadıklarını ifade eden Nafiz Ceylan, “Her geçen gün daha fazla itildiğimiz yoksulluk ve sefalet girdabına teslim olmayacağımızı haykırmak, hakkımız olanı istemek için TÜİK binalarının önündeyiz. TÜİK önündeyiz. Çünkü yıllardır her geçen gün daha fazla yoksullaştırılmamızda TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon rakamları başrolü oynuyor. TÜİK önündeyiz. İliklerimize kadar yaşadığımız zam yağmuru ortada. Çarşıda, pazarda, mutfakta TÜİK rakamlarının en az iki katı enflasyon yaşıyoruz. Ama işçisinden, asgari ücretlisine kamu emekçisinden emeklisine hepimizin ücret- maaş artışlarında her seferinde TÜİK’in sahte enflasyon verileri temel alınıyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, iktidar sözcüleri hiç sıkılmadan 'İşçiyi, memuru, emekliyi, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik' nutukları atmaya devam ediyor. Aynı yalanlara sığınıyor, aynı oyunu oynuyorlar" dedi.
Güneş balçıkla sıvanmaz
Açıklanan verilerin milyonlarca kişi etkilediğini vurgulayan Ceylan, "TÜİK’e göre Aralık ayı enflasyonu yüzde 1,03, yıllık enflasyon yüzde 44,38. Bu ayki kira artışlarında uygulanacak oran yani 12 aylık ortalama enflasyon ise yüzde 58,51’dir. Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklinin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise TÜİK’e göre yüzde 15,75’tir. Öte yandan bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu da bugün enflasyon verilerini açıkladı. ENAG’a göre enflasyon Aralık’ta aylık yüzde 2,34 yıllık yüzde 83,40 artmıştır. Buna rağmen birileri TÜİK rakamlarını kullanarak hiç utanmadan, memura, emekliye müjde diye haberleri yapmakta, iktidar sözcüleri hiç sıkılmadan 'enflasyonu düşürdük' açıklamaları yapmaktadır. Oysa güneş balçıkla sıvanmaz. Ocak’tan itibaren vergi ve harçlara yüzde 44 zam yapılmıştır. 2025 bütçesine göre attığımız her adımda ödediğimiz KDV’de geçtiğimiz yıla göre yüzde 81, ÖTV’de ise yüzde 51 artış yapılmıştır. Her 3 TL’sinden 2 TL’si bordrolular olarak bizlerin ücretlerinden, maaşlarından adaletsiz dilimlere kesilen gelir vergisi bir önceki yıla göre yüzde 79 arttırılmıştır” diye konuştı.
Enflasyonu artıran, ülkeyi ithalata bağımlı hale getirenlerdir
Emekçilerin yoksulluğa ve sefalete itildiğini vurgulayan Ceylan, “Yıllardır TÜİK’in sahte enflasyonu ile emeği ile geçinen kesimler olarak hepimizi yoksulluğa, sefalete ittiler. Şimdi de hepimizin gözünün içine baka baka dünyanın en büyük yalanlarından birine sarılıyorlar. Ne diyorlar? “Sizin maaşlarınız, ücretleriniz enflasyonu arttırıyor. Tüketimi, talebi kısmak için maaş, ücret artışlarınızı daha da sınırlamamız gerekiyor. Asgari ücret artışında hep beraber gördük. Artık TÜİK’in sahte enflasyon oranlarındaki artışı bile milyonlara çok görüyorlar. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarının bile 15 puan altında kalan, açlık sınırının altındaki asgari ücreti savunuyorlar. Buradan sadece kamu emekçilerine, emeklilerine değil, emeği ile yaşam savaşı veren tüm kesimlere, onların hakkını hukukunu korumakla görevli tüm sendikalara, konfederasyonlara sesleniyoruz. Enflasyonu arttıran ne asgari ücretliler ne işçiler ne kamu emekçileri ne de emeklilerdir. Bu ülkede enflasyonu arttıran, körükleyen bizler değiliz. Enflasyonu arttıranlar ülkeyi iğneden ipliğe her üründe dışarıya, ithalata bağımlı hale getirenlerdir. Ülkenin parasını döviz karşında pula çevirenlerdir. Hem kendisi fahiş zamlar yapan hem de fahiş zamlar yapanları izlemekle yetinenlerdir. Bu ülkenin üretenleri, değerlerini yaratanları, üretenleri olarak sefalette değil, refahta eşitlenmeyi hepimiz fazlası ile hak ediyoruz” ifadelerini kullandı.