Batuhan KAYA/İz Gazete- 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Menemen Belediyesi’ni AKP’li Aydın Pehlivan’ın kazanmasıyla işten atılan işçiler, Menemen Cumhuriyet Meydanı’nda buluşarak Menemen Belediye önüne yürüdü. Menemen Belediyesi temmuz ayı Olağan Meclis Toplantısı’na katılmak isteyen işçiler, belediye binası önünde polis barikatlarıyla karşılaştı. İşçiler, belediyenin bahçesine girmeye çalıştıkları sırada polis barikatı ve biber gazlı müdahaleye maruz kaldı.
Menemen Belediye Başkanı AKP’li Aydın Pehlivan ve Belediye Başkan Yardımcısı’nı aşağıya çağıran ve muhatap arayan işçilerin talepleri, karşılıksız kaldı. İşçiler, belediye binası önünde düzenledikleri basın açıklamasıyla eylemlerine devam etti. Alandaki işçiler adına basın açıklamasını okuyan 12 yıllık Menemen Belediyesi işçisi ve Temsilci Şevda Çiçek, “Bizler 27 Mayıs tarihinde bir telefonla kapının önüne konulan Menemen Belediyesi emekçileriyiz. Bir aydır bize ne tazminatlarımız ödendi ne de neden işten çıkarıldığımıza dair bir açıklama yapıldı. Oysa kimimiz 5, kimimiz 15, hatta 20 yıldır Menemen halkına hizmet etmekteydik. “Bizler kendimizi biliyoruz. Her birimiz sahada- büroda işini layığıyla yapan insanlarız. Boğazımızdan geçen her lokmayı alnımızın teriyle kazandık ve sonuna kadar hak ettik. Büyük bir ekonomik krizden geçtiğimiz bugünlerde işsiz bırakıldık. Daha da acısı, biz biliyoruz ki, bizler yerel seçimlerde AK Parti'ye oy vermediğimiz için işsiz kaldık” diye konuştu.
“‘Biz bir aileyiz’ diyen Başkan”
Pehlivan’ın seçimlerden önce ‘Biz bir aileyiz’ diyerek işten çıkarma olmayacağına dair şeref, namus sözü verdiğini hatırlatan Çiçek, “Seçilirse işten çıkarma yapmayacağının sözünü defalarca veren Aydın Pehlivan belediyelerin kamu kurumu olduğunu unutup seçim sürecinde oy deposu olarak gördüğü çok sayıda yeni personeli işe almıştır. Vekilliği sırasında 1.500 olan personel sayısını seçim kazanabilmek umuduyla 4.500'e kadar çıkarmıştır. Şimdi ise personel giderleri ile ne yapacağını bilememektedir. Yaptığı amatörlüğün bedelini uzun yıllardır çalışan biz eski personellere ödetmektedir” dedi.
Pehlivan’dan sendika baskısı
Pehlivan’ın işçilere, sendika değiştirmeleri yönünde baskı yaptığını ifade eden Çiçek, “İşten çıkarmalar başlamadan hemen önce, planlı ve organize bir biçimde Aydın Pehlivan birim amirleri aracılığıyla belediye işçilerine sendikamız olan Belediye-İş’ten istifa edip Hak-İş’e geçme konusunda baskı yaptırmıştır. Belediye-İş sendikasının çoğunluğu kaybetmesi ile bizlerin bir kez daha kolu kanadı kırılmıştır. Bu süreçte Hak-İş sendikasından herhangi bir destek göremediğimiz gibi Belediye-İş sendika birim temsilcilerimiz de hukuksuz bir biçimde işten çıkarılmıştır” şeklinde konuştu.
“Belediye’ye uğramayan Pehlivan”
Mazbatasını aldığı günden bu yana tatil, umre diyerek belediyeye uğramadan belediye yönetmeye çalışıldığını belirten Çiçek, “Bir aydır tatil, umre, düğün ziyaretleri derken belediyeye uğramayan Pehlivan, bizleri, tazminat gerektiren 17. maddeden çıkartmış ama tazminatlarımızı ödemeyi henüz başaramamıştır! Menemen’de konserlere, festivallere, gerekli gereksiz para bulanlar; sıra emeğin hakları ve alacakları olunca, alın teriyle geçinen emekçiyle inatlaşma pahasına, hukuk dışı yan yollara sapmayı tercih etmektedir. Artık bıçak kemiğe dayanmıştır” dedi.
“Muhatap bulmak için geldik”
Muhatap bulmak yönündeki girişimlerinin sonuçsuz kaldığını açıklayan Çiçek, “Muhatap bulma umuduyla, belediye yönetimine ulaşmak için yaptığımız tüm girişimler sonuçsuz kalmıştır. Başkan Aydın Pehlivan, lafa gelince “İşçi için canımı veririm” derken, sıra işçi hakları olunca açık açık, utanıp sıkılmadan, iş kanununu hiçe sayarak, işçinin canını almıştır. Geçmişte yargı kararı ile tahakkuk olan işçi alacaklarının ödenmesi konusunda, "Her mahkeme kararı uygulanacak diye bir şey yok, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan görüş isteyeceğiz” diyerek, emekçileri hayal kırıklığına uğratmıştı. Unutmadık!” dedi.
Çiçek, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Dün olduğu gibi bugün de Anayasal suç işliyorsunuz. Ve son dönemdeki hukuk tanımaz uygulamalar nedeniyle hukuk ve mahkeme kararlarını ayaklar altına alıyorsunuz. Emekçilerin de sabrının bir sınırı var. Siz bu sabrı zorluyorsunuz. ‘İşçi için canımı veririm’ diyen Sayın Başkan, canınız sizde kalsın, işçiye bir an önce işini, aşını geri verin yeter”
