İsrail ordusu Gazze'de bulunan binlerce çocuk, kadın ve sivilin üzerine insanlık suçu işleyerek ölüm yağdırmaya devam ediyor. Gazze'de bulunan el-Ehli Baptist hastanesine düzenlenen hain saldırıda yüzlerce kişi hayatını kaybetmişti. Sanat dünyası tepkilerini sosyal medya üzerinden gösterirken, Fazıl Say da yaptığı paylaşımlar ile İsrail'e tepki göstermişti.
Piyanist Fazıl Say da sosyal medya hesabından "Tüm insanlar bu savaşı durdurmak için bir şeyler yapmalı. Netanyahu savaş suçu, soykırım, katliamlar suçundan yargılanmalıdır. Filistinlilere özgürlük. İnsanlık için. Yeter artık bu vahşet! Hastane bombalamak ne demek? Tüm dünya barış için bu çağrıya kulak vermeli!" sözleriyle tepki göstermişti.
Migros'un Fazıl Say'ın İsviçre Konserlerini iptal etme gerekçesi ne?
Say, paylaşımlarının ardından; İsviçre'de vereceği konserlerin organizatör firma Migros'un kararıyla iptal edildiğini duyurdu.
Sanatçı, "Migros firması yetkilileri sebep olarak, İsrail-Filistin gerilimi konusunda sosyal medyamda yansıttığım fikirlerimi gösterdiler" dedi.
Tüm açıklamalarım barış içindi
Fazıl Say'ın konu hakkında yaptığı açıklama şu şekilde:
"İsviçre'de, MIGROS firmasının konser organizasyonu biriminin yapacağı, planlanmış 4 konserimizde ben programdan çıkarıldım. Migros firması yetkilileri sebep olarak, İsrail Filistin gerilimi konusunda sosyal medyamda yansıttığım fikirlerimi gösterdiler. Tüm yazdıklarım hiçbir değişiklik olmadan sosyal medyamda durmaktadır. Kendileri de bir açıklama yapacaktır.
23 Ekim Zürih, 24 Ekim Bern, 25 Ekim Cenevre ve 26 Ekim Luzern'deki bu konserlerde Birmingham Orkestrası ile beraber sahneye çıkmam, bu karar sebebi ile mümkün olmayacak. Sanatseverlere iletmek isterim.
Ortadoğu krizi sürecinde; toplam 3 tweet ve bir de konuşma yaptığım video yayınladım.
Ben barıştan yanayım. Tüm açıklamalarım da barış içindi. Ve her zaman iyiden, uzlaşıdan, güzel bir geleceğin beraber yaratılmasından yana oldum.
İsrail'e 24 yıldır giden biriyim. Hepimiz gibi terör olaylarından üzüntü duydum. Bu dertli konuya, iki tarafı da anlamaya çalışan bir yaklaşımım olmuştur. Netanyahu'nun hiçbir geleceği olmayan savaş siyasetini, çok yanlış ve canice bulduğumu da yazdım. Ve son olarak; Erdoğan'ın bu konudaki yaklaşımını, her iki tarafa karşıda "sağduyulu ve barışçıl" buldum, destekledim.
Tüm bunlardan rahatsızlık duyulmasını, hatta konser iptaline dönüşmesini tuhaf karşılamakla beraber, benim açımdan yapacak bir şey yok. Dinlenmediğimiz, sesimizin duyulmak istenmediği bir ortamdayız.
Ben Avrupa'da ifade özgürlüğüne güven duyulur, karanlık ve anlayışsızlık yaşanmaz diye bilirdim.
Bu rahatsız edici olay babında güvenim oldukça sarsıldı. Bunu belirtmek isterim.
Her bireyin bir görüşü olmalıdır. Ve daha da mühimi; bu görüşler mesleki hayatımıza yansımamalıdır. Ben barıştan ve insanlıktan yanayım. Müziğimi de insanlara umut olmak için yapan biriyim."
.