Ekonomik krize çözüm olarak sunulan ‘Mini Düğün’ uygulamasını Tüm Düğün Salonları Etkinlik ve Organizasyon İşletmecileri Federasyonu, İzmir Kuyumcular Odası, sektör çalışanları ve düğün salonu işletmecileri İz Gazete’ye değerlendirdi. Kimileri uygulamayı zamana uygun ve maliyet dostu bulurken, kimileri geleneklere aykırı ve esnafa zarar verici olarak nitelendirdi.

‘Anlayış değişti’

Tüm Düğün Salonları Etkinlik ve Organizasyon İşletmecileri Federasyonu Başkan Yardımcısı Murat Dokak, “Bütün dünyada global bir kriz yaşıyoruz. Tabii tüm ülke de bundan fazlasıyla etkileniyor. İnsanların alım gücü, yapım gücü düştü. Bu hepimizin farkındalığını artırdı. Düğünlerde yüzde 10-15 bir azalma var. İnsanlar daha çok nikah törenlerine yönelmeye başladı. Z kuşağının düğün anlayışı da değişti” dedi.

Sürecin sektörü de etkilediğini ve bu değişime uyum sağlamak gerektiğini vurgulayan Dokak, “Artık insanlar çok kalabalık düğünler istemiyor. Gelenek görenekler bizim düğün sektöründe önemli ama şimdiki nesil daha butik, daha konforlu, detaylara önem veren, sadece yakın çevresini çağırdığı 150-160 kişilik düğünleri tercih ediyor” diye konuştu.
Dokak, “Belediyelerdeki nikah salonlarında minimum 30 dakika, maksimum 45 dakikalık süre veriliyor. Yağmurdan mal kaçırırcasına bir acele oluyor. Takı, fotoğraf, video gibi unsurlar bu sürelere sığmıyor ve çiftler memnun kalmıyor” dedi. Bu boşluğu fark ettiklerini belirten Dokak, sektörde ‘ölü saat’ olarak adlandırılan 13.00–17.00 saatleri arasında alternatif oluşturduklarını söyledi. Yeni konsept sayesinde hem sektör paydaşlarının kazanç sağladığını hem de çiftler için uygun fiyatlı bir düğün seçeneği oluştuğunu söyleyen Dokak, “Mini düğün maliyeti minimum 30 bin TL, misafir sayısı artarsa 60 bin TL’ye kadar çıkabiliyor” dedi.

‘Gelenekle uyuşmuyor’

İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Murat Kurtuluş Buyrukçu ise uygulamanın İzmir’de karşılık bulmayacağını savundu. Buyrukçu, “Bu bizim Türk örf ve adetlerimize, geleneklerimize, takı merasimimize uygun değil. Takı geleneği düğünün bir parçası. Düğün yapan çiftler takılarla düğün parasını, mobilyalarını ödüyorlar. Bu kadar kısa sürede takı merasimi yapılamaz” dedi.

İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği’nin hayata geçirmeyi planladığı 100 bin TL’lik düğün paketi uygulamasını örnek veren Buyrukçu, “İzmir’de artık gençler için hem kapsamlı hem de ekonomik bir düğün çözümü var. Bu paket; eğlencesinden pastasına, organizasyonundan tüm detaylarına kadar her şeyi içeriyor ve uzun düğün formatında düşünülmüş. Gençlerin hayallerinden vazgeçmeden evlenebilmesi için böylesi bir imkân sunulması gerçekten çok değerli. Odalar, birlikler ve esnaf teşkilatları bu süreçte vatandaşın yanında olmalı. Alternatif çözümler üreterek, gençlerin düğün hayallerinden vazgeçmesini önlemeliyiz. İzmir Kuyumcular Odası olarak bu uygulamayı reddediyoruz” şeklinde konuştu.

‘Karşılığı olmaz’

Düğün salonu işletmecisi Ramazan Keskin ise özellikle İzmir’in sıcak iklimine dikkat çekerek, “Temmuz-Ağustos aylarında 13.00–17.00 arasında nikah ya da düğün kıyılması imkansız. Bu saat aralığı açık alanlar için mümkün değil. Öğlen sıcağında iki saatlik düğün nasıl olacak? Hiçbir karşılığı olmaz,” dedi. Uygulamanın bazı çiftler için cazip olabileceğini ancak genel geçer bir çözüm sunmayacağını vurgulayan Keskin, “Pandemi döneminde saat 17.00’de başlayıp 21.00’de biten düğünler zorunluydu. Ama bugün çiftler daha uzun süreli organizasyonlar yapmak istiyor. Eğer mini düğün 70 bin TL ise, 100 bin TL’ye daha uzun sürecek başka seçenekleri de değerlendirebilirler” ifadelerini kullandı.

‘Şık değil’

Düğün ve organizasyon işletmecisi Abdullah Polat da mini düğün uygulamasına sert eleştirilerde bulundu. Uygulamanın pratikte karşılık bulamayacağını belirten Polat, “Bu PDF’te yapılabilecek bir uygulama değil. Cumartesi ve pazar günleri 13.00 ile 17.00 saatleri arasında düğün düzenlemek hem mekânsal hem de kültürel olarak mümkün değil. Kendi mekanımızda da buna uygunluk yok, birçok düğün salonu da aynı durumda. İzmir’in sıcağında gündüz düğünü yapmak gerçekçi değil, çünkü ne gelen konforlu olur ne de çiftin düğün hayali karşılık bulur. Gündüz düğünü diye bir kavram Türkiye’de henüz yerleşmedi. Saat 13.00’te davetli çağırmak, geleneklere göre şık bir davranış olarak kabul edilmez” dedi.

İzmir’de tarih gün yüzüne çıkıyor: Kıllıoğlu Hamamı’nda restorasyon yeniden başladı İzmir’de tarih gün yüzüne çıkıyor: Kıllıoğlu Hamamı’nda restorasyon yeniden başladı

‘İkincisi için düşünülebilir’

33 yıldır düğün organizasyon sektöründe DJ’lik yapan sanatçı Can Çakar da son zamanlarda gündeme gelen mini düğün uygulamasını eleştirerek, “Özellikle ilk evliliklerde mini düğün mümkün değil, çünkü anı biriktirmek bu kısacık sürede çok zor. Nikaha gelen kişiyle düğüne gelen farklıdır. Nikah resmi bir iştir, düğün ise duygusal. Düğün bir eğlencedir. Nikah pastası kesilmez mesela. Düğünün bir felsefesi, bir ruhu vardır. İkinci evliliğini yapan biri için mini düğün düşünülebilir. Kadının, erkeğin çocuğu vardır, yaş ilerlemiştir, aileler tanışmıştır. Onlar için kısa düğün olabilir. Ama ilk evlilikte asla uygun değil” dedi.

Muhabir: SEMRA İĞTAÇ