Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda Kadıköy’de olacağını söyledi. Özel, “Eğer sendikalar ‘Taksim’ deseydi, biz de ‘Taksim’ derdik. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, İşçi Bayramı. Bir siyasi partinin işçi sendikalarından rol çalması doğru olmazdı. O nedenle ‘Kadıköy’ dedik.” ifadelerini kullandı. Son günlerde tartışmaların odağı olan Kanal İstanbul bölgesinde miting yapacakları bilgisini veren Özel, dün Mersin’de AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı siyasi düelloya çağırdığını hatırlatarak erkem seçim çağrısını yineledi ve cumhurbaşkanı adaylarının Silivri Cezaevi’nde tutulan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu vurguladı.
Ülkede her yıl “Taksim’de kutlanmasının” engellenmesiyle anılan “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü” için Taksim’e bu yıl da “izin” verilmedi. DİSK-KESK-TMMOB-TTB, 1 Mayıs’ın bu yıl Kadıköy İskele Meydanı’nda kutlanacağını açıkladı.
“Taksim’in 1 Mayıs alanı” olduğuna dikkat çeken sendika ve meslek örgütleri Anayasa Mahkemesi kararlarını hatırlatarak Taksim yasağına karşı çıktı. Yapılan açıklamada “İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Valiliği bir kez daha hukuktan, Anayasa’dan, mahkeme kararlarından üstün başka bir ‘karar mercii’ olduğunu göstererek bu talebimize olumsuz bir yanıt verdi. Taksim’in özgürleştirilmesi mücadelesinin Türkiye’nin bu istibdat düzeninden kurtuluşundan bağımsız olmadığı gerçeği ile karşı karşıyız.” denildi.
Gazeteci Murat Yetkin’in sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1 Mayıs programına ilişkin konuştu. “Sendikalar Taksim deseydi, biz de Taksim derdik.” diyen Özel, “son dakika değişiklik olmazsa Kadıköy’de olacaklarını” belirtti:
“Perşembe günü 1 Mayıs. Son dakika değişiklik olmazsa DİSK, KESK, TMMOB ve TTB ile Kadıköy’de olacağım. Ama TÜRK-İŞ mitingine de CHP olarak katılacağız. Eğer sendikalar Taksim deseydi, biz de Taksim derdik. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, İşçi Bayramı. Bir siyasi partinin işçi sendikalarından rol çalması doğru olmazdı. O nedenle Kadıköy dedik.”
Delil bulamadıkça deliriyorlar
Özel, dün sabah İBB’ye düzenlenen ve 51 kişinin gözaltına alındığı operasyona ilişkin ise şu değerlendirmeleri yaptı:
“İki hafta kadar önce, yandaş basında önce ‘100 kişi daha alınacak’ dediler, sonra 50’ye düştü. Nitekim cumartesi sabahı 53 gözaltı kararı çıktı. Belki bir 50 daha hazırlıyorlardır. Gözaltına alma operasyonları artık cumartesi sabahları olabilir. Borsa kapalı, piyasalar az etkilensin kaygılarıyla. Bu dördüncü faz. Birinci faz; ‘çınar’, ‘ladin’, ‘meşe’ takma isimli gizli tanıklarla delil üretmeye çalışmaktı; tutmadı. İkinci faz; AK Parti döneminde İBB ile çalışıp şimdi bakanlık ihalelerine giren müteahhitlerden yandaş tanık bulmaktı. 'Olduğunu duymuş' gibi şeyler çıktı. Üçüncü faz; mevcut sanıklara baskı tehdit ve şantajla itiraf ya da iftira almaktı. Örneğin, doktor muayenesi diye götürüyorlar, savcının karşısına. Avukatını sorunca, ‘Avukat yanında rahat konuşamazsın. İstediğimiz ifadeyi ver. Buradan çık, evine git. Ekrem çıkar, sen çıkamazsın. Çocuğunu 10 yıl göremezsin’ diye. Savcılar herkesi avukatsız sorguya alıyor, tamamen hukuksuzluk. Bir etkin pişmanlık çıktı, onda da Ekrem Başkan’a bağlanan bir şey yok. Şimdi dördüncü faz; yeni 50 kişiyle deneyecekler. Delil bulamadıkça deliriyorlar.”
Özgürlüğün pazarlığı mı olur
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Seçim zamanında yapılacak” ifadeleriyle ilgili de konuşan Özel, “MHP liderine yakın bir ismin ciddi iddiaları oldu. AK Parti cephesinin ağır tahriki altında birkaç gün gecikmeli hafif bir yalanlama geldi MHP’den. Gerçek manada bir yalanlamada kullandıkları sert ifadeleri, hakaretleri, ağır üslubu biliyoruz.” ifadesini kullandı.
Özgür Özel, erken seçim hakkındaki soruya ise şöyle yanıt verdi:
“Biz erken seçim konusunda aynı çizgideyiz. Türkiye bir an önce seçime gitmeli. İmamoğlu’nun adaylığı konusunda da aynı çizgideyiz. Cumhurbaşkanı adayımız içeride de olsa dışarıda da olsa adayımız Ekrem İmamoğlu’dur. Artık kendisinin dahi çekilme hakkı yok adaylıktan. Halk, onu aday görmek istiyor. Geri adım atmıyoruz. Biz baştan beri, ‘Tutuksuz yargılansın. Hatta duruşmalar canlı yayınlansın’ diyoruz. Dün Mersin’de Erdoğan’ı siyasi düelloya çağırdım, geleceğini sanmasam da. Öyle pazarlık filan yok. Varıp Erdoğan’dan erken seçim ya da İmamoğlu’nun özgürlüğünü dilenecek halim de yok. Demokrasinin, özgürlüğün pazarlığı mı olur? Ben üstüme düşeni yapıyorum. Benim üstüme düşen şehir şehir, medyan meydan dolaşıp halka gerçekleri anlatmak. Ona da devam edeceğiz.”
Kanal İstanbul bölgesinde miting yapılacak
Özel, İstanbul’da yoğun bir programları olacağını, salı günü milletvekilleriyle, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın, çarşamba günü de partisinin Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın’ın duruşmasında bulunacaklarını ifade etti.
Saraçhane’de bir hafta miting yaptıklarını hatırlatan Özgür Özel, “Sonra köprüyü geçtik ve Anadolu’ya açılmaya başladık. Maltepe mitinginden sonra Samsun, Yozgat, Ankara, Mersin ile beş oldu. Devam edecek. Çarşamba günü Kanal İstanbul bölgesinde, muhtemelen Bahçeşehir’de mitingimiz olacak.” dedi.
Özgür Özel, hafta sonu programlarının neden iptal edildiğinin sorulması üzerine, şunları söyledi:
“Manisa Belediyesi’ni ilk kez biz kazandık. İlk kez Mesir Festivali’ni CHP’li belediye düzenliyor. Ben de buna katılmaya çok önem veriyordum. 500 yıllık bir festival. Ama şartlar öyle gerektirdi. Çocukluğumdan bu yana ilk kez Mesir Festivali’ne katılmayacağım için üzgünüm. İstanbul’da yeni bir gözaltı dalgası yürütülüyorken festivalde bulunmam doğru olmazdı. Yarın da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin körfez temizliği için Dördüncü Faz Arıtma Tesisi’nin açılışı ve körfezi temizleyen gemilerde inceleme ziyareti vardı, onu da iptal etmek zorunda kaldık. Aslında çarşamba günü Ekrem Başkan ile görüşmemiz vardı. Depremi konuşacaktık, Kanal İstanbul’u ve kanıtlanamayan delil iddialarını konuşacaktık. Ancak cumartesi sabahı yeni gözaltılar yapılınca biz de -gerçi avukatlar üzerinden haberleşiyoruz ama- yüz yüze bir durum değerlendirmesi yapmayı gerekli gördük.”