İzmir'in en bilinen hastanelerinden biri de Karataş Hastanesi. 1827 yılında kurulmuş olan hastane, İzmir Yahudi Cemaati'ne ait olan ilk hastane olarak bilinir.
Bu hastane ilk olarak salgın hastalıkla mücadele için kurulmuştur. 1837 yılında ise Hahamhane'nin karşısındaki binanın eklenmesi ile büyümüştür. 1874 yılında Rothschild ailesinin katkıları nedeniyle hastayene bu ailenin adı verilir. Ancak aile ile hastane yönetimi arasındaki anlaşmazlık nedeniyle hastane kapatılır.
Kentin Musevi vatandaşlarından Nesim Levi, evini 1913 yılında hastane olarak kullanılmak üzere bağışlamış. Ardından yandaki arazilerin satın alınması ve inşası ile bahçeli ve büyük bir hastane oluşturulmuş.
Hastaneye Sultan Reşad'ın iradesi üzerine 1914'te ruhsat verilmiş. I. Dünya Savaşı sırasında hükümet tarafından kullanılan hastane, savaş bitiminde cemaate geri verilmiş. Hastanede Yahudilerin yanı sıra Müslümanlara ve Ermenilere de hizmet verilmiş. 1923 yılına kadar Karataş Hastanesi Hayır Kurumu adı altında çalışmış. Cumhuriyet sonrasında Türk uyruğu kapsamına girmeyi kabul ederek dernek statüsü kazandırılan yapı, 1950 yılına kadar Karataş Musevi Hastanesi adıyla hizmet vermiş. Bu tarihten sonra hastane, doğum servisiyle öne çıkmış, İzmir'de ün kazanmış. 1986-1988 yılları arasında İtalyan Madam Yolande Fercken'in vasiyetinden gelen parayla ise tarihi yapının ön tarafında yeni bir bina inşa edilmiş. Bu tarihten sonra Özel Karataş Hastanesi adını almış.
Dik bir yamacın üstünde konumlanana tarihi yapı, Karataş yapılarına has karakteristik özellikleri cephelerinde ve iç mekânlarında yansıtıyor. Birbirine eşit beş parçadan oluşan cephe düzeninin ortasında, beşik kemerli ferforje bir kapıdan binaya giriş yapılıyor. Girişin hemen üstünde, cepheden bir miktar çıkma yapan bölüm üçgen bir alınlıkla sonlandırılmış. Bu çıkmanın önüne, ahşap payandalarla taşınan demir korkuluklu küçük bir balkon yapılmış. Cephenin geri kalanında ise basık kemerli pencereler bulunuyor.