Gaziemir’de faaliyet gösteren Hugo Boss fabrikasındaki işçiler, örgütlendikleri gerekçesiyle mobbinge uğrayarak işten atıldı. İşçiler, TÜRK-İŞ 3. Bölge Temsilciliği’nde TÜRK-İŞ Ege Bölge Başkanı Hayrettin Çakmak ve TÜRK-İŞ Genel Başkan Danışmanı Mustafa Perçinile basın açıklaması gerçekleştirdi. 10 yılı aşkın süredir Hugo Boss’ta çalışan Sevinç Taşdemir açıklamasında, “10 arkadaşımızı sendikalı yaptığım için işime son verdiler. Daha önce de birçok röportaj verdik ve fabrikada ‘Neden bu insanlar susturulmuyor?’ gibi şeyler duyduk” ifadelerini kullandı.

TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ise açıklamasında, “25 yıldır faaliyet gösteren Hugo Boss’un 2 emekçisi yanımızda. 1’i 12, diğeri 10 yıldır orada çalışıyor ama sendikal faaliyetlerden dolayı işten atıldılar. Haksız, hukuksuz yere tazminatsız şekilde kapının önüne koyuldular. Hugo Boss unutmasın ki bıçak kemiği de deldi geçiyor. Ya burada sendika olacak ya burada sendika olacak. Almanya’da sendikal haklara nasıl saygı gösteriyorsa Türkiye’de de olacak. Biz, tüm imkanlarımızı bu işe seferber edeceğiz” diye konuştu.

Çakmak, Ekim ayının 12’sinde Serbest Bölgenin önünde basın açıklaması yapacaklarını söyleyerek, kentin dinamiklerini seslendi ve destek talep etti.

“İnsanların yakasından elini çek"

Eski Hugo Boss İşçisi Sevinç Taşdemir, firmaya “insanların yakasından elini çek” diye seslenerek, “Son 5 aydır çalışma alanım değiştirildi, zaten mobbingler de başlamıştı. Alanım değiştikten sonra gelişebilmek için ‘okey’ verdim. Daha sonra metot ihlalinden dolayı, benim hatam olmayan bir işi benim hatammış gibi öne sürdüler ve bunu kabul etmedim. Bunu kabul etmediğim ve aynı hafta içerisinde 10 arkadaşımızı sendikalı yaptığım için işime son verdiler. Daha önce de birçok röportaj verdik ve içeride ‘Neden bu insanlar susturulmuyor’ gibi şeyler duyduk. Ben susmayacağım, elimden geldiğimce de sendikama destek olacağım. Birçok arkadaşım örgütlenmek istiyor ve ben de devam edeceğim. Hugo Boss, artık insanların yakasından elini çek. Örgütlenmek yasal haktır, sendika yasal haktır. Bu hakka artık saygı duy!” dedi.

“Bana ‘Rapor alma, işe gel’ dediler”

İşten atılan Hugo Boss işçilerinden Sinem Büyükyoldaş, sendikalaştıkları gerekçesiyle işten atıldıklarını belirterek, “İş hayatım çalışmadığım gerekçesiyle son verildi. Sendikaya üye olduğum için beni bu işyerinden çıkardılar. Şu anda zor durumdayım ama işyerimdeki tüm arkadaşlarıma seslenerek hepsini sendikaya davet ediyorum. Ben hiçbir şekilde hakkımı Hugo Boss’a bırakmayacağım. Hastalandığım süre zarfında bile ‘rapor alma, işe gel’ diyen bir firmaya hiçbir şekilde hakkımı bırakmayacağım ve tüm arkadaşlarımı üye yapmak için çalışacağım” diye konuştu.

“Kentin dinamikleriyle geleceğiz”

TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, kentin dinamiklerini de Hugo Boss’a karşı mücadeleye katacaklarını belirterek, “Yetmezse bunu bu kentin tüm dinamikleriyle, DİSK’le, Hak-İŞ’le paylaşacağız ve tüm dinamiklerimizle Hugo Boss’a sendikamızı sokacağız. Tekstil sendikamız TÜRK-İŞ’in gözbebeğidir. Sendikamıza çağrı yapıyorum, korkmayın, 25 yıldır sırtınızdan para kazandılar. Artık para değil, huzur kazanmak için Hugo Boss’a geliyoruz. Merak etmeyin, Türkiye’de TÜRK-İŞ var. Korkmayın, anayasal hakkınızı kullanıyorsunuz. Sendikamızı üye olabilirsiniz, biz oraya milyon dolarlar için değil, işçinin hakkı için geliyoruz. Bekle bizi Hugo Boss, gümbür gümbür geliyoruz” dedi.

“Binlerce dava kazandık”

Hugo Boss’tan haksız yere işten atılan birçok işçinin davasını kazandıklarını söyleyen TÜRK-İŞ Genel Başkan Danışmanı Mustafa Perçin, “Burada işten atılmış bir sürü arkadaşımız var. 2007 yılında ve daha öncesinde bizim İzmir Şubemiz, başkanımız tarafından bir mücadele başlatıldı. Bu kadar uzun yıllar aldı çünkü burada sendikalaşan insanlar hasmane tavırlarla işten atıldı. Sanki yasadışı bir iş yapmışlar gibi ayrım ve baskıya uğrayıp işten atıldır. Biz, tekstil sendikası olarak işten atılan her arkadaşımızın davasını açtık ve binlerce dava kazandık. Bugüne kadar haksız şekilde işten atılan işçilerimizin sayısı, neredeyse yetki alacak kadar varmış” diye konuştu.

“Hugo Boss’un genel merkezindeki herkes sendikalı”

Hugo Boss’un genel merkezini ziyaret ettiğini ve buradaki tüm işçilerin sendikalı olduğunu ifade eden Perçin, “Burada örgütlenme çalışmalarımız sürdü. Hugo Boss yönetimiyle görüşmeler de sağladık ama yüzümüze gülüp arkamızdan iş çevirdiler. Şu anda Almanya’da bir kanun var ve bundan da açıkçası çekinmiyorlar. Alman menşeili firmalarda bir çalışan sendikalı olduğu için işten atılırsa bu insan hakları suçu olur. Lahey’e kadar yargılama yolu vardır ve ciddi tazminat ödemek zorunda kalırlar. Hugo Boss buna rağmen bu huyundan vazgeçmedi. Hugo Boss’un genel merkezini gördüm, herkes sendikalı. Üretim ünitelerindeki herkes sendikalı çünkü bu kendi ülkelerinde çok doğal. Bizdeki gibi mobbing yok. Buraya geldiğimizde orman kanunlarını geçerli sayıyorlar. Burası emek sömürme yeri mi?” şeklinde konuştu.

“Hugo Boss insanlık suçu işliyor”

Firmanın insanlık suçu işlediğini açıklayan Perçin, şöyle konuştu:
“2 bacımız da burada bunun karşılığını almışlar. Bugün geldiğimiz nokta tamamen bir insanlık suçudur, Hugo Boss’u bu insanlık suçundan vazgeçmeye davet ediyoruz yoksa eylemlerimiz büyüyecek. Almanya’da da dava açacağız. Bu arkadaşlarımızın başına gelenler artık son noktaydı. Bundan sonra bir arkadaşımızın dahi burnunun kanamasına müsaade etmeyeceğiz. Firmanın CEO’su ile e-posta aracılığıyla iletişime geçip, ‘Bu arkadaşlarımızı haksız yere işten çıkardınız. Belki sizin kurumsal bir işiniz değildir ama bu işten çıkarmaları yeniden değerlendirin’ dedim, bana, ‘Biz kendi içimizde değerlendirmemizi yaptık’ dediler. Kimi kime şikayet ediyoruz? Burada sendikaya karşı düşmanca tavır olduğu raporlarla sabit, bunları da sizlerle paylaşacağım”
 

Muhabir: ORÇUN BULDAÇ