Geçmiş dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP'de eylül ayının ilk haftasında yapılacak Tüzük Kurultayı’na ilişkin paylaşımda bulundu.

Hangi değişiklik yapılırsa yapılsın...

Soyer, geçtiğimiz yıl kaleme aldığı, Yeni Siyaset Belgesi- İzmir Duruşu metninin 'Değişim' temalı bölümünü tekrar paylaşırken, "CHP'nin önünde çok kısa bir süre sonra bir Tüzük Kurultay'ı var. 23 yıllık AKP iktidarına Cumhuriyet Halk Partisi tek alternatif ve umutsa, bunu Türk Milletinin aklına, basiretine, sağduyusuna uygun yeni bir tüzük ile perçinlemelidir. Bu tüzük şeffaf, tabana yayılan, kontrol mekanizmaları oluşturulmuş ve partiyi geleceğe taşıyacak demokratik usul ve esaslar çerçevesinde oluşturulmalıdır.

Tüzüğün kamuoyunda yaratacağı güven ve takdir iktidara giden yolda çok önemli bir adım olacaktır. Hangi değişiklik düzenlemesi yapılırsa yapılsın aslolan onu uygulama iradesindeki kararlılık olduğu için halkın anlayacağı sadelikte ve uygulanmasının herkes tarafından kontrol edilebileceği şeffaflıkta olmalıdır" ifadelerini kullandı. 

Yeni bir örgütlenme anlayışına ihtiyacımız var

Soyer’in 'Yeni Siyaset Belgesi- İzmir Duruşu' yazısının 'Değişim' bölümü ise şu şekilde:

"Bir Japon Atasözünde söylendiği gibi; "Zafer değil yenilgi öğretir". CHP'nin eksikleri ve kusurları olduğundan, bir değişime ihtiyaç duyulduğundan şüphemiz yok.

Dünyanın ve ülkenin yaşadığı değişime ayak uydurabilecek dinamizmi ve esnekliği partiye kazandıracak yeni bir örgütlenme anlayışına ihtiyacımız var.

Elbette, CHP'de gereken köklü değişim hakkındaki düşünce ve görüşlerimizi partinin yetkili kurullarında müzakere edeceğiz ancak şimdilik şu kadarını belirtelim ki, öncelikle yeni bir üye yapılanmasına ihtiyaç var. 1.350.000 civarında olan üye sayısını en kısa sürede 2-3 katına çıkarmak zorundayız.

İzmir'in 170.000 civarında olan üye sayısını en kısa sürede 2 katına çıkartmayı şimdiden taahhüt ediyoruz. Aidiyet duymayan, bunun için elini taşın altına sokmayan seçmen tabanının zorluklar karşısında direnmesini ve harekete geçmesini bekleyemeyiz.

Ancak her yeni üye, sokakta, mahallede şehirde daha fazla temsil, daha fazla güç daha fazla oy ve daha büyük başarılar demektir. Elbette parti üyeliği, kişisel ihtiras ya da ikbal beklentileriyle ortaya çıkan sığ bir rekabete hapsedilemez. Partimize üye olmak, ortak aklın bir parçası olmayı ve memleketimizin ortak kaderini iyileştirmek için fedakârlık yapmayı gerektirir. CHP üyeliği gönüllü bir mücadelenin parçası olmaktır.

CHP bu ülkede değişimin, devrimin fitilini ateşlemiş bir partidir.

Onun altı okundan biri Devrimciliktir ve ateşi hiç sönmez. Bu çerçevede beklenir ki, geniş kapsamlı bir "Özeleştiri Buluşması" yapılsın. Eksikler, yanlışlar ve yapılması gerekenler tespit edilerek bir takvime işlensin.

CHP pek çok konuda eleştirilse dahi bu ülkeyi Cumhuriyet ideallerini koruyarak geliştirecek en temel kurumdur. Bu nedenle CHP, Cumhuriyetin ikinci yüzyıla yakışan demokratik bir parti tüzüğü yenilenmesini derhal yapmalıdır.

Her kademede yerel yönetim yönetici adayları için bir havuz oluşturularak en az beş yıl öncesinden bu görevlere, her seviyede eğitilerek hazırlanmalıdır.

Ön seçimler de aday yoklaması da doğrudan parti üyeleriyle yapılmalıdır.

Her partili halkla "sahici" ilişkiler kurmalıdır.

Bölge, ülke ve dünyadaki gelişmelerle ilgili olarak parti üyeleri için düzenli ve sürekli bir bilgilendirme düzeni oluşturulmalıdır.

Parti dışı nitelikli insan gücünden partinin istifade kanalları açık tutulmalıdır.

Siyaset siyasi elitlerin sahnelediği, toplumun da seyredip alkışladığı veya protesto ettiği bir gösteri değildir, olmamalıdır.

Büyük umutlarla sandığa koşan milyonların karar alma mekanizmalarına katılımının önü açılmalıdır.

Eğer bir parti-devlete karşı mücadele ediyorsanız veya bir parti sandıktan aldığı gücü istismar edip devleti ele geçiriyorsa, toplumun sahici özne olması ihtiyacı her zamankinden de yüksektir.

Siyaset toplumu iyileştirme sanatıysa o sanat ancak toplumla birlikte yapıldığında eşsiz bir değere kavuşur ve hedeflerine ulaşır.

CHP, toplumun tüm kesimlerine ve 81 ilin tamamına eşit yakınlıkta durmalıdır. CHP aydınlık Türkiye'nin güvencesidir.

İzmir'in CHP'si tam da bunu yapar. Kimsenin şüphesi olmasın.

Gün gelir, bu ülke, bu toprakların beslediği zihinler, doğru yerde duran siyasi anlayışın hakkını teslim eder. Biz, o güne en kısa sürede ulaşmak için ya bir yol bulacağız ya da bir yol açacağız.

Çok iyi biliyoruz ki hepimiz daha iyisini hak ediyoruz. Hiç şüphesiz bu yolu yalnız yürümeyeceğiz. Bu ülkenin her bir insanına, her bir gencine inancımız tam.

Yolumuz engebeli, yolumuz uzun ama hedefimiz güzel, o hedefe giden yolculuk güzel...

Hep birlikte ileriye, iyiye, doğruya, güzele yürümeye devam edeceğiz ve mutlaka başaracağız."

Muhabir: ORÇUN BULDAÇ