Yiğit SÜTCÜ- Bireylerin kişilik gelişimlerini, akademik başarılarını ve sosyal ilişkilerini önemli ölçüde etkileyen ‘akran zorbalığını’ Uzman Psikolog Hazal Sansür’e sorduk. Sansür, akran zorbalığının 3 ana başlıkta incelenmesi gerekliliğinin altını çizdi.
Fiziksel, sözel ve siber zorbalık
Akran zorbalığının 3 başlıkta toplanabileceğini belirten Hazal Sansür, “Fiziksel, sözel ve siber zorbalık. Fiziksel zorbalık, fiziksel olan güçlü olan kişinin karşısındakine vurması, itmesi, yumruk atması, tükürmesi, kişisel eşyalarını izinsiz kullanması gibi fiziksel davranışlarda bulunmasıdır. Sözel zorbalık ise, isim takma, dalga geçme, onurunu zedeleyecek sözler söyleme, küçük düşürücü sözler, hakaret etmek ve küfretmek gibi örnekler verilebilir. Son olarak siber zorbalık ise, sosyal medya uygulamalarından rahatsız edici ve hakaret içeren ifadeler bulunan yorumlar olarak örneklenebilir.” Şeklinde açıklıyor.
Farkındalık oluşturulmalı
Ergen ve çocuk gruplarında yaşanan durumu özetleyen Sansür, “Akran zorbalığı maalesef ki hem ergen hem de çocuk gruplarında en önemli sorunlarından biridir. Yapılması gereken en önemli şey, bireyde farkındalık yaratmaktır. Ergen gruplarına akran zorbalığının ne olduğu anlatılmalı; bu durumun kendi suçu olmadığı, ailesine ve öğretmenine güvenebileceği öğretilmelidir. Sadece okul ortamında değil; ev ortamında da çocuğumuzu gözlemlemek gerekir.” İfadelerini kullanıyor.
Doğru iletişim kurulmalı
Zorbalığa maruz kalan çocukların nasıl tespit edilebileceğini sorduğumuz Uzman Psikolog Hazal Sansür, durumu “Fiziksel zorbalık kolaylıkla anlaşılır. Ebeveynler, vücuttaki yaralardan bu durumu öğrenebilir. Diğer durumlarda ise doğal gözlem yani çocuğun davranışını gözlemlemek önemlidir. Genellikle zorbalığa maruz kalan bireyler okula gitmek istemezler. Okulla ilgili konular sorulduğunda öfke gösterebilir veya sessiz kalabilirler. Ders içi dikkatleri çabuk dağılması, ders başarısında düşme, sosyal ilişkilerde sorun gözlemlemekte zorbalığı işaret ediyor olabilir. Bu süreçte ebeveynlerin çocuklarıyla olan iletişimi çok önemlidir.” Şeklinde anlatıyor.
Kendilerine zarar verme noktasına gelebilirler
Akran zorbalığına sürekli maruz kalınması durumunda neler yaşanabileceğini sorduğumuz Sansür, yaşanabilecekleri “Destekleyici bir aile ilişkisi koruyucu bir faktördür, yani çocuğun psikolojik sağlamlığını arttıran ve kendine zarar verici davranışların azalmasında önemli bir etmendir. Çocuğun veya ergenin okuldaki ve evdeki davranışları/duyguları iyi gözlemlenmelidir. Gelişim çağında olmaları zorbalığı anlamlandırmalarında yeterli olmayabilir. Yapılan araştırmalarda, ilkokul döneminde zorbalığa maruz kalmış olan çocukların diğer çocuklara oranla daha çok duygusal ve davranışsal problemleri olduğu gözlemlenmiştir. Zorbalığın bir diğer önemli sonuçlarından biri de ergen gruplarının kendilerine zarar verme olasılığının artmasıdır. Bu nedenle ailenin çocuğuyla olan iletişimi ve sorun çözme becerisi önemli rol oynar. Eğer akran zorbalığından şüpheleniyorsak, durum hakkında öğretmenlerini bilgilendirilmeli ve zorbalık davranışı durdurulmalıdır.” Şeklinde özetliyor.
Temel sebep aile yaşantısıdır
Zorbalık yapan çocuğun motivasyonunu sorduğumuz Hazal Sansür, “Bir ergenin veya çocuğun zorbalık yapmasının en temel sebeplerden biri, aile yaşantısıdır. Her çocuk, ebeveynlerinin yansımasıdır. Aile içinde fiziksel veya sözlü şiddete uğrayan çocukların zorbalık yapma ihtimali ne yazık ki yüksektir. Aile içinde normalleştirdiği davranışı kendi sosyal çevresinde de uygular. Bir diğer temel neden ise, ihmalkarlıktır. Ailesi tarafından ihmal edilen çocuklar, ebeveynlerinin dikkatini çekebilmek için zorbalık yapmaya yönelebilirler. Eğer çocuğunuzda zorba davranışları mevcutsa, hem çocuğun süreciyle ilgili hem de aile dinamikleriyle ilgili yardım alınabilir.” İfadeleriyle yanıt veriyor.