Gizem TABAN/İZ GAZETE- Dünyada Kovid-19 pandemisiyle geçen iki yılın ardından yeni koronavirüs varyantlarıyla ilgili gelişmeler sürüyor. Son olarak, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından ‘izlenmesi gereken varyant’ olarak sınıflandırılan Eris Varyantı şu ana kadar 50’den fazla ülkede bildirildi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs varyantı olan Eris'in Türkiye'de 9 kişide görüldüğünü açıkladı. Yeni varyantın ortaya çıkması endişe yaratırken uzmanlar tedbirli olunması konusunda uyardı. İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Süleyman Kaynak ile İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı’nda görevli Prof. Dr. Alper Şener, konuya ilişkin İz Gazete’ye açıklamalarda bulundu.
Duyarlılık azaldı
Yeni varyantların ölümcül bir klinik tablo sergilemediği için toplum ve merkezi hükümetin yeterince duyarlı davranmadığını belirten İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Süleyman Kaynak, “İnsanlar bunu ayakta, herhangi bir soğuk algınlığı gibi geçiştirebiliyor. Çocuklar, yaşlılar, kronik rahatsızlığı olanlar gibi risk grubundaki insanlarda tabii ki daha ağır seyredebilir. Ama çoğunlukla insanlar; hafif seyredeceğini düşündüğü veya hafif seyrettiği için çok üstüne düşmüyorlar. Test yaptırmak, hastaneye gitmek gibi evvelki alışkanlıklarını terk ettiler. Kamu yönetimi de Kovid hastalığının bittiği yönünde bir düşünceye sahip... Bu nedenle de testlerin yapılması, tanı konulması, uygun tedavi planlamaları, aşı hazırlıkları gibi işlemlerin çok yapılmaması gibi bir durumla karşı karşıyayız. İnsanların duyarlılığını kaybetmesi ve kamu yönetiminin ‘Kovid bitti’ şeklindeki bir düşünceye sahip olması nedeniyle, toplumda virüsün ne kadar yaygın olduğuna dair bir fikre sahip değiliz” diye konuştu.
Bakanlık hazırlanmalı
Sağlık Bakanlığı’nın ve vatandaşların özellikle kış döneminde tedbirli olması gerektiğini belirten Dr. Kaynak, aşılı olan bireylerin rehavete kapılmaması için de uyarıda bulunarak, “Kış geliyor, kapalı alanda daha fazla zaman geçirilecek, okullar açıldı, hava soğuyacak. Yani; toplu ulaşım daha fazla kullanılacak, mesafenin korunamadığı, yakın temasta bulunan ortamlarda yoğunluk artacak. Bu sadece Kovid değil tüm üst solunum yolu enfeksiyonları açısından riskli bir dönem... Dolayısıyla kamu yönetiminin tedbir olarak kapalı alan ve mesafenin korunamayacağı alanlarda maske kullanımını teşvik etmesi, testlerin yapılabilir durumda olması lazım. Pandemi kısa zamanda yayılabiliyor, buna da hazırlıklı olmak lazım. Aşı stoklarının yeniden değerlendirilmesi ve Sağlık Bakanlığı’nın bir pandemi olasılığına karşı gerekli önlem ve hazırlıkları yapması gerekir. Geçmişteki aşılardan dolayı virüse karşı bir bağışıklığın ortaya çıktığını biliyoruz ancak buna güvenip çok rahat davranmamalıyız. Kamu yöneticilerinin bu konuda topluma gerekli uyarıları yapmaları gerekir” ifadelerini kullandı.
Hızlı antijen önerisi
Virüsle ilgili belirti yaşayan vatandaşların test yaptırması gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Alper Şener, hızlı antijen testlere dikkat çekti. Prof. Dr. Şener, şunları söyledi:
“Şikayetleri olanlar sağlık tesislerine gidip PCR testi vermeli ancak sağlık tesislerine gitmek istemiyorlarsa evde yapılan antijen testler de var. Çok pahalı değil ve güvenilir. Herkes kendisi yapabilir. Dünya genelinde hızlı antijen testlere dönüş var. Birleşik Devletler bu kış dönemi için 25 Eylül itibarıyla hane başına 4 adet olmak üzere dağıtıma başladı. Sağlık tesisine gidip PCR testi yaptırmak yerine evde antijen test yapabilir. Türkiye’de şu an hızlı antijen testle ilgili bir strateji yok ama yavaş yavaş buna dönebilir. Hastanelerde yoğunlaşmaya neden olmayacaksa, virüsün yayılmasının engellenmesine katkıda bulunacaksa ileri süreç için düşünülebilir.”
Çelik yelek benzetmesi
Prof. Dr. Şener, ‘Aşılı olan bireylerin yine de dikkatli olması gerekir mi?’ sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Çelik yelek giydiniz diye çatışmaya girer misiniz yoksa çelek yeleğiniz varsa dahi sipere yatar mısınız? Çelik yelek hayati organlardaki yaralanmayı engeller ama istisnai durumlardan sakınmak lazım. Aşı da aynı şekilde... Kanınızdaki antikor sabit bir virüsle mücadele edebilir ama yüksek miktarda ve varyant virüsle karşı karşıya kaldığında etkisini yitirebilir. Yani hastalanma ihtimaliniz var. Ama aşı olmamış bir bireye göre ölümcül seyretme ihtimali çok düşük.”
