İzmir’de düzenlenen Yerel Reform Buluşmaları kapsamında, “Merkezi İdare ve Yerel Yönetimler: Mali ve İdari Özerklik” temalı panelde konuşan Geçmiş Dönem Genel Başkanı ve Yerel Reform Girişimi Derneği Kurucu Başkanı Murat Karayalçın, yerel yönetimlerin mali ve idari özerklik sorunlarına dikkat çekti. Açılış konuşmasında yerel yönetimlerin merkezi idarenin bir şubesi olmaktan çıkarılması gerektiğini ifade eden Karayalçın, yetki devrinin önemini vurguladı.
Yerel yönetimlere verilen yetkilerin zamanla geri alınmasına değinen Karayalçın, bu durumun “yaşamın doğal akışına aykırı” olduğunu belirterek, “Genellikle yetkiler verildikten sonra geri alınamaz, aksine yenilerinin eklenmesi gerekir. Ancak Türkiye’de yerel yönetimlerin yetkileri zaman zaman geliştiriliyor, sonra tekrar geri alınıyor. Bu durum yapısal bir soruna işaret ediyor” dedi.
“Hemşehri oylarının değeri eşit olmalı”
Karayalçın, Türkiye’deki seçim sistemi üzerine yaptığı değerlendirmede, yurttaş ve hemşehri kimlikleri üzerinden kullanılan oyların aynı değerde olmadığını savundu. “Bir yurttaş olarak Cumhurbaşkanı ve milletvekilleri için kullandığım oy her zaman geçerli. Ancak bir hemşehri olarak belediye başkanı ya da belediye meclis üyeleri için kullandığım oy, partisine göre geçerli ya da geçersiz olabiliyor. Bu durum demokrasilerde kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Aziz Nesin’in “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” eserine atıfta bulunan Karayalçın, bu durumun Türkiye mizahında karşılığı olsa da, demokraside hiçbir karşılığı olmaması gerektiğini vurguladı. “Eğer bir hemşehrinin oyu duruma ve partiye göre geçerli ya da geçersiz sayılıyorsa, bu oy yok hükmünde olmalıdır. Demokrasi, yurttaş ve hemşehrinin oyları arasında bir eşitliği sağlamalıdır” diye konuştu.
Panel, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi adına çözüm önerilerinin ele alındığı oturumlarla devam etti.
Merkeziyetçilik ve tek adam rejimi
Panelin ardından Sosyal Demokrasi Derneği (SDD) İzmir Şube Başkanı Cengiz Onur, Murat Karayalçın’ın başlattığı “yurttaş oyu ve hemşeri oyu” tartışmasına dair İz Gazete’ye önemli açıklamalarda bulundu. Onur, Türkiye’de yıllardır süregelen aşırı merkeziyetçi yönetim anlayışının “tek adam iktidarını” yarattığını belirtti. “Tek adam iktidarlarında yerel yönetimlere idari ve mali özerklik verilmesi mümkün değildir” diyen Onur, iktidar değişene kadar muhalefetin bu duruma çözüm üretmesi gerektiğini vurguladı.
Yerel yönetimlerde sosyal yardım politikaları
Onur, mevcut iktidarın “Ak Belediyecilik” adı altında uyguladığı yerel yönetim anlayışını eleştirerek, bu modelin milyonlarca aileye erzak, kömür ve para gibi yardımlar dağıtarak bir “sadaka kültürü” yarattığını ifade etti. Bu kültürün insanları tembelleştirdiğini ve edilgen bireyler haline getirdiğini söyleyen Onur, bu anlayışın toplumsal kalkınmayı baltaladığını savundu.
Sosyal demokrat belediyecilikte üretim
Sosyal demokrat belediyelerin “Vermekten çok üretmeye yönelmesi” gerektiğini ifade eden Onur, kooperatifleşme yöntemiyle üretici ve tüketici market zincirlerinin kurulmasını önerdi. Bu şekilde, insanların üretime katılarak emek veren, üretken bireyler haline gelebileceğini belirtti.
Demokrasi ve yurttaşlık bilinci
Cengiz Onur, üretken bireylerin aynı zamanda sorgulayan bireyler olduğunu vurguladı. Sorgulayan insanların demokrasi kültürü ve yurttaşlık bilinci geliştiğini belirterek, bu bilincin bireylerin siyasi tercihlerini değiştirdiğini ifade etti. “Bu anlayış, yerelden genel iktidara geçişi sağlayacak en önemli adımdır” diyen Onur, sosyal demokrat belediyelerin bu sorumluluğu üstlenmesi gerektiğini dile getirdi.