Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, 21 Ocak’ta “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne sevk edilmişti. Özdağ’ın avukatları tarafından yapılan tutukluluğa itiraz başvurusu, üst mahkeme tarafından reddedildi. Bu karar, siyasiler ve hukukçular arasında geniş yankı uyandırırken, Özdağ’ın tutuklanması ve dava süreci tartışmalara yol açtı.
Tutukluluk kararına tepkiler
Özdağ’ın tutuklanmasının ardından, siyasiler ve hukukçular, tutuklama kararının hukuki temelleri ve siyasi boyutları hakkında çeşitli açıklamalar yaptı. Birçok kişi, Özdağ’ın tutuklanmasının siyasi bir amaç taşıdığı görüşünü dile getirdi ve kararın özgürlükler açısından tehlikeli bir örnek oluşturduğunu savundu.
Zafer Partisi, Özdağ’ın cezaevine sevk edilmesinin ardından yaptığı açıklamada, genel başkanlarının haksız yere tutuklandığını ve mücadelesinin devam edeceğini belirtti. Partinin açıklamasında, Özdağ’ın tutuklanmasının ardından parti teşkilatlarının ve destekçilerinin moral bulmaya devam ettiği vurgulandı.
Mücadeleye hapishanede de devam edeceğim
Ümit Özdağ, Silivri Cezaevi’ne sevk edilmesinin ardından cezaevinden bir mesaj gönderdi. Mesajında, Atatürk’ün askeriyim diyerek Cumhuriyet’in korunması için mücadeleye devam edeceğini ifade etti. Özdağ, "Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’i sonuna kadar koruyacağım. Mücadeleye hapishanede de devam edeceğim. Tek endişem Kaşif Kozinoğlu gibi bir suikaste uğramaktır. Türk milletinden ricam, Zafer Partisi’ne sahip çıkmasıdır" dedi.
Özdağ’ın mesajı, partisinin ve destekçilerinin moral bulmasına katkı sağlarken, tutukluluğun siyasi bir amaç taşıdığı iddialarını pekiştirdi. Özdağ, aynı zamanda, Cumhuriyet’i koruma amacının bir devlet politikasına dönüşmesi gerektiğini savunarak halkın desteğini talep etti.
