MİHRİCAN CANDEMİR/ İZ GAZETE- Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu, 17 Haziran 2021 tarihinde silahlı saldırı sonucu HDP İl Binası'nda katledilen Deniz Poyraz için İzmir Bayraklı Adliyesi önünde toplandı. Birçok farklı ilden gelen baro başkanları ve avukatlar da 27 Aralık 2022 tarihinde Deniz Poyraz için Aliağa Şakran Yerleşkesi’nde olacaklarını belirtti.
Adalet Nöbeti’nde konuşan İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz, “Yaklaşık 5,5 yıldır devam eden bir Adalet Nöbeti var. Keşke bu nöbeti tutmak zorunda kalmasaydık da hukukun üstünlüğüne, yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına şahit olabilseydik” dedi.
Deniz Poyraz davasına ilişkin açıklamada bulunan Yılmaz, davanın 14 Ekim 2022 tarihinde Şakran Yerleşkesi’ne taşındığını söyledi. Yılmaz, “Davamızı parmaklıklar ardında takip etmek zorunda kaldık. Biz adaletsizliği sonuna kadar yaşıyoruz. Hayatımızın her alanında, hukukun uzandığı her yerde bir adaletsizlik ve hak ihlalleri ile karşı karşıyayız. Deniz Poyraz davasında müdahil vekil olan arkadaşlarımız bu karanlık cinayetin aydınlatılması için birçok talepte bulundu. Ancak ne yazık ki ne soruşturma ne de kovuşturma aşamasında buna ilişkin bir adım atılmadı. Ayrıca başvurular reddedildi. Bütün meslektaşlarımıza, halkımıza, kimliği, kişiliği dini, dili, ırkı ne olursa olsun onlara adalet sağlamak asıl amacımızdır” ifadelerini kullandı.
‘KÖTÜLÜĞÜN PARÇASISINIZ’
27 Aralık 2022 tarihinde geçmiş davaların hesabını sormak için Şakran’da olacaklarını söyleyen eski İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, “Bu kötülüğün parçasısınız ve her kötülük cezasını bulacak demektir. Faillerinin dışındaki tüm sorumluları, yargılamaları yapanları, soruşturmaları sürdürenleri bir gün onlara da adaletin gerekeceğini unutmasınlar. Bırakın iktidar ne söylerse söylesin. Talimat verdiklerinin, hakimlerin yerlerini değiştirdiklerinin farkındayız. Kurgu mahkemeler oluşturduklarının da farkındayız. Sizden, yargı mensuplarından mesleğinize, adalete ve hakkaniyete uygun bir biçimde aidiyet bekliyoruz. Bir şeye ait hissetmek istiyorsanız lütfen o vicdanınız, hukuk, adalet ve eşitlik olsun. Ayrıca bizler, daima hukuku, adaleti aramak için o mahkemelerin kapısında hesap soruyor olacağız. Bizi yok sayanlara, görmeyenlere kendimizi hatırlatacağız ve hukuksuzluklar son bulana kadar biz buradayız” diye konuştu.
‘GERÇEK ADALET İSTİYORUZ’
Adalet Nöbeti’ne katılan tüm avukatlar adına konuşan ve gerçek adalet istediklerini söyleyen Av. Özcan Sarıoğlu, İzmir HDP İl Binası’na gerçekleştirilen saldırının kolluk güçleri tarafından önlenmediğini ve aynı zamanda da Deniz Poyraz’ın yaşam hakkının korunmadığını da dile getirdi. Sarıoğlu, “Saldırı gerçekleşmeden önce il binası önünde resmi ve sivil polis olmasına rağmen sanık elini kolunu sallayarak içeri girmiştir. Adeta kolluğun gözetim ve denetimi altında saldırı gerçekleştirmiştir. Sanık teslim oluncaya kadar geçen kırk dakika içinde kolluk kuvvetleri müdahale için hiçbir girişimde bulunmamıştır. Üstelik sanık teslim olduğunda da karşılayan kolluk kuvvetleri ‘ismin ne abiciğim’ diyecek kadar şefkatle karşılamış, koltuğunun altına alarak araca bindirmiş ve gözaltında sadece 18 saat tutulmuştur. Bu yaklaşım tarzı bütün soruşturma sürecine yansımıştır. Savcılık siyasi cinayetin azmettiricilerini, talimat verenleri, yardım edenleri ortaya çıkaracak hiçbir çalışma yürütmemiş, avukatların bu yönlü talepleri ise görmezden gelinmiştir. Soruşturma aşamasındaki bu yaklaşım tarzı İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yürütülen kovuşturma aşamasında da devam etmiştir. Mahkeme heyeti ilk günden itibaren bu sanıkla sınırlı bir yargılama yapmayacağını, saldırının arkasındaki büyük karanlığı aydınlatmak, hakikati bulmak için hiçbir işlem yapmayacağını aldığı kararlar ve tutumla ortaya koymuştur” şeklinde konuştu.
‘ADİL ve DEMOKRATİK YARGILAMA’
Yargının sadece görünür gerçeklikle sınırlı yargılama yaparak, cezasızlık politikasının sürdürülmesine neden olduğunu ifade eden Sarıoğlu, “Bu saldırı siyasi bir partiye yöneltilmiş ırkçı bir saldırı olup, hedeflenen toplumda büyük bir korku atmosferi yaratarak, toplumsal barış ortamını yok ederek ve aynı zamanda demokratik anayasal düzeni işleyemez hale getirmektir. Bu saldırının asıl hedefi demokrasi, demokratik işleyiş ve anayasal düzendir. Yargının demokratik ve hukuk hassasiyeti ile davaya yaklaşmasını beklerken üzülerek gördük ki mahkeme adalet değil hızlı bir şekilde hüküm dağıtmaktadır” dedi. İktidara çağrıda bulunan Sarıoğlu, yargıyı ve hâkimi iktidarlarının aracı olarak görmemesi gerektiğini de belirtti. Sarıoğlu, “Davaların avukatlardan ve kamuoyundan kaçırılmamasında, hukuka uygun adil ve demokratik yargılama yapılmasında ısrar ediyoruz” ifadelerini kullandı.