Buca Belediye Başkanı, tepkiler üzerine projenin yeniden revize edileceğini basın açıklamasıyla duyururken, Tarihime Dokunma Platformu’ndan bir açıklama daha geldi. Yaşanabilir Buca Derneği öncülüğünde kurulan Tarihime Dokunma Platformu adına Buca İstasyonu’nda biraraya gelen dernek üyeleri, yetkili kurumlara ’Ben yaptım oldu uygulamasına derhal son verin. Bu alan ile ilgili meslek odaları, STK’lar, üniversitelerin ve Buca halkının ortak iradesi ile planlanmak durumundadır. Bu hususta gereğini yapmak sizin görevinizdir” diye seslendi.
Konuşmasına Buca İstasyonu ve tren yolunun tarihi ile ilgili bilgi vererek başlayan Yaşanabilir Buca Derneği Başkanı avukat Mürüvet Suatoğlu Balcılar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“2024 Ocak ayı içerisinde Buca Belediye Başkanlığınca mülkiyeti TCDD olan bu istasyona ilişkin kiralama protokolünün imzalandığı ve “Buca İstasyonunun tarihi dokusu korunayarak, canlandırıyoruz. Nostaljik tren seferleriyle ,40 bin metre karelik yeşil alanda bisiklet, gezinti yollarıyla, çocuk oyun alanları” yapılacağı Buca’ya ve İzmir kamuoyuna duyurulmuştu.
Gelinen bu noktada tarihi istayon ve demiryolu hattı rekreasyon ve çevre düzenlemesi adı rayların büyük kısmı üzerine beton döktülerek kapatıldı. Buca’nın orta yerine minumum 30.000 metre kare beton dökümü için harekete geçildi.. Bu 30.000 metre karelik geçirimsiz bir zemin olup, toprağı da yok edeceğinden yaşanacak taşkını, yazları kavurucu sıcakların etkisi ile 30.000 metre kare betonun sıcaklığı iyice artıracağı, bu durumun çevre ve sürdürülebilirlik açısından mümkün olmadığı da apaçık ortadadır. Ayrıca ilgili kurumlar tüm yurttaşlara sökülen raylar varsa kimin tarafından sökülüp, nereye teslim edildiğini, demiryolunda kullanılan traverslerin nereye teslim edildiğini, belgeleriyle kamuoyuna tam bir şeffaflık içerisinde açıklamak durumundadır.”
Çevre Düzenlemesi ve Restorasyon adı altında tüm tarihi dokuyu yok etme çalışmalarının, Buca’yı betona boğmanın kültürel, tarihi, ekolojik varlıklara karşı bir kent suçu olduğunun altını çizen avukat Balcılar, “Bu suçu işleyen hem hukuki, hem tarihi olarak sorumludur. Bu konuda tüm yasal yollara başvurulacağı en önemlisi siyasi ve tarihi sonuçları olacağını, ön görmelidir” dedi. Balcılar, sözlerini şöyle tamamladı: “İlgili kurumlara sesleniyoruz: 140 yıllık tarihi Buca istasyonu ve tren hattının betonlaşmasını derhal durdurun. Buca İstasyonu ve Demiryolu buram buram tarih kokar, burası Buca’nın ve İzmir’in kent belleğini ve hafızasını oluşturan ana mekanlardandır, bu nedenle sadece bir “ulaşım alanı -aracı” değildir. Bu nedenle burayı yok edemezsiniz. Buca halkının tarihi doku korunarak, kamusal yeşil alan yaratılması iradesine rağmen " ben yaptım oldu" uygulamasına derhal son verin.”
Buca Belediyesi’nin istasyonun yerine nostaljik tren yapılacağını söylediğini anlatan Yaşanabilir Buca Derneği üyesi eczacı Özlem İnci Gücel de “Şirinyer Buca arasında bir nostaljik tren seferi yapılarak aktifleştirileceğini zannederek mutlu olduk. Biz bu şekilde kandırıldık. Trafik sorunları olan bir ilçede Buca’dan Şirinyer’e kadar giden aktif hattı değerlendirmek yerine betonla örterek Buca’ya ne katılmıştır ya da bundan kim ne kazanmıştır?” diye konuştu.
Açıklamaya katılan üyeler, gelecek kuşaklara aktarım borcu olarak düşünerek mücadeleye devam edeceklerini vurgulayarak dağıldılar…