CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi, toplantıda yaptığı konuşmada, ÇEDES’in laik ve bilimsel eğitim sistemine zarar verdiğini belirtti. Projenin dini referanslı bir eğitim anlayışını yaygınlaştırmayı amaçladığını ifade eden İlgazi, “Bu projeye karşı mücadelemiz sürecek. 19 Aralık’ta Bornova’da düzenlenecek nöbet eylemine tüm üyelerimizi davet ediyoruz” dedi.
Eğitim-İş Konak Şubesi Başkanı Recep Kılıç, ÇEDES’in anayasanın 42. ve 128. maddelerine aykırı olduğunu belirterek, hukuki süreç başlattıklarını duyurdu. Başkan Recep Kılıç, ÇEDES projesine yönelik değerlendirmelerde bulundu. Proje kapsamında, öğrencilere okul dışında cami, mezarlık gibi mekanlara yönelik ziyaretler düzenlenebildiğini belirten Kılıç, bunun velilerin iznine bağlı bir uygulama olduğunu ifade etti. Ancak velilerden izin alınmadan öğrencilerin bu tür etkinliklere dahil edilemeyeceğini ve hukuki olarak ders saatlerinden çıkarılamayacaklarını vurguladı.
"ÇEDES projesi Anayasa’ya aykırı"
Kılıç, “ÇEDES projesi, Anayasa’nın 42. ve 128. maddelerine açıkça aykırıdır. Anayasa’nın 42. maddesi, eğitim hakkını belirli bir kesimin ideolojisine göre sınırlandırmayı yasaklar. 128. madde ise kamu kurumlarında sadece alanında uzman kişiler tarafından eğitimin verilmesini öngörür. Bu bağlamda, sendika olarak projeye karşı dava açtık ve hukuki süreci başlattık” dedi. Ayrıca, velilere proje kapsamındaki etkinliklere izin vermemeleri konusunda çağrıda bulundu ve bu sürecin sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler tarafından takip edilmesi gerektiğini belirtti.
"Eğitimin bilimsel niteliği tehlikeye atılıyor"
ÇYDD Başkan Yardımcısı Aslı Tamtürk, projenin laik eğitimi tehdit ettiğini ve toplumun farklı kesimlerinde baskı yaratabileceğini söyledi. Aslı Tamtürk, ÇEDES projesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, iktidarın eğitim sistemini kendi neslini yetiştirmek için en güçlü araç olarak kullandığını belirtti. Eğitimin hem kültürel hem de siyasi bir işlevi olduğuna dikkat çeken Tantürk, “Eğitim sistemiyle aktardığınız değerlerle hem geleceğin seçmenlerini hem de liderlerini yetiştirirsiniz. Bu nedenle, iktidar kendi cephesinden en doğru yöntemle adım adım ilerliyor ve insanları ürkütmeyecek içerikler kullanıyor” dedi.
Projenin tanımında öğrencilerin ahlaki, insani ve kültürel değerleri benimseyen, bilime sevdalı ve duyarlı bireyler olarak yetiştirileceğinin ifade edildiğini belirten Tamtürk, bu ifadelerin yüzeyde itiraz edilecek bir yönü olmadığını ancak uygulamada ciddi sorunlar barındırdığını vurguladı. Son dönemde, Milli Eğitim Bakanlığı’nın tek başına hareket etmediğini, çeşitli bakanlıklar ve kurumlarla yapılan çoklu protokollerle laik ve bilimsel esaslara aykırı bir çerçevenin çizildiğini söyledi. Tamtürk, “Bu yöntemle yasal sınırlar aşılırken, eğitimin laik ve bilimsel niteliği tehlikeye atılıyor” dedi.
Çocuk Hakları Merkezi Temsilcisi Avukat Damla Arayıcı ise projede pedagojik eğitimi olmayan kişilerce düzenlenen etkinliklerin çocukların psikolojik travma yaşamasına yol açtığını vurguladı. Avukat Damla Arayıcı, ÇEDES projesinin çocuklar üzerindeki etkilerini değerlendirerek önemli açıklamalarda bulundu. Çocuğun üstün yararının bir anayasal ilke olduğunu vurgulayan Arayıcı, bu kavramın çocuğun fiziksel, psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan sağlıklı bir şekilde yetiştirilmesini içerdiğini belirtti. Ancak ÇEDES kapsamında yapılan etkinliklerin, pedagojik eğitim almamış ve alanda uzmanlaşmamış kişiler tarafından gerçekleştirildiğine dikkat çekti. “Fiziksel zorbalık olmasa da, çocuklar bu etkinliklerde psikolojik travmalar yaşayabiliyor” diyen Arayıcı, bu durumun çocuğun üstün yararına aykırı olduğunu ifade etti.
Çocuk Hakları Merkezi’ne, velilerden ve öğretmenlerden bu yönde pek çok başvuru aldıklarını belirten Arayıcı, özellikle çocukların pedagojik olmayan uygulamalarla karşı karşıya kaldığını söyledi. Örnek olarak, bir okulda Kâbe maketi inşa edilip şeytan taşlama etkinliği düzenlenmesini ve bunun sonucunda velilerden gelen şikayetler sayesinde durumun ortaya çıkmasını aktardı. Ayrıca, bazı okullarda protokoller aracılığıyla dernek temsilciliklerinin açıldığını tespit ettiklerini ve bu durumun anayasa ve hukuka aykırı olduğunu belirtti.
Arayıcı, çocukların din, dil, ırk ayrımı gözetilmeksizin eğitim hakkına sahip olması gerektiğini vurgulayarak, ÇEDES projesiyle bu hakkın ihlal edildiği yönünde davalar açıldığını ve sürecin takip edildiğini söyledi. Çocuklarla ilgili herhangi bir hak ihlali durumunda başvuru yapılması için, “0232 400 00 04” numaralı iletişim hattından Çocuk Hakları Merkezi’ne ulaşılabileceğini de ekledi. Toplantıda, projenin pilot bölgelerden biri olan İzmir’de halkın tepkisinin ölçülmek istendiği ve bu tarz uygulamaların hukuka aykırı olduğu dile getirildi. ÇEDES’e karşı kamuoyunun bilinçlendirilmesi ve dayanışmanın artırılması için çağrı yapıldı.