Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın gözaltına alınmasına tepki gösteren yurttaşlar Beşiktaş Belediyesi önünde toplandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel mitingde konuşuyor.
Özel konuşmasından satırbaşları şu şekilde:
''Beşiktaş'ta adım atacak yer yok çünkü bugün buraya milletin iradesine sahip çıkmaya geldik. 22 yıldır 'yenilmeyeceğim' diyen kişi kibrin esiri olmuş. Demokrasilerde bir tane egemen vardır, o da milletin kendisidir. Egemenlik milletindir. Ondan aldığı gücü kendi gücü sananlar yanlış yaparlar, yanlış yaptırırlar.
Bu kapıdan içeriye milletin oylarıyla giremeyenler yargı yoluyla girmeye çalışıyor. Herkesin şunu görmesi lazım; Hal böyleyken yargı oyunlarıyla CHP'li belediyelere itibar suikastı yapmak demokrasinin işi değildir. Bu, bir tükenmişliğin göstergesidir. Bunu gören AKP'li, MHP'li seçmenlerin olduğuna inanıyorum.
Siyasetle yarışıp da yenemediklerini yargıyla sindirmeye başladı. İşte bizi buraya toplayan zihniyet acziyetin milleti tanımamanın yeri gelince millete sırtını dönenlerin zihniyetidir.
Demokrasilerde bir tane egemen vardır, o da milletin kendisidir. Egemenlik milletindir. Ondan aldığı gücü kendi gücü sananlar yanlış yaparlar, yanlış yaptırırlar.''
Özel'den sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konuştu. İmamoğlu'nun konuşmasından bazı kısımlar ise şöyle:
''Kızgın olmak, üzgün olmak, utanıyorum... Neden? Onlar utanmaz çünkü. Biz utanıyoruz, bu millete bu yakışmaz. Bu cennet vatanın insanları bu memleketin tadını çıkarmak istiyor. Nelerle uğraşıyoruz? Kafasına göre hareket eden yargı mensubu, tabiri caizse otoriter aklın maşası gibi siyasi müsteşarlık yaparak milletin iradesini garp etmeye çalışıyor. Bu operasyonlar, hukuk ve demokrasiyi kabul etmeyen iktidarın bu ülkeyi muhalefetsiz bir hale getirme çabasıdır. 2019'da kazandığımız seçimi dün gibi hatırlıyoruz değil mi?13.600 oyla kazandığımız seçimi "Sen 13 bin oyla kazanacağını mı sanıyorsun?" sözleriyle kabul etmemişti Cumhurbaşkanı. İstanbul'a bir düşkünler. Sevgi aşk falan hikaye. Tek dertleri var. Kanal adını ağızlarına bile alamadılar seçim zamanında. Sevgili dostlar, CHP birinci partidir. Dolayısıyla bu akla sesleniyorum; bu milletin birinci parti olmasıdır.
Bizler kamu görevi yapıyoruz. Hesap vermek zorundayız ama hukukun bir anlayış biçimi vardır. Bu anlayışı çiğneyen işte bugün tam burada yaşanan hukuksuzluk gözler önüne seriyor..
Hadi gelin yarışalım!
Söyleyeyim; tuz koktu. Ben adalet istiyorum diyorsanız hepimiz için bir dönüm noktasındayız. Zaman millet iradesini baskılamaya çalışanlara karşı hep birlikte sesimizi yükseltme vaktidir. Siyaset mertçe rekabet işidir. Yasak getirerek yetkileri elinden alarak değil. Meydan burası hadi gelin yarışalım. Bu kadar net. Hakem de millettir. Sandığı dizayn etmelerine izin vermeyeceğiz. Sanmasınlar ki seçime böyle girecekler. Sanmasınlar ki rakiplerini kendileri belirleyecek.
Başsavcı siyasi bir kişiliktir
Anayasayı nasıl dinlemediklerini de biliyoruz. Kancayı CHP'nin insanlarına atıyorlar. Belediye başkanlarını görevden alarak, siyasi yasak getirmeye çalışmaları bu millete boyun eğdirme çabalarıdır. Hep birlikte direneceğiz. Bu işin sonu yok. Bakın, İstanbul'da bu operasyonları yürüten aklı tek tek anlattım. Biz kamu görevi yapıyoruz. Elbette, yasa çerçevelerinde hesap vermek zorundayız. Hukukun uygulanma biçimi vardır. Bu anlayış nasıl bir anlayış biliyor musunuz? Bu yargı sisteminde bu hukukun görünüşte hukuk olduğunu bize yansıtıyorlar. Başsavcının 'siyasi' kariyerine bakan herkes iç yüzünü görecek. Siyasi bir kişiliktir, talimatları yerine getirir. Siyasi bir kişiliktir. Bakan Yardımcısı olan bir kişi Sayın Cumhurbaşkanı ifadesiyle siyasi müsteşar olmuştur. Taraf olmuştur.''