Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli eğitim projelerinden biri olarak kabul edilen Köy Enstitüleri, 17 Nisan’da 85. yaşını kutladı. Bu eğitim yapısı, özellikle Anadolu’nun kırsal köylerinde eğitim, eşitlik ve halk kültürünün geliştirilmesi noktasında önemli bir yer tutmuştu. CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, Köy Enstitüleri’nin Cumhuriyet’in bir hayali olduğunu belirterek bu eğitim modelinin, Cumhuriyet'in temel ilkelerini simgelediğini vurguladı.
CHP’li Aslanoğlu’ndan Köy Enstitüleri mesajı: Bu ülkenin en güzel hayallerinden biriydi
Köy Enstitüleri, 17 Nisan 1935 tarihinde, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve eğitimci İsmail Hakkı Tonguç’un öncülüğünde kuruldu. Bu eğitim kurumları, Cumhuriyet'in köylere ulaşan en büyük eğitim devrimiydi. Enstitüler, köy çocuklarına sadece temel eğitim değil, aynı zamanda üretkenlik, düşünsel gelişim ve toplum için faydalı olma bilinci de kazandırmayı amaçlıyordu. Bu enstitüler, halkı eğitmekle kalmayıp, aynı zamanda köylerde yaşayan bireylerin sosyal ve ekonomik kalkınmalarına da büyük katkı sağladı.
"Köy Enstitüleri memlekete düşünmeyi öğretti"
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda bu eğitim projelerinin sadece köylerdeki okur yazarlığı artırmadığını aynı zamanda eşitlikçi bir toplumun temellerini attığını belirtti.
Aslanoğlu, paylaşımında, " 85 yıl önceydi… Cumhuriyet daha gençti, köylerde okul yoktu, öğretmen yoktu, umut yoktu. Ama bir ışık yandı. O ışık, köy çocuklarına sadece harfleri değil; düşünmeyi, üretmeyi, birlikte yaşamayı, memlekete faydalı olmayı öğreten Köy Enstitüleriydi. Toprağı da kitap gibi bilen, ekmeği de şiiri de bilen insanlar yetişti o okullardan. Köy Enstitüleri bu ülkenin en güzel hayallerinden biriydi. Hasan Âli Yücel’le, İsmail Hakkı Tonguç’la, halkın alın teriyle kuruldu. Anadolu’nun yoksul köylerinde yanan o mum, aslında memleketin geleceğine tutulan kocaman bir meşaleydi. Bugün hâlâ o ışığı arıyoruz. Çünkü o ışık, sadece eğitim değildi; eşitlikti, umuttu, Cumhuriyet’in ta kendisiydi. O yüzden bu ışığı yeniden yakacağız. Çünkü biz biliyoruz: Halkın yaktığı hiçbir meşaleyi hiçbir rüzgâr söndüremez!” ifadelerini aktardı.