İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in hükümete yakın markaları boykot çağrısı yurttaşta karşılık bularak genişlemiş, 2 Nisan Çarşamba günü ülke genelinde genel tüketim boykotuna dönüşmüştü. Ekonomist Erdal Özel ve Sabancı Üniversitesi’nden Siyaset Bilimci Prof. Berk Enes de bu ‘boykot’ çağrısını ve olası etkilerini İz Gazete’ye değerlendirdi.
Boykotun enflasyona olumlu etkisi olabileceğine değinen Özel, “Tüketimin azalması demek, fiyatların aşağı çekilmesi anlamı taşır. Özellikle ben siyasi taraftan öte ekonomik taraftan baksam da AKP hükümetini de etkileyecek bir durum söz konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2008 yılında astronomik zamlar yapan ve fiyatları yüksek tutan kuruluşlara karşı bir boykot çağrısı yapmıştı. Bunu da yakından gördük. Boykot başarılı olursa, burada tüketim ve talep azalır, fiyatlar da aşağı doğru çekilir. Maliyetler dışında da astronomik fiyatlarla yurttaşın karşısına çıkan şirketler, tüketime teşvik etmek için fiyatları aşağı çekmek zorunda kalacaktır. Bu ise enflasyon açısından olumlu sonuç doğurur” dedi.
‘Küçülme doğabilir’
Boykotun ekonomiye olan etkisini değerlendirmek için en az iki aylık süreye ihtiyaç duyulduğuna dikkat çeken Özel, “Ekonomik boyutlarının verdiği sonuçları görmek için henüz erken. Lâkin ben ihtimaller üzerine konuşmak isterim. Türkiye’nin uzun yıllardan beri büyüme verileri olan Gayri Safi Milli Hasıla’ya (GSMH) baktığımızda yüzde 60-65 civarında hane halkı harcamalarının payını görüyoruz. Tüketimde bir azalma olması, Türkiye’nin içinde bulunduğumuz çeyrek için gelecek verilerinde küçülme ihtimallerini ortaya çıkarıyor. Ülke ekonomisinde bir küçülme doğabilir” diye konuştu.
‘Anayasal bir hak’
Boykotun siyasi bir çatışmanın argümanı olduğunu kaydeden Özel, “Siyasi bir çatışma olduğu için, muhalefet boykot çağrısı yaparken AKP-MHP koalisyonunu destekleyen kesim ise tüketime çağrı yapıyor. Matematik yalan söylemez. Ülkemizde yapılan harcamaların yaklaşık yüzde 65 civarı, kredi kartları ve banka kartlarıyla yapılıyor. Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) ile tüketim azalırsa küçülmeyle karşılaşacağız” dedi. Boykotun Anayasal bir hak olduğunu söyleyen Özel, “Bu olay maalesef siyasetin ne kadar çirkinleştiğini gösteriyor. Bir an önce orta yolun bulunması ve adaletin sağlanmasından yanayım” ifadelerine yer verdi.
‘Beklenenden çok yayıldı’
Sabancı Üniversitesi’nden siyaset bilimci Doç. Dr. Berk Esen ise boykot yapan insanların demokratik haklarını kullandığını söyledi. Doç. Dr. Esen, “Kimse herhangi bir günde tüketim yapmaya da zorlanamaz. Bu eylemlerin de devam edebileceğini düşünüyorum. Protestolara oranla daha az risk içeren bir protesto yöntemidir. Ayrıca uzun vadede devam ederse tabii ki bir siyasi etkisi de cereyan edebilir. Özellikle iktidardan bakanların ne kadar paniklediği ve bu yönde bir açıklama yapmalarını da gördüğümüzde bu boykot beklenenden daha çok yayıldı. Tahminen de bir süre daha devam edecektir” dedi.