Yeni yıl yaklaşırken gözler emeklilerin, asgari ücretlilerin alacağı ücrete çevrildi. İktidar sözcüleri konu gündeme geldikçe "Bu zamana kadar emekliyi, çalışanları enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz" diyor. Son olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Meclis'te bütçe görüşmeleri sırasında "Emeklileri enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da önceki gün Türkiye Yüzyılı’nın Emektarları Programı’nda yaptığı konuşmada, "22 yıllık iktidarımızda attığımız adımlarla, emekli vatandaşlarımızın daha iyi şartlarda yaşamalarını ve geleceğe güvenle bakmalarını temin ettik. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da emeklilerimizi desteklemeyi, onlarla birlikte yol yürümeyi, güçlü bir şekilde sürdüreceğiz” dedi.
İnsanların aklıyla alay etmesinler
Yılbaşı, bayram gibi özel günlerde alışveriş denince ilk akla gelen adreslerden biri olan Eminönü'nde vatandaşlara görüşlerini sorduk. ANKA Haber Ajansı'na konuşan çoğu emekli vatandaşlar alışveriş yapamamaktan yakınırken, iktidar sözcülerinin "Emeklileri enflasyona ezdirmedik, ezdiremeyeceğiz" söylemi ile "2024 Emekliler Yılı" ilanını değerlendirdi.
"Emekliler Yılı"nın kendisi için nasıl geçtiğini sorduğumuz Hayati Taşkın, "Emekli ölmüş. Emekli yılı falanmış, insanların aklıyla alay etmesinler" derken; 2024 yılı için "Emeklinin sürünme yılı" ifadelerini kullanan Ahmet Günday isimli vatandaş Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emeklilerle bir araya geldiği "Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları" programına ilişkin "Orada bir gariban var mıydı? Bir tanesi çıkıp da niye konuşmuyor? Gerçeği görsünler, emekli bedava tuvalet arıyor" dedi.
85 yaşındaki Zeki Tan, "40 sene çalıştım, vergi ödedim devlete; kendi kendimi emekli ettim. Aldığım 12 bin 500 lira para, bir şeye yetmiyor. Ayıptır" şeklinde konuşurken, bir diğer emekli vatandaş ise "Gönlümüzce alışveriş yapamadık, çünkü emekliyiz" dedi.
Emekliye gelince para yok
2004 senesi için "ölüm yılı" ifadelerini kullanan bir emekli, "Reis uzaktan bakıyor, 'bu sene çok iyi'. Bak yetmiyor diyorlar. Koskoca onun atadığı Diyanet, 'yetmiyor' diyor. 18 milyona araba almış, diyor ki 'çok mu görüyorsun?'. E sen emekliye çok mu görüyorsun ya" şeklinde konuştu. Bir diğer emekli vatandaş ise "12 bin 500 lirayla nasıl geçinilir soruyorum. Milletvekilleri, ekmek elden su gölden, ye babam ye. Emekliye gelince para yok" dedi.
Emeklinin tabut günü dese daha iyi olur
Emeklilerin ANKA Haber Ajansı'na yaptığı değerlendirmeler şöyle:
Eşinin ev hanımı olduğunu, tek emekli maaşıyla geçinemedikleri için iş aradığını söyleyen 69 yaşındaki Ahmet Günday: "Emeklinin sürünme yılı. Şimdi postahaneden geliyorum bana kredi verdi 3 bin lira. Ne yapacağım ben şimdi bununla. Allah sizi inandırsın bana para vermese şimdi postahane eve ekmek almaya param yoktu. 12 bin 500 lira maaş alıyorum, 15 bin lira kira veriyorum, bir formül varsa söylesin. 12 bin 500 lira sen al ver babana, öğret o formülü göreyim. Emeklinin tabut günü dese daha iyi olur. (Türkiye Yüzyılı’nın Emektarları programı) Orada bir gariban var mıydı? Bir tanesi çıkıp da niye konuşmuyor? Bu gerçeği görsünler, emekli bedava tuvalet arıyor. Bir yere gireceğinde çaya bakıyor kaç para. Lokantalar açıldı, millet sırada. 40 lira iki tabak yemek için sırada. İnsanın zaruri ihtiyacı var. Sabah kalkarsın, peyniri meyniri bırak, iki bardak çay, bir zeytin, iki üç dilim ekmek. Sen bunu ver de, gerisini bırak. Hadi bakalım bunu hesapla içinden çıkabilecek misin?"
40 sene çalıştım, vergi ödedim devlete
85 yaşındaki Zeki Tan: "40 sene çalıştım, vergi ödedim devlete. Bak ucuz peynir almak için buraya geldim Kartal'dan. Aldığım 12 bin 500 lira para, bir şeye yetmiyor. 40 sene vergi ödedim, kendi kendimi emekli ettim. Adam hiç bahsetmiyor bile, bunlar ne yer ne içer. Dilenelim mi bu yaştan sonra? Ayıptır. Kendileri yiyor, uçaklar bedava, yemekler Meclis'te gırla gidiyor. Yiyin babam yiyin. Muhtaç olduk kuru soğana."
Bunlar bu ülkenin gerçekleri
12 bin 500 lira emekli maaşıyla geçinemediği için iş aradığını, ancak gençlerin tercih edilmesi nedeniyle iş bulamadığını belirten 63 yaşındaki Hayati Taşkın: "Kesinlikle emekli yılı olarak kabul etmiyorum. Emekli ölmüş. Kahveye gidip bir çay içecek parası bile çok zor. Eskiden benim babam emekli olduğunda biz ticari taksi aldık. Bunlar bu ülkenin gerçekleri. Emekliler caminin köşelerinde banklarda oturuyorlar. Eskiden en azından birbirlerine çay söylerlerdi, şimdi çay bile söyleyemiyorlar. Emekli yılı falanmış, insanların aklıyla alay etmesinler. Emekli enflasyon karşısında çok eziliyor gerçekten. Bu ülkede insanların rahat yaşayabilmesi için asgari ücretin 50 emekli maaşının da en az bir o kadar olması lazım"
