İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Dilek Gappi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde, Halk TV’de yayınlanan İsmail Küçükkaya ile Yeni Bir Sabah Programı’nın konuğu oldu. Gappi, kadına şiddet ve kadın cinayetlerinin oldukça arttığı ülkemizde, İGC’nin “Şiddete Karşı İletişim” şiarıyla başlattığı Nar Projesi’ni anlattı.

Gappi, Nar Projesi kapsamında gazetecilere “şiddete karşı kullanılacak iletişim dilini” öğrettiklerini aktararak, “2019 yılında bir haber, 12 yaşında bir kızımız tecavüze uğruyor ve mahkemede tacizcisiyle karşılaşıyor. Kız ağlamaya başlıyor, mahkemede tecavüzcüsü onu suçluyor ve kızımız 3 gün sonra intihar ediyor. Haber şuydu, ‘Utancından intihar etti’. O neden utansın, onun utancı böyle bir memlekette yaşıyor olmasıydı. Dedik ki mağdurlar çok yalnız kalıyor ve nefret diline ve özellikle de kadına şiddete karşı eşitlikçi dil konusunda eksiklerimiz var. Bir proje oluşturduk, adı da ‘Nar olsun’ dedik. İlk etapta 200’ün üstünde meslektaşımıza şiddete karşı kullanacaklarımız karşısında eğitim verdik” dedi.

“Farkındalıkları artırmak için çabaladık”

Mahalle mahalle farkındalık artırmak ve kanaat önderlerine mağdura karşı nasıl davranacaklarının eğitimini verdiklerini söyleyen Gappi, “Bir gün valiyi ziyarete gittim, sırada beklerken bir kadın geldi. Şiddet gördüğünü anlattı, diğer problemlerini anlattı. O kadın bin lira aldı ve tekrar şiddet gördüğü eve döndü. Dedik ki bu konularda bir şeyler eksik çünkü biz halkla birleşemiyoruz. ‘Kanaat önderleriyle sokağa çıkmamız gerekiyor’ kanısına vardık ve muhtar, terzi, imam, taksi şoförü herkesi topladık. Onlara, mağdurlara karşı nasıl davranacaklarının eğitimini verdik. Ardından mahalledeki farkındalığı artırmak için çabaladık” diye konuştu.

“Şiddete karşı herkes sorumludur”

Şiddete karşı yasalar karşısında herkesin sorumlu olduğunu belirten Gappi, “Türkiye’de 50 bin civarı muhtar var. Bu muhtar arkadaşlarımız ‘Nar Elçisi’ olabilir mi? diye düşündük. Yasalara karşı şiddeti gören, bilen, duyan herkes sorumluluk almak zorundadır. Muhtar’dan başlar Belediye Başkanları’na kadar herkes sorumludur. Belediye Başkanlarını da bu işin içine çekmeyi denedik” dedi.

“Çözüm sokakta”

Gappi, kadına şiddete karşı çözümün sokağa inmek, meydanlarda olmak olduğunu aktararak şöyle konuştu:
“Çözüm aslında biziz. Zaten Nar aslında çözüm için var. 20 yıldır her gün daha kötüye gidiyoruz. Hatırlarsınız geçenlerde bir meslektaşımızın yüzüne yüzüne vuruluyor ve yan masadaki kimse kalkıp da ona yardım etmiyor. Peki biz ne yapacağız? İstanbul Sözleşmesi’nden çıktık, 6284 kadükleşiyor. Biz ne yapacağız? Biz sokaklara çıkacağız. Mahalle mahalle gezeceğiz. Bir kadın öldürülüyor, sokağa çıkıyoruz ondan sonra şikayet ettiğimiz iktidardan çözüm bekliyoruz. Çözüm aslında halkın kendisidir. Başka çözümler de var. Muhtar, şiddet gören kadını alacak ve belediyeye götürecek o kadın hakkında rapor çıkacak. -Artık yerel yönetimler de sorumluluk alacak.”

Muhabir: EYLÜL SANSÜR