İzTV’de Nil Kahramanoğlu’nun sunduğu Gündem Özel’in konuğu DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın oldu. Akın, geçtiğimiz günlerde tepkiler sonucu TBMM’de geri çekilen İklim Kanunu teklifine dair değerlendirmelerde bulundu.
Bilimsel değil
Kanunun iklim krizini önlemeye yönelik olmadığının altını çizen Akın, “Türkiye’nin zengin, fakir, inancı, kimliği ne olursa olsun 85 milyonunu ilgilendiren bir iklim kriziyle karşı karşıyayız. Bu kriz kendiliğinden, doğanın bir sonuncu değil. Kapitalizmin sanayileşmesiyle ortaya çıkan, doğamızın, havamızın, suyumuzun bozulduğu bir süreç yaşıyoruz. Bunlar iklim problemine bağlı olarak yaşanan sorunlar. Bunları görmezden gelip normal bir hayatı devam ettirmek mümkün değil. O yüzden bir iklim kanununa ihtiyaç var. Bunun arkasındayız. Herkesin içinde olduğu, yaşadığımız dünyayı etkileyen tüm olumsuzlukların giderildiği bir çalışma içerisinde olmalıyız” dedi.
İktidarın savunmakta zorlandığı bu kanun teklifinin iklim değil, karbon emisyon sistemini ayarlamak için uygulanmak istendiğini söyleyen Akın, “AB’nin karbon nedeniyle uygulayacağı yaptırımlar karşısında çözüm üretmeye çalışıyorlar. Ancak gördüğümüz tedbir alınmıyor, teşvik gibi komik cezaları veriliyor. Kömür üretme konusunda teşvik ediyorlar. En son Ankara Çayırhan Kömür İşletmesi’nin ihalesi bu şekilde gerçekleşti. Birçok ülke bundan vazgeçiyor, kanun çıkarıyor. Bizde bununla ilgili hiçbir önlem yok. Özellikle Kazdağları’nda ciddi bir ağaç katliamı yapılıyor ancak sermayeye satın alması için de teşvik veriyorlar, ağaçlandırın diyorlar. Bu sahtekârca bir iş. Yasa bilimsel falan değil” ifadelerini kullandı.
Kolektif çalışma şart
Avrupa’nın yasakladığı birçok sistemin Türkiye’de uygulandığını ifade eden Akın, “Avrupa’nın çöplüğü müyüz diye soruyoruz. Özellikle karbon salınımıyla ilgili tedbir alınması gerekiyor. Sağlık açısından Sağlık Bakanlığı, sağlıklı gıdaya ulaşmayla ilgili Tarım Bakanlığı, Enerji Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı birlikte, kolektif bir çalışma yapalım, sağlıklı bir İklim Kanunu çıkaralım dedik. Fransa bununla ilgili uzun uğraşlar sonrası 305 maddelik bir kanun çıkardı. Ama Türkiye öyle değil. Bırakın Meclis’in değersizleştirilmesini, bilim insanları bile dinlenmiyor. O yüzden bu yasanın geri çekilmesini değerli buluyoruz. Bundan sonrası için de sağlıklı bir tartışmadan geçirerek bu kanunu hayata geçirmeliyiz. Bu sene bu yasanın Meclis’te görüşülüp geçmesi gerekiyor. İklim Kanunu’nu Meclis’e getiren yurttaşlara da teşekkür ediyoruz. Halkın İklim Kanunu olması için de hep birlikte konuşup tartışılması gerekiyor” açıklamasında bulundu.