Semra İğtaç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in çağrısıyla dün düzenlenen "Geçinemiyoruz" mitingine ilişkin izlenimlerini yazdı: Hak ve emek mücadelesi için bir demokrasi şöleni yaşandı. Özlenen dostlarla karşılaşıldı, kucaklaşıldı. Caddeler tam da böyleydi.
Erkenden yola düştüm sabah. İnsan, mitinge giderken tüm şehrin onunla birlikte geldiğini sanıyor. Basmane Konak Belediyesi’nin önünde ise üç otobüs var. Buralarda konvoylar olmalıydı diyordum kendime, otobüsler olmalıydı art arda.
CHP Konak ilçe örgütü, emek mücadelesinde öncü rolünü bir kez daha gösteriyor! Her ilçenin önünden kalkacak otobüslerle, bu sefer İzmir-Gebze yolunda konvoy olarak bir araya geliyoruz. Molalarda karşılaşıyor, dayanışmamızı pekiştiriyoruz. İzmir örgütünün vefalı ve emekçi dostları, büyük bir kararlılıkla emekçilerin mitingine doğru yola çıkıyor.
Bu coşkulu yolculuk, İzmir'in direngen ruhunu ve CHP Konak'ın örgütlü gücünü bir kez daha ortaya koyuyor.
Saat 17.00 civarı Gebze’de “Cumhuriyet Meydanı”ndayız.
Yurttaşların asgari ücrete ve emekli maaşlarına zam beklentisini siyasetteki normalleşme süreci kapsamında AKP' li Erdoğan ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile yapılan birebir görüşmelerde gündeme getiren ancak iktidardan olumlu bir karşılık alamayan CHP, geçim sıkıntısını meydanlara taşıyor, her yerde “”Geçinemiyoruz” pankartları.
Kadınlar var yanımda yöremde, öyle kendisine uzatılan eli havada bırakan kadınlar değil, yoldaşlarıyla kucaklaşan emekçi kadınlar, her yaştan. Tüyleri diken diken ediyor onca yumruğu birlikte havada kararlı ve dimdik görmek.
Genel Başkan Özgür Özel’den önce CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer çıktı kürsüye.
"Mücadelenizle, haklılığımızla, kararlılığınızla, coşkunuzla ülkemizin dört bir yanından geldiniz. Diliyoruz ki bu meydan kendini çaresiz, umutsuz, güçsüz hisseden herkes için gelecek güzel günlere umut olsun, insanca yaşamdan yana yeni bir başlangıç olsun" dedi.
Alan “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganı ile yıkıldı.
Saat 17.30'da Özgür Özel çıktı kürsüye. CHP lideri, yurttaşlara şöyle seslendi: “Ey Erdoğan, ey Bahçeli, ey Cumhur İttifakı, Gebze’yi duy: Ya geçim, seçim. Eğer hakkınızı vermezlerse, asgari ücrete zam vermezlerse, emekli maaşını artırmazsa, sesinizi duymazlarsa, mücadeleye var mıyız? Hakkınızı söke söke almaya var mıyız? O zaman şunu söylüyoruz: Geçim yoksa, seçim var.
Burada kim varsa tek bir dertleri var: Geçinememek. Hakkımızı almadan durmayacağız. Enflasyon eziyor, zam gelmiyor. Yazıklar olsun böyle düzene.
Çiftçilerin de yanındayız. Doyurmak için önce doymak gerek. Adaletli bir vergi sistemi istiyoruz. Maaşlar hesaplama yüzünden ay ortasında erimeye başlıyor.
Bizler enflasyon karşısında ezilmeye alışmayacağız. İşçinin emekçinin hakkını söke söke alacağız. Zam ve refah payı verilmedi. Emekli maaşı bir asgari ücret olana kadar durmayacağız.”
Alkışlar durmuyor. Alandakiler: “Emeğimize sahip çıkacağız, geleceğimize sahip çıkacağız, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkacağız.” Diye gür sesleriyle haykırıyor.
Emekçiler “ Yaz gazeteci yaz” uyarısıyla sorunlarını dile getiriyor.
Ali Çetin, 50 yaşında, işçi: “270 Euro'luk sefalet maaşına isyan ediyoruz. Emekli maaşı, en az asgari ücret kadar olmalı. Böyle bir ülke, böyle bir ortam olamaz. Eskiden bir işçi emekli olduğunda ya araba alabiliyordu ya da ev alabiliyordu. Ama şu an, 150 bin dolara sadece bir çatı alabiliriz. Şu anki emekliliğe hiç güvenmiyorum."
Necla Çakır, 60 yaşında, ev hanımı: "Ankara'dan geliyorum. Evim kira ve en son peyniri 180 TL'ye aldım. Soframıza peynir almak için bile düşünmek zorundayız. Genel Başkanımızı desteklemeye geldik. Hükümet sesimizi duysun; artık hiçbir şey alamıyoruz."
Musa Çam CHP İzmir eski milletvekili: "Cumhuriyet Halk Partisi ve Genel Başkanımız Özgür Özel seçildiğinden bu yana Türkiye’nin farklı bölgelerinde, sosyal kesimleri temsil eden mitingler düzenliyor. Bugün de Kocaeli bölgesindeyiz. Burası Türkiye sanayisinin kalbi ve milyonlarca insan bu bölgede çalışıyor. İşçiler ve emekçiler çok zor ve sıkıntılı koşullarda yaşıyorlar. Onların sorunlarını burada dile getiriyoruz. Bu nedenle İzmir'den, Ege’den birçok arkadaşımız, Genel Başkanımıza ve partimize destek vermek için bugün Gebze’deyiz."
Hatice Demiralp, 66 yaşında, emekli:“Geçinemiyoruz. Erken seçim istiyoruz, bu haramilerden kurtulmak istiyoruz.”
Şahver Çetin, 58 yaşında, emekli: “Artık yeter! Kemerleri sıkmak istemiyoruz. Geçim yoksa seçim var. Babam en düşük emekli maaşını alırken ben asgari ücretin üzerinde maaş alıyorum. Benim emekli maaşım 10 bin 258 lira. Asgari ücret 17 bin lira. Kiracı olsam ekside gidiyorum. Ayakta durmakta zorlanıyoruz. Yazık, günah. Doktora gidince ilaç ve muayene paraları maaştan kesiliyor. Karadeniz Ereğli’sinden geldik. Ankara sesimizi duysun."
Sercan Çelebi,45 yaşında işçi:“CHP Aliağa üyesiyim. Aliağa’da Gebze gibi emekçi kenti. Daha iyi koşullarda yaşamak istiyoruz. Genel başkanımıza destek olmaya geldik. “
İhsan Düz,64 yaşında, emekli:“İstanbul Beykoz CHP örgütü üyesiyim, Biz buraya emeğimizin karşılığını almaya geldik, geçinemiyoruz. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi, yaşasın Atatürk'ün partisi. Hakkımızı almaya geldik ve hükümete istifa diyoruz."
Ömral Ömür, Eymir Köyü, 60 yaşında çiftçi: Bursa İnegöl Eymir köyünden geldik. Köyümüzde maden ocağı istemiyoruz. Zehirlenmek istemiyoruz. Köyümüzden ayrılmak istemiyoruz. Siyanür sağlığa zararlı. Bursa İnegöl Eymir köyü olarak altın madenini istemiyoruz. Sesimizi duyun"
Tuncay Öztürk, 50 yaşında, EYT mağduru: “EYT tam olarak çözülmedi. 5 bin prim ve kısmi emeklilik haklarımız için Kütahya’dan buraya geldik. Geçinemiyoruz, zorlanıyoruz. Asgari ücret için de, emeklilik için de, Bağkur için de buradayız. Arkadaşlarımıza destek olmak ve haklarımızı aramak için geldik."
Hanife Soylu, 55 yaşında, çiftçi: “Bursa Keles Sorgun Köyü’nden geliyorum. Ak Parti’nin baş belasıyım. İnşallah seçim olur da AK Parti’de biter.İnşallah maaş zammını alırız. Geçinemiyoruz çocuklarımız evlencek.Kiramız var. Köyde ev miraslı Hayat şartları çok zor."
Miting dağılırken, ben dahil hepimiz, onca yorgunluğa rağmen kilometrelerce uzağa park edilmiş otobüsümüze coşkulu dans adımlarıyla yürüyorduk. Bu, umudun ve canlanmış direnişin durdurulamaz ritmiydi. Herkes ve araç konvoyu alanı terk ettiğinde tatlı bir serinlik vardı. O an bir kez daha inandım: hava döndü, rüzgar işçiden yana esiyor. Güzel ve güneşli günler göreceğiz. Zafer artık dokunabileceğimiz kadar yakın.
Bugün, tıpkı mitingde olduğu gibi kızıllarımızı kuşanarak yan yana durabilmek, omuz omuza direnmek bize kalan en büyük mirastı.
Saat 03.00, evdeyim. Bu gece, mitingin yorgunluğundan değil, iç huzurundan dolayı rahat uyuyacağım. Bunca yıldır uykularımızı kaçıranların artık kendi uykularının kaçtığını bilmenin hazzıyla.
CHP'nin önderliğinde gerçekleştirilen bu büyük buluşma, işçi sınıfının direnişinin ve umudunun sembolü oldu. CHP, sadece siyasi bir parti değil, aynı zamanda emekçinin sesi, gücü ve geleceğe olan inancıdır. Bugünkü miting, halkın dayanışma ve mücadele azmini bir kez daha gözler önüne serdi.
Zafer yaklaşıyor, ve CHP ile bu zaferi kutlayacağımız günler hiç de uzak değil.