İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir Barosu tarafından düzenlenen “Faşizmin Hedefinde; Barolar ve Avukatlar” adlı panele katıldı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, avukatlar, yerel yönetim temsilcileri ve vatandaşların yer aldığı panelde İstanbul Barosu Başkanı avukat Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu, İzmir Barosu Başkanı avukat Sefa Yılmaz, Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Bahar Gültekin Candemir, CHP Şanlıurfa Milletvekili Avukat Mahmut Tanal konuşma yaptı.
Panelde ilk konuşan isim olan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz şu ifadeleri kullandı: “Ne yazık ki faşizmin sağanak yağış haline dönüştüğü bir süreci yaşıyoruz. Şemsiyelerimizi açıp birlikte direnme zamanıdır. Bugüne kadar barolar bu konuda çok önemli sınavlar verdi. Olağanüstü zamanlardı. Faşizmin şiddetinin her türlüsünü gördük. Ekonomik, fiziksel, sözel şiddet evet ama artık hukuksal bir şiddete karşı mücadele ediyoruz”
Türkiye zor günlerden geçiyor
Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Bahar Gültekin Candemir ise “Türkiye çok zor günlerden geçiyor. Son günlerde hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmayan pek çok uygulamayla karşı karşıyayız. Yaşananlar aslında fiilen yargının yürütme karşısındaki bağımsızlığının ortadan kalktığını da gösteriyor. Baroları işlevsizleştirmekle toplumu susturmak istiyorlar. Bedeli özgürlüğümüz de olsa yine de hukukun üstünlüğünü savunmaya devam ediyoruz. Görevimizin farkındayız. Hukuku savunmak insanlığı savunmaktır. Yan yana birlikte mücadelemizde başarılı olacağımıza ve aydınlığa kavuşacağımıza inanıyoruz. Bu ülkenin asıl beka sorunu hukuksuzluktur. Vatanı korumak hukuku korumak ve savunmaktır” ifadelerini kullandı.
“Barolar adaletin gerçekleşmesinde bel kemiğidir”
İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Özden Kaboğlu, yasama, yürütme ve yargının yürütmenin güdümünde olduğu, yürütmenin de tek kişiye bağlı olduğu için kullanılamaz hale geldiğini belirterek “Sanatçılar da anayasal haklarımızı sahipleniyoruz dediler ve iyi ki söylediler. Bu aslında bir umut ışığıdır. Anayasada var olan özgürlükleri nasıl, hangi yol ve yöntemlerle kullanacağız? Burada baroların varlığı, işlevi öne çıkmaktadır. Barolar anayasal olarak adaletin gerçekleşmesinde bel kemiğidir” diye konuştu.
Kimseye itaat etmeyeceğiz
Panelde konuşma yapan isimlerden biri de son günlerde adını sıkça duyduğumuz CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal oldu. Tanal, “Türkiye’de avukatlık yapmak sadece bir meslek değil adeta mücadele alanı haline geldi. Her cephede avukatların hakları da yok sayılıyor. Hakim ve savcılar kendilerine itaat eden avukatlar arıyor. Biz avukatlar kimseye itaat etmeyeceğiz. Yargılamanın sacayaklarından biri avukattır, savunmadır. Avukat yoksa o mahkemede adil yargılama gerçekleşmez. Bu sistem çürümüştür, dikiş tutmuyor. Bu sistemin değişmesi lazım. Güçlendirilmiş parlamenter sistem dışında bu ülke huzura kavuşamaz” ifadelerini sarf etti.
Yargı mensupları üzerinde baskı var
İzmir Barosu Başkanı Avukat Sefa Yılmaz, hukuk devleti olabilmenin en temel argümanının hukukun üstünlüğü olduğunu söyleyerek “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının teminatı yurttaşın kendisini ifade etmesi, savunma mesleğidir, avukatlardır, barolardır. Baroların gücünü gören siyasal iktidar elbette bu gücü kırmak isteyecektir. Yargı mensupları üzerinde inanılmaz bir baskı var. Ancak her yurttaşın yanında olmak bizim görevimiz. Avukatlık ezilenden, hakkı elinden alınandan, hak arayandan yanadır. Bizlere uygulanan şiddetin neden yapıldığını biliyoruz. Avukatlardan korkmayın. Ama aslında avukatlardan ve barolardan korkun, çünkü sizi her zaman suçüstü yakalayacaklar” diye konuştu.
