İzmir’in Alsancak semtinde restore edilen tarihi Tütün Fabrikası bünyesinde hayata geçirilen İzmir Kültür Sanat Fabrikası, ziyaretçilerini Arkeoloji ve Etnografya Müzesi ile antik çağlardan günümüze uzanan büyüleyici bir keşfe davet ediyor. Modern müzecilik anlayışıyla kurgulanan müze, şehrin 8500 yıllık tarihini tematik sergi salonlarında gün yüzüne çıkarıyor.
Homeros heykeli tamamlandı
Müzenin en dikkat çeken eserlerinden biri, Helenistik döneme ait Homeros heykeli. 1950 yılında Klaros Antik Kenti’nde bulunan ve yalnızca gövdesi gün yüzüne çıkan heykelin başı, 30 yıl sonra keşfedildi. 2004 yılında baş ve gövde birleştirilerek sergilenmeye başlandı. Ziyaretçileri "Bilgi ve Mitler Arasındaki Dünya" adlı salonda karşılayan bu özel eser, İzmir’in kültürel belleğini ve Homeros’un evrensel mirasını temsil ediyor.
Tarihi yolculuk
Efes, Pergamon, Smyrna, Teos, Metropolis, Klazomenai, Yeşilova ve Ulucak gibi önemli arkeolojik merkezlerden çıkarılan yaklaşık 6 bin eser, müzede titizlikle sergileniyor. Arkeolojik ve etnografik eserlerin yer aldığı üç katlı yapıda; “Mermerde Yaratılan Miras”, “Eğlencenin Ruhu”, “Ölümün Sembolleri” gibi tematik salonlar, her yaştan ziyaretçiyi etkileyici bir tarih yolculuğuna çıkarıyor.
Homeros dışında, Efes Antik Kenti’nin kurucusu Androklos heykeli, Küçük Menderes’in tanrısı Kaystros heykeli ile Poseidon ve Demeter kabartmaları, müzenin ilgiyle takip edilen eserleri arasında yer almaya devam ediyor. Her biri antik döneme dair önemli bir kültürel kesit sunuyor. Yaklaşık 1,5 yıldır ziyarete açık olan müze, yoğun ilgi görüyor. 2025’in ilk dört ayında 50 bine yakın yerli ve 1500’ü aşkın yabancı ziyaretçi müzeyi gezdi. Ayrıca müze, söyleşiler, sergiler, konserler ve çocuklara yönelik yaratıcı drama atölyeleri ile kültürel deneyimi desteklemeyi amaçlıyor.
Çocuklara özel anlar
Özellikle ilköğretim öğrencilerine yönelik tasarlanan yaratıcı drama etkinliklerinde çocuklar tarihin önemli karakterlerine bürünerek geçmişle güçlü bağlar kurarak ayrılıyor. Müzeyi gezen çocuklar kimi zaman bir tanrıça, kimi zaman bir filozof olarak kültürel keşfe ortak oluyor. Ziyaretçiler, yalnızca antik eserleri değil, aynı zamanda restore edilen tarihi fabrikanın mimarisini de deneyimleyerek İzmir’in geçmişinden bugüne uzanan kültürel derinliğini görme fırsatı yakalıyor.
