Hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dikkat çeken Buca, aynı zamanda İzmir’in en kalabalık ilçesidir. İzmir'in en kalabalık ilçesi: Buca'nın tarihçesi nedir?

Nüfusu 517 bin 963’e ulaşan İzmir, kuzeyinde Konak, doğusunda Kemalpaşa ve güneyinde Torbalı gibi komşu ilçelerle çevrili durumdadır. İzmir şehir merkezine yaklaşık 9 kilometre uzaklıkta bulunan Buca, Nif Dağı’nın güney eteklerine kurulmuş bir yerleşim alanı olarak öne çıkmaktadır.

Antik dönemlerden beri yerleşimin bulunduğu bilinen Buca, MÖ 130’lara kadar uzanan tarihi ile birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Özellikle 19. yüzyılda İngiliz Aydın Demiryolu Şirketi’nin İzmir-Aydın tren yolunu Buca’ya uzatmasıyla, bölge ulaşım açısından stratejik bir önem kazanmıştır. Ancak, günümüzde İzmir’deki banliyö hatlarının İZBAN ağına entegre edilmesiyle Buca tren istasyonu işlevsiz hale gelmiştir.

Buca, Türkiye’nin en yüksek heykellerinden biri olan 42 metrelik Atatürk Maskı ile de bilinir. İlçede yer alan bu dev heykel, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir. Ayrıca, doğal güzellikler arasında Kaynaklar Köyü ve 100 bin metrekarelik alana yayılan Yedi Göller rekreasyon alanı, mavi ve yeşilin buluştuğu huzurlu noktalar olarak öne çıkıyor.

Tarihi mirasa meraklı ziyaretçiler için Buca’da çok sayıda seçenek bulunuyor. 19. yüzyılda inşa edilen ve Amerikalıların uzun yıllar eğitim verdiği Amerikan Koleji, bölgenin eğitim tarihindeki önemli yapılardan biri. Aynı dönemde Levanten aileler tarafından yaptırılan Buca Köşkleri de, ilçenin mimari zenginliğini gözler önüne seriyor. 1838 yılında inşa edilen İngiliz Protestan Şapeli ise Buca’nın dini mimarisi içinde dikkat çeken bir yapı.

Doğa ile tarihin buluştuğu bu ilçede, Şirinyer’deki su kemerleri gibi yapılar da ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Köy turizmi ile ünlü olan Buca, hem tarih hem de doğa severlere hitap eden eşsiz bir destinasyon olarak İzmir’in en popüler ilçeleri arasında yerini koruyor.


Buca'nın tarihçesi nedir?

İzmir'in önemli ilçelerinden biri olan Buca, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış köklü bir yerleşim alanıdır. İlçenin tarihi, İznik Devleti Kralı III. İoannis’in 1235 yılında “Kohi” adıyla bilinen bir yerleşimden bahsetmesine kadar uzanıyor. Zamanla bu ismin Gonia, Bugia ve nihayetinde Buca’ya evrildiği düşünülüyor. Bizans döneminde ise bölgenin bir toprak sahibinin adı olan Vuza ya da Uza’dan türemiş olabileceği varsayılıyor. Ayrıca, İtalyanca’da “çukur” anlamına gelen “buca” kelimesi, bölgenin coğrafi yapısıyla da ilişkilendiriliyor.

Buca adı, tarihsel kayıtlarda ilk kez 1688 yılında Fransız Konsolosluğu'nun belgelerinde geçiyor. Bu dönemde meydana gelen büyük bir deprem sonrası konsolosluk, Buca’ya taşınmıştır. Milattan önce 1102’de Eolyalıların bölgeyi ele geçirmesine kadar, yerli halkın huzurlu bir yaşam sürdüğü kabul ediliyor. Ancak MÖ 727 yılına kadar Eolyalılar ve İyonyalılar arasında süren çekişme sonrası bölge, İyonyalıların hakimiyetine girmiştir.

Lidyalıların MÖ 628’de İzmir’i ele geçirmesiyle birlikte bölgedeki yerleşim yerleri dağılmış ve insanlar civardaki küçük yerleşimlere göç etmeye başlamıştır. Bu yerleşimlerden biri de bugünkü Buca'dır. Antik çağdan bu yana Buca’da bir yerleşim olduğu bilinmektedir. 1868 yılında Buca’nın kuzeydoğusunda antik döneme ait bir kadın büstü bulunmuş ve bu eser halen Londra’daki British Museum’da sergilenmektedir.

Buca’nın tarihsel zenginliği yalnızca bununla sınırlı değil. Bölgedeki Bizans Haçı kabartmaları, Artemis Mabedi’ne ait olduğu düşünülen mermer yer döşemeleri ve Roma kalıntıları, antik çağlardan bu yana burada gelişmiş bir toplumun varlığına işaret etmektedir. Osmanlı döneminde ise Buca, önemli bir ticaret merkezi haline gelmiş ve 1872 yılında ünlü Buca üzümlerinin dünya pazarlarına ulaştırılması amacıyla bir tren istasyonu inşa edilmiştir.

Bucaa33

Buca, bir dönem Levantenlerin sayfiye yeri olarak da önem kazanmış; İngiliz, Fransız, İtalyan ve Hollandalı tüccarlar bu bölgeye yerleşmişlerdir. 1922'de Yunan işgalinden kurtarılan Buca, Rumların bölgeden ayrılmasıyla demografik olarak değişmiş ve Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte hızla gelişmiştir. 1987 yılında ise ilçe statüsüne kavuşan Buca, günümüzde İzmir'in en kalabalık ilçelerinden biri olarak varlığını sürdürmektedir.

Tarihi yapıları, Levanten malikaneleri, su kemerleri ve mimari zenginliğiyle dikkat çeken Buca, geçmişten günümüze kadar tarihsel dokusunu korumayı başarmış ender yerleşimlerden biridir.

İzmir'in üzüm kokan ilçesi: Buca'nın logosu ne anlama geliyor?
Buca Levantenler Rotası nedir? Buca Levantenler Rotası'nda bulunan yerler

Muhabir: Tuğkan ÜSKÜP