Semra İğtaç- Çeşme Müze Müdürlüğü olarak hizmet veren Çeşme Kalesi içinde yer alan cami, İzmir Valiliği tarafından 2012 yılında restore edilerek günümüze kazandırıldı.

Ege Bölgesi'nin önemli turistik merkezlerinden Çeşme’de, II. Beyazıt döneminde inşa edilen birçok eserden biri olan Hisar Camii, geçen beş asra rağmen dimdik ayakta durmayı başarıyor. Çeşme kent merkezinin en eski camisi olma özelliğine sahip bu yapının tarihçesi, aynı zamanda bölgenin zengin kültürel mirasını da gözler önüne seriyor.

Çeşme ve çevresi, Antik dönemde Erythrai'nin (Çeşme'nin Ildırı Köyü'ndeki antik yerleşim) güvenli ve korunaklı limanlarından biriydi. MÖ 1000 yıllarında İyonya’nın başlıca şehirlerinden biri olan Ildırı’nın liman kalesi olarak inşa edilen Çeşme Kalesi, zaman içinde Lidya, Pers, Bergama ve Roma İmparatorluklarının egemenliğine girdi. II. Bayazıt döneminde 1508-1509 yıllarında yeniden inşa edilen kale, günümüzde mevcut olan Osmanlı dönemi yapısını yansıtıyor.

Kalenin giriş kapısının üzerindeki celi sülüs hatla yazılmış olan inşa kitabesi, 914 (1508-1509) tarihini taşıyor. Mimarı Mehmed bin Ahmed bin Muallim olan kale, pek çok kişinin emeğiyle yeniden inşa edilmiş. Kale içerisinde askerlerin kalacağı evler ile bir mescit yapılmış.

Evliya Çelebi'nin 1671 yılındaki ziyaretinde kaydettiği bilgilere göre: “Kale üç tarafı derin hendekle çevrili olup, batı tarafı deniz tarafından dövüldüğünden hendeği bulunmuyor. İç kale iki kat demir kapı ile korunuyor ve Sultan II. Beyazıt’ın üst katta bir cami var.”

Kalenin ikinci giriş kapısı üzerindeki mescit, enlemesine dikdörtgen planlı ve kırma çatıyla örtülü. Özellikle deniz yönünden net bir şekilde görünmesi için surun üzerine ve ikinci kata çıkış merdiveninin üstünde minaresi yapılmış. Silindirik gövdeli ve tek şerefeli minarenin anlamı, Müslümanların burayı fethettiğini simgeleyen bir bayrak sembolüdür.

Çeşme Kalesi'ndeki cami, özgün görünümünü büyük ölçüde koruyarak günümüze ulaşmış durumda. Ancak zaman içinde meydana gelen hasarlar nedeniyle cephelerinde değişiklikler olmuş. Yine de tarihi ve mimari değeriyle Çeşme'nin önemli simgelerinden biri olarak varlığını sürdürüyor.

Muhabir: Semra İĞTAÇ