Batuhan KAYA- Nur Cemaati'nin Yazıcılar Grubu'na mensup olan Hayrat Vakfı, 81 ilde açtığı Yaz Okulları’nı İzmir’de de açtı. Vakıf, açtığı yaz okuluna 3’üncü sınıftan üniversite seviyesindeki öğrencilere kadar kabul ederken, derslik olarak da Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulları kullanacağını “2024 Hayrat Vakfı Yaz Okulu Kayıt Formunda” ilan etti. Vakfın “Yaz Okulu” adı altında eğitim vereceği okulların büyük çoğunluğunu ise İmam Hatip Lise ve Ortaokulları oluşturdu. Vakfın Yaz Okulu’na kayıt için oluşturduğu internet sitesinde öğrencilere vereceğini duyurduğu derslerden birinin ise “Osmanlıca” olması dikkat çekti. Cemaatlerin ilkokul öğrencilerine dahi MEB’in okullarında ders vermesini değerlendiren Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, “Biz burada kaliteli, laik, demokratik ve bilimsel bir eğitim verilmediğini biliyoruz. Burada çocukların beyni yıkanıyor. Kendilerine itaat eden, sorgulamayan ve onlara göre ‘iyi’ ve kendilerinin yanında görmek istedikleri insan tipini yaratmak için eğitim veriyorlar” diye konuştu.
‘Yaz Okulu’ kıyağı
Nur Cemaati’nin Yazıcılar Grubu’na mensup olan Hayrat Vakfı, 10 yılı aşkın süredir olduğu gibi bu yıl da “Yaz Okulu” adı altında 3’üncü sınıftan başlamak üzere öğrencileri toplayarak dini dersler vermeye devam ediyor. Vakıf, İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sitesindeki “Protokoller” kısmında İzmir MEM ile herhangi bir protokol yapmış görünmese de İzmir’in birçok ilçesindeki Anadolu İmam Hatip Liselerini kullanarak 10 yaşındaki çocuklardan üniversite öğrencilerine kadar geniş bir öğrenci kitlesine dini dersler verecek.
Vakfın Yaz Okulu’na kayıt yaptırılması amacıyla açtığı internet sitesinde belirtildiği üzere öğrenciler İzmir’in Ödemiş, Menemen, Konak (Konak Eğitim Merkezi), Karşıyaka, Çiğli, Buca ve Aliağa ilçelerindeki okul ve Eğitim Merkezleri’nde eğitim görecek.
Öğrencilerin eğitim göreceği Eğitim Merkezi ve Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların listesi ise şöyle:
“Ödemiş Anadolu İmam Hatip Lisesi
Şehit Astsubay Özgür Erdoğan İmam Hatip Ortaokulu
Konak Eğitim Merkezi
Ali Kuşçu İlkokulu”
Çocuklar ‘Osmanlıca’ da öğrenecek
Vakfın Yaz Okulu’na kayıt yaptırılması amacıyla oluşturulan internet sitesinde ise Yaz Okulu süresince öğretilecek dersler şöyle sıralandı:
“Kur’an Öğrenme, Kur’an İlerletme, Tecvidli Kur’an Hızlandırma ve Osmanlıca”
Cemaatlerin İzmir ilgisi bitmiyor
Geçtiğimiz günlerde kamu kaynaklarının Cemaatlerin önüne serilmesi hakkında gazetemizde, “Menemen'de üç tesis, yaz okulu için TÜGVA'ya tahsis edildi” başlığıyla yayınlanan haberde ve geçtiğimiz aylarda İzmir İl Müftü Yardımcısı’nın ilkokul çocuklarını Şeyh Esad Erbili Türbesi’ne götürmesi olayında görüldüğü gibi cemaatlerin, dinci vakıfların ve AKP iktidarına yakın derneklerin İzmir’e olan özel ilgisi bitmedi. Cemaatler ve dini vakıfların İzmir’e olan özel ilgisinin bitmemesi bir yana, kamu tarafından finanse edilen Millî Eğitim Bakanlığı gibi kurumlar, halkın parasıyla yapılan ve finanse edilmeye devam eden okulları, cemaatlerin kullanımına açtı.
Çocukların beyni yıkanıyor
MEB’in tarikatlarla yaptığı protokoller neticesinde bu eğitimlerin verilebildiğini aktaran ve bu eğitimlerde çocukların beyninin yıkandığını söyleyen Ceylan, “Bu, MEB’in yüzlerce vakıf ve tarikatlarla yaptığı protokollerin gereği gibi görünüyor. Bu vakıf ve tarikatlar eğitim öğretim merkezlerini okul zamanında da tatil zamanında kullanmamalıdır. Kamusal eğitimi devlet verir. Bu vakıf ve cemaatlerin eğitim vermelerinin sakıncalarını hep dile getirdik. Bu eğitimler için gelen öğreticilerin pedagojik formasyonu olmadığını, nitelikli olmadıklarını ve çocukların ruh sağlıklarını bozduğunu sürekli görüyor ve duyuyor, aynı zamanda sabıkalı olduklarını da biliyoruz” diye konuştu.
MEB görevini yapmıyor
Millî Eğitim Bakanlığı’nın bu gibi kurs ve eğitimleri denetlemeyerek görevini yapmadığını ifade eden Ceylan, “Bunları denetleyen bir sistem yok. MEB bu konuda yetkili ama görevini yerine getirmiyor. Bu kurslar amaçlarının ne olduğunu ve hangi alanda etkinlikler yaptırdıklarını bildirmiyor. Biz burada kaliteli, laik, demokratik ve bilimsel bir eğitim verilmediğini biliyoruz. Burada çocukların beyni yıkanıyor. Kendilerine itaat eden, sorgulamayan ve onlara göre ‘iyi’ ve kendilerinin yanında görmek istedikleri insan tipini yaratmak için eğitim veriyorlar. Bu kurslar mutlaka denetlenmeli ve burada çalışan öğreticilerin kimliklerinin sorgulanmalıdır. Bunlar hakkında gerekli suç duyurusunu yapacağız. Eğitim-Sen Genel Merkezi düzeyinde halihazırda bir şikâyet yaptık. Yerelde de İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yanlış yaptığını ve gerekirse dava açacağımızı net şekilde ifade ediyoruz” dedi.
