Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın “Ocak’ta refah payı olsun. Enflasyon değil, refah konuşulsun” başlığı ile Memur- Sen Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Yalçın yapmış olduğu basın açıklamasında şunları kaydetti:
"Bundan 1,5 yıl önce bu salonda 2024 -2025 yılının tekliflerini açıklamış; ‘Tutmayan hedeflerin, geçersiz beklentilerin ve gerçeği yansıtmayan politikaların maliyetini; kamu görevlileri ve emeklilerimiz yüklenmesin’ demiştik. Geldiğimiz noktada; tespitlerimizin doğru, tekliflerimizin haklı olduğu bir kez daha görülmüş oldu. Memur-Sen olarak; 2024 yılına ilişkin 3’er aylık maaş artışı teklif etmiş, 2024 ve 2025 yılı için yüzde 10 refah payı istemiştik. Çünkü biliyoruz ki; enflasyonist ortamda; geçim mücadelesi verenler için uzun bir zaman olan 6 ay ya da 1 yıllık aralıklarla artış yapmak, kayıplara göz yummaktır. 2023 Ağustos ayında kamu işverenin yüzde 33 olarak öngördüğü 2024 yılı enflasyonu yukarı yönlü güncellendi ve bugün yüzde 47,09 olarak gerçekleşti. Kamu görevlilerine 2024 yılı için yapılan yüzde 25 maaş artışı 2024’te; Birinci 6 ayda mart ayından, ikinci 6 ayda ise ekim ayından itibaren enflasyona yenik düştü. Bu oran; işverenin beklentisi ve hakemin kararından 8 puan, gerçekleşen enflasyondan ise 22 puan sapmış durumda.
Özetle; kamu işvereni ve Hakem Kurulu’nun maaş artış oranı; ne hedeflenen, ne beklenen, ne de tahmin edilen enflasyon oranı kadar bile olmadı. Merkez Bankası’nın beklentisi, devletin hedefi, işverenin teklifi, hakemin ise kararı tutmadı. Sonuç itibarıyla kamu görevlilerinin etki etmediği fakat etkilendiği büyük bir maliyet ve mağduriyet tablosu ile karşı karşıyayız.
Yüzde 15 ek zam talebi
Değerli başkanlarım, kıymetli basın mensupları, Bugün bu tabloyu düzeltmek için 2025 yılı Ocak ayı itibarıyla refah payı olsun, artık enflasyon değil, refah konuşulsun istiyoruz. 2025 bütçesi bu hafta tamamlanacak. Kamu görevlileri ve emeklilerin beklentilerini de karşılayacak hükümlerin yer alması durumunda bütçe kanunu, gelir dağılımında adaletin sağlanabileceği asli düzenleme olacaktır.
Bu bağlamda Memur-Sen olarak kamu işvereninden beklentilerimizi ifade etmek istiyoruz: OVP’de 2025 için yüzde 17,5 olan enflasyon beklentisinin gerçekçi olmadığı, ücretlerin yüzde 13, giderlerin ise yeniden değerleme oranı olan yüzde 43,93 artacağı gerçeğinden hareketle; az önce ifade ettiğimiz 22 puanlık kayıplarımız telafi edilmeli, memur maaşlarına 2025 yılı için toplu sözleşme teklifimiz olan yüzde 15 oranında ek zam ocak ayında uygulanmalıdır.
Adalet sağlanmalı
‘Ücret artışları enflasyon arttırıyor’ algısıyla ücretlerin baskılandığı anlayış terk edilmeli. Sorumlusu olmadıkları enflasyonun maliyeti sabit gelirlilerin sırtına yüklenmemelidir. Kamu görevlileri OVP’de hedeflenen yüzde 4 büyüme oranı nispetinde büyümeden, taban aylığına yansıyacak şekilde refah payı almalı, böylece gelir dağılımında adalet sağlanmalıdır. Kamu işvereni maaş artışlarında elini sıkı tutarken kamu alacakları için yüzde 43,93 gibi bol keseden artışlar yapmaktan vazgeçmeli, geçim derdindeki milleti rahatlatmalıdır.
"Matrah ve tarife sisteminden vazgeçilmeli"
Yapılacak maaş zammından daha fazlasının vergi olarak ödeneceği matrah ve tarife sisteminden vazgeçilmeli, ‘Az kazanandan az, çok kazanandan çok’ verginin alındığı, gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlendiği adil bir vergi sistemi tesis edilerek çalışanlar yüksek vergi yükünden kurtarılmalıdır. Uluslararası sözleşmeler ve anayasal güvence altında olan toplu sözleşme kazanımlarımızın bürokratik tercihler, tasarruf genelgeleri ve yüksek yargı kararlarıyla yok sayılmasından vazgeçilmeli, oruyucu giyim ve fazla çalışma ücreti kazanımlarımız eksiksiz uygulanmalıdır.
Bayram ikramiyesi talebi
Hakem Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanımızın taahhüdü yerine getirilmeli, 1. dereceye 3600 ek gösterge hayata geçirilmelidir. Emeklilere verilen bayram ikramiyesi kamu görevlilerine de verilmelidir. Yardımcı Hizmetler Sınıfı kaldırılmalı, personeli Genel İdare Hizmetleri Sınıfına geçirilmelidir. Kamu personel sistemi gözden geçirilmeli, 4688 adil ve yetkin bir toplu pazarlığa imkan verecek şekilde revize edilmelidir. ‘Emekliler Yılını’, ‘Emeklilerin ve Emekçilerin Yılıydı’ diye hatırlamak için; o seyyanen ödeme 5434’e göre emekli olanlara yansıtılmalı, 5510’a göre çalışanların da primine dahil edilmeli, emeklilerin alım gücünü yükseltecek ek tedbirler alınmalıdır.
Ocak ayında refah payı olsun
Ülkenin mali gerçeklerinden kaçan kamu işvereni ve hakem kurulu yüzünden kamu görevlilerinin maaşları yoksulluk sınırının epeyce altına demirlemiş durumdadır. Bu nedenle; birçoğu mali külfet oluşturmayan, aynı zamanda sosyal maliyeti önleyecek nitelikteki taleplerimizi zamana bırakmanın zamanı değil, Mecliste bütçe kanunu görüşülürken bu talepleri yerine getirmenin tam zamanıdır, diyoruz.
Memur-Sen olarak; refahın adil bölüşümü için ‘Bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz.’ diyen Yunus Emre’ye kulak verilsin, ‘Güçlü memur güçlü Türkiye’ gerçeği dikkate alınarak, kamu hizmetinin kalitesi için en zor şartlarda dahi fedakarca çalışan memurlarımıza hak ettikleri değer ifadesini bulsun, ocak maaşında refah payı olsun istiyoruz.”