Muğla’nın Marmaris ilçesi İçmeler Mahallesi’nde İlknur Çetin’i ‘tasarlayarak öldürme suçundan’ hakkında iddianame hazırlanan Ali İhsan Kaya’nın, ‘ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası’ istemiyle yargılanmasına, 8 Ocak’ta Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanmıştı. Davanın ikinci duruşması bugün yapıldı. Duruşmaya, tutuklu sanık Ali İhsan Kaya ile taraf avukatları katıldı. Otel çalışanı 2 tanık ve İlknur Çetin’in eski eşi Z.Ç. duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmayı, CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan ile CHP Menteşe İlçe Başkanı Sibel Koç Balı da izledi.
Cinayet gözümün önünde işlendi
Duruşmada otel çalışanı Tanık S.K., "Cinayet gözümün önünde işlendi. Önce kavga ediyorlar sandım. Sonra tekrar ses duyunca arkama dönüp baktım, kadını yere yatırmış. Koştum bende müdahale edeyim diye. Baktım elinde bıçak var. Sonra boynunu kesti. Sürekli kesti gözümün önünde. Hiç bir şey yapamadım" dedi.
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan otel çalışanı tanık G.A. da "İlknur'la birlikte yürürken sanık seslendi, 'Bir şey konulabilir miyiz' diye. Ben arkamı döndüm gittim. Aralarındaki konuşmayı görmedim. Sonra ses duyunca arkamı döndüm olay olmuştu" ifadelerini kullandı.
İlknur Çetin'in eski eşi Z.Ç. ise "Ben sanığı tanımıyorum. Olay olunca yurt dışındaydım, duyunca geldim. Şikayetçiyim" diye konuştu.
Sanık Kaya ise savunmasında, "Otel çalışanı S.K.'nın söyledikleri gibi bir şey yok. İkimiz yere düştük, ben bıçağı elinden almaya çalıştım. Boğazını kesmedim. Boğazında bıçak darbesi yok. Ben çok üzgünüm. Çok pişmanım. Olayın bu duruma gelmesinden dolayı çok üzgünüm. Cezaevinde psikologlar durumu çok iyi biliyor. Ben olayın bu duruma geleceğini bilmiyordum. Oraya gittiğim ve onunla görüşmek istediğim için pişmanım. Tahliyemi istiyorum" dedi.
Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verirken, cezasında indirim uygulamadı.
Bize göre sanık eylemini kasten, tasarlayarak gerçekleştirmiş durumda
Duruşma sonrası adliye önünde açıklama yapan İlknur Çetin’in aile avukatı Alev Öztürk, mahkemenin ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan hükmetmediğini, bu açıdan kararı bir üst mahkemeye taşımayı düşündüklerini söyledi. Öztürk, şöyle konuştu:
“Marmaris'te yine bir erkek tarafından geçen yılın nisan ayında canice katledilen İlknur Çetin'in cinayet davası sonuçlandı. Mahkeme kararını verdi. Sanık hakkında ‘kadına karşı kasten öldürme suçu”ndan ağırlaştırılmış müebbet kararı çıktı. Herhangi bir indirim uygulamadı. Bizim için en önemli kısım buydu. Çünkü tüm kadın cinayetleri dosyalarında, hepimizin çok alışkın olduğu bildiği üzere ‘iyi hal’ indirimleri, ‘pişmanım’ dediği için, ‘kravat’ taktığı için hepimiz tarafından bilinen iyi hal indirimlerini kullanıyor. Bu davada mahkeme heyetinin göz önünde bulundurmaması bizim açımızdan olumlu bir sebeptir. Ama şöyle bir husus var. Bize göre sanık eylemini kasten, tasarlayarak gerçekleştirmiş durumda. Çünkü olaydan bir hafta öncesinde bıçak alıyor. İlknur Çetin'i de çalıştığı otele giderek bıçaklayarak öldürüyor. Mahkeme burada tasarlama hükmetmedi, tasarlamadığına hükmetti. Sadece bu açıdan kararı bir üst mahkemeye taşımayı düşünüyoruz.”
İndirimlerin uygulanmamış olması bir nebze olsun toplumsal vicdanı rahatlattı
Duruşmayı izleyen CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan ise şunları söyledi:
“Bugün yine ne yazık ki canice katledilen bir kız kardeşimizin duruşmasını takip etmek durumunda kaldık. Ben öncelikle bu süreçte emek veren başta avukatı Alev Öztürk olmak üzere katkı sunan herkese çok teşekkür ediyorum. Bugün tabii ki çok üzgünüz ama en azından içimizde toplumsal vicdanı rahatlatacak bir cezanın bugün çıkmış olması sanığın ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılması ve indirimlerin biraz önce avukat hanımın bahsettiği üzere uygulanmamış olması bir nebze olsun toplumsal vicdanı rahatlattı. Her zaman söylüyoruz bu cinayetlerle ilgili durdurmak için hep birlikte mücadele etmeye devam ediyoruz. Bir kez daha Muğla'dan ifade etmek isterim ki bu son olsun. Hem bu bir daha bunların yaşanmaması için hem de yaşanan tüm ve şu anda takibi süren tüm davalarda toplum vicdanında adaletin tesis ettiği bir düzenin yaratılması için hep birlikte var gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz.”