Gizem TABAN ŞEBER/ İZ GAZETE- Türkiye’de hükümetin gereken bütçeyi ayırmadığı kamusal eğitim günden güne niteliğini kaybederken ekonomik yeterliliği olan aileler özel okullara yöneliyor. Ancak her geçen gün yükselen enflasyonla birlikte özel okul fiyatlarında da fahiş artışlar yaşanıyor. Özellikle son dönemde özel okul ücretlerine yapılan zamlar tepki çekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı, özel okullarda zam oranı için yüzde 57 sınırını getiren yönetmeliğe işaret etse de özel okullarda bu oran daha yükseklere çıkıyor. Özel okullardaki fiyat artışlarını değerlendiren Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat ile Tüketici Koruma Derneği (TÜKODER) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir İl Tüketici Hakem Heyeti Tüketici Temsilcisi Fatih Kurdoğlu, sorunun asıl kaynağının kamusal eğitimdeki yetersizlik nedeniyle devletin aileleri özel okullara teşvik etmesi olduğunu söyledi.
Usulsüzlük var
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Kalafat, “Özel okulların birinci, beşinci ve dokuzuncu sınıfların fiyatlarının belirlenmesi okulların kendi inisiyatifinde... Başlangıç sınıflarında okullar kendi fiyatlarını belirleyebiliyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüzde 57 sınırı olarak şey ara kademe sınıflarında belirlenen fiyatın üzerine eklenecek zam oranı... Ara kademe sınıflardaki artışlar çoğunlukla yasal olarak yüzde 57’de kalıyor ama ‘okul parası, yol parası, servis parası, yemek parası, sosyal etkinlik’ parası vs denilerek bir tür kayıt dışı tanımlama yapılıyor. Devlet de bunu biliyor ve öğrenci ile özel okul sahibini, öğretmen ile veliyi karşı karşıya getiren bir usulsüzlüğün içerisinde... Özel okul eğitim kurumu ancak özel sektöre bağlı ve piyasa koşullarında işletilen bir yer... Dolayısıyla ortada usulsüz, sistemsiz bir şey var. Bu, kamusal eğitimin altının neden boşaltıldığı sorgusuyla çözülebilir. Devlet okullarında 40-50 kişilik sınıflarla, anaokullarında mescit açarak, bu çocukların liseyi veya üniversiteyi kazanma şansları yok. Gerçek soru şu; kamusal eğitimin altı neden boşaltılıyor? Neden ekonomik geliri iyi denilebilecek seviyede olan aileler çocuklarını devlet okulu yerine özel okula gönderiyor? Çünkü sınıflar kalabalık, eğitimin niteliği boşaltılmış durumda, müfredat problemli...” diye konuştu.
Teşvik ediyor
Fatih Kurdoğlu ise, “Eğitim, hakkı Anayasal bir haktır. Bu yüzden devlet tarafından tüm vatandaşlara eşit ve yeterli bir şekilde sağlanması gerekir. Ancak eğitimin bütçede çok yer almasından dolayı üstü kapalı bir şekilde özelleştirilmeye çalışıldığı kanaatindeyiz. Uzun yıllardır bu böyle... Bunun bir devlet politikası olduğunu düşünüyorum. Nasıl ki devlet hastanelerinin personel, ekipman yönünden içi boşaltılıp hastalar özel hastaneye teşvik ediliyorsa eğitimde de aynı sistem geçerli... Veliler de çocuğu iyi bir çevrede büyüsün diye, güvenlik endişesi olmasın diye bu paraları ödemeyi göze alıyor. Devlet de özel okulların ücretleri konusunda ciddi bir denetim mekanizması yürütmüyor, aksine teşvik ediyor” ifadelerini kullandı.
Sayı yüzde 108 arttı
Konuyla ilgili bir yazı kaleme alan Ozan Gündoğdu, son 10 yılda, özel ilkokul sayısının yüzde 108 artarak 992’den 2 bin 65’e çıktığını belirtti. Gündoğdu, “Lise sayısı da 3’e katlanıyor ve 907’den 3085’e çıkıyor. Orta sınıf devlet eğitiminden kaçıyor özele sığınıyor. Kuşaklardır devlet okullarında eğitim gören aileler çocuklarını artık özele gönderiyorlar” dedi.