Brent petrol, nisan ayının ilk haftasında yüzde 9,2 oranında değer kaybederek 65,74 dolara kadar geriledi. Bu seviyeler, Ağustos 2021'den bu yana kaydedilen en düşük haftalık kapanış oldu. Energy Intelligence Group'un Petrol Piyasaları Ekonomisti Julien Mathonniere, petrol fiyatlarının uzun süre varil başına 80 dolar seviyesine dönmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Petrol fiyatlarının düşmesinde en büyük etkenlerden biri, küresel arzda görülen artışa karşılık, talebin bu artışı karşılayamaması olarak öne çıktı. Brent petrolün varil fiyatı bu sebeple yüzde 9’dan fazla düşüşle 65,74 dolara indi. ABD Başkanı Donald Trump’ın ithalata yönelik tarifeleri artıran kararnameyi imzalaması da ticaret savaşlarının derinleşmesine neden olarak talep beklentilerini olumsuz etkiledi.
Ticaret savaşları fiyatları baskı altına aldı
Trump’ın 2 Nisan’da attığı imzanın ardından, Brent petrol yüzde 1’e yakın düşüşle 73,64 dolara, Batı Teksas türü (WTI) ham petrol ise yüzde 0,6’lık kayıpla 70,48 dolara geriledi. OPEC+ grubunun arz artışına devam edeceğini duyurması, fiyatlar üzerinde ek baskı oluşturdu.
3 Nisan’da OPEC+, mayıs ayında günlük 411 bin varillik üretim artışı yapacağını açıkladıktan sonra Brent petrol bir günde yüzde 5’ten fazla değer kaybederek 69,63 dolara geriledi. Aynı gün WTI fiyatı da yüzde 5,6 azalarak 66,33 dolara düştü.
Çin’in vergi kararı fiyatları daha da aşağı çekti
4 Nisan’da Çin'in ABD’den ithal edilen tüm ürünlere yüzde 34 ek gümrük vergisi uygulayacağını açıklaması, küresel ticaret savaşı endişelerini daha da artırdı. Bu gelişme, Brent petrolün 63,85 dolara kadar düşmesine yol açtı.
Aynı gün kapanışta Brent petrol yüzde 6’ya yakın kayıpla 65,74 dolara, WTI ise yüzde 6’dan fazla düşüşle 62,10 dolara geriledi.
Mathonniere: Petrol fiyatları uzun süre toparlanamayacak
Julien Mathonniere, mevcut veriler ışığında petrol fiyatlarının yakın zamanda 80 dolar seviyesini görmesinin zor olduğunu ifade etti. Küresel ticaret savaşlarının ve OPEC+ arz artışlarının fiyatları baskıladığını belirten Mathonniere, “Talep tarafında ciddi bir artış beklemek şu an için gerçekçi değil.” dedi.
Mathonniere, Çin’deki ekonomik yapısal sorunların devam ettiğine dikkat çekerek, bu ülkenin ABD ile ticaret fazlasının hedef hâline gelmesine neden olduğunu vurguladı.
Hindistan’ın dahi olası bir ticaret savaşının etkilerinden kaçamayacağını ifade eden ekonomist, ABD ekonomisinin de yavaşlama riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Mathonniere’ye göre, ABD’nin ulusal güvenlik gerekçesiyle gümrük tarifelerini artırması, küresel ticaret savaşlarının temelini oluşturuyor. Bu politikaların Trump’ın ihracat artırma hedefiyle çeliştiğini vurgulayan Mathonniere, ülkelerin rekabetçi kalabilmek için para birimlerini bilinçli olarak zayıflatabileceğini belirtti.
