31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 53.74 oy oranı ile Çeşme Belediye Başkanı seçilen CHP’li Lal Denizli, mazbatasını aldı. Denizli, “Artık tarihi bir sorumluluğumuz var. Bu tarihi sorumluluğu üstlenip ona layık olacak şekilde çalışma yapacağız. Çeşme'de bir dönüşüm başlatacağız. Bu dönüşüm İzmir'e yansıyacak” dedi.

31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 53.74 oy oranı ile Çeşme Belediye Başkanı seçilen CHP’li Lal Denizli, bugün Çakabey Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende mazbatasını aldı. Törene, CHP Çeşme İlçe Başkanı Sait Kavasoğulları, Çeşme Kadın Kolları Başkanı Şeniz İridere, Gençlik Kolları Başkanı Simge Dura, ilçe seçim kurulu üyeleri, çok sayıda partili ve yurttaş katıldı.

CHP’yi Çeşme’de birinci parti yaptıkları için gururlu olduklarının altını çizen Lal Denizli, şunları söyledi:

“Bugün daha duygusalım. Çünkü zor bir yoldan geldik. Sürekli belli spekülasyonlarla uğraşmak durumunda kaldığımız, sürekli kendimizi asılsız iddiaları açıklamaya çalışırken bulduğumuz, aslında çok rahat geçirmemiz gereken sahayı her adımda daha da zorlaştıran unsurlarla uğraşmak zorunda kaldık. Bu süreçte bana birçok iftira atıldı. Fakat işte milletin vicdanı başka bir şeydir. Ben her zaman birçok söylenen şeyi işte sosyal medyadan cevap ver. Gittiğinde hemen şöyle buna cevap ver dediler. Hiçbir zaman bunu tercih etmedim. Çünkü bir böyle bir tarzım yok. İnsanlara projelerini, icraatlarını yapmak istediklerini anlattığın zaman zaten başarıya ulaşırsın. Ben bütün süreçte tek bir şeye dikkat ettim. Daima dürüst olmaya, yani yapamayacağım hiçbir şeyin sözünü vermedim. Yapamayacağımız hiçbir şeyi takiye olsun diye sadece söylemiş olmak için, sadece o an bize bunu soran, bunun ilgili yanımıza gelen halkımızı kandırmamak ve onlara daima dürüst olmak için bir siyaset ördüm. Bundan da hiç pişman olmadım. Sonucunda da ittifaksız olarak Çeşme’de Cumhuriyet Halk Partisi'ni yine birinci parti yaptık ve bu daha büyük bir gurur”  

Türkiye haritasını kıpkırmızı gördük

CHP’nin yerel seçim sürecinde verdiği mücadeleye dikkat çeken Denizli şöyle konuştu:  

 “Şehirlerimizde rekor kırdık. İlçelere bakıyoruz yine aynı şekilde. Yanından dahi geçemez o sınırı denilen her yerde bugün Türkiye haritasını kıpkırmızı gördük ve bu hepimizin başarısı. Şöyle düşünmeyin. Biz orada çalışmadık değil. İşte teknoloji çağının önemi budur. Bizim burada yaptığımız çalışmaları Adıyaman'daki insanlar da izliyor. İzmir'de olan bir çalışmayı Uşak'taki insanlar da izliyor. Aslında bu Cumhuriyet Halk Partisi'nin topyekun şekilde bu dönem verdiği mücadelenin her ilde ve ilçede verdiğim mücadelenin eseridir. Bu nedenle ben benimle yol yürüyen, bugün burada olan ve bizimle bu süreçte ter döken, emek veren hepinize teşekkür ediyorum. En büyük alkışı da siz hak ediyorsunuz.”  

 Çeşme'nin ilk kadın belediye başkanı

Çeşme’de ilk kadın belediye başkanı olduğunu belirten Denizli, sorumluluklarının da farkında olduğunu vurgulayarak, “Çeşme'yi güzel bir dönem bekliyor dedim. Çeşme'yi neden güzel bir dönem bekliyor? Çünkü ilk kadın belediye başkanı olduk ve ilk kadın belediye başkanı olmanın sonuna kadar hakkını vermemiz lazım. Ne diyorum ben? Örgütlü mücadelenin aldığı sonuç önemli derken kadın olarak ilk kadın belediye başkanı olarak ve genç bir kadın belediye başkanı olarak üzerime düşen sorumluluklarla da katlandı. Niçin? Çünkü biliyorum ki gözler buranın üstünde olacak. Neden? Çünkü Çeşme  Türkiye'nin dünyaya açılan kapısı. Türkiye'de birinci turizm noktalarından biri aynı zamanda da uluslararası bilinirliği olan bir bölge. İkinci sebep ise kadın, genç dediler, yapabilecek mi dediler. Bu sorumluluğum niye çok büyük? Çünkü bugün yapacağım her bir iyi hamle yarın bundan dört sene sonra, beş sene sonra o gün benim yaşımda olacak bir sürü genç kadının önünü açacak. Otuz yaşında bir genç kadın belediye başkanı gidip Cumhuriyet Halk Partisi'ne başvurduğunda şunu desin. ‘Çeşme başardı, ben de başarabilirim’ desin istiyorum ve attığımız her adımı buna göre atmamız lazım” dedi.  

Türkiye'de ne yaparsan yap düzen değişmez dediler

Çeşme’deki dönüşümün İzmir’e yansıyacağını ifade eden Denizli, şöyle konuştu:

“Neden duygusalım? Çünkü bir süre için sanırım altı oku çıkartmak zorunda kalacağım. O yüzden çok heyecanlıyım. Mektubumu okudunuz mu bilmiyorum. O mektubu sabaha karşı 6'da yazdım. Başta kendime yazdığım bir mektuptu. Çünkü çok mücadele ettim. Mücadele içerisinde sevdiğim insanları kaybettim. Bana hep şey dendi. Türkiye'yi sen mi değiştireceksin? Dünyayı sen mi kurtaracaksın? İşin gücün mü yok niye bunları kovalıyorsun? Türkiye'de ne yaparsan yap düzen değişmez dedi. 2009 yerel seçiminde başladım çalışmaya mağlup geldik. 2010 referandumumunu kaybettik. 2011’de tarihi bir sonuç çıktı. AK Parti yüzde 49.8 aldı sadece parti olarak. Ben ertesi gün ilçede daha çok çalışmak, daha çok ne yapabilirim diye bekledim. 2013’te hepimizin onurlu mücadelesi gezi direnişi oldu. 2014’te yerel seçim oldu, kaybettik. İstanbul'da. Sonra Cumhurbaşkanlığı oldu kaybettik. 2015’te kazanmadık ama kaybettirdik sonra tekrar bir sürü katliam yaşandı o arada ikinci seçim tekrarlandı. 2015’te onu kaybettik. 2016 yılında zaten ülke olarak maalesef bir darbe girişimi yaşadık insanlarımızı yitirdik orada. Sonra derken tekrar referandum, cumhurbaşkanlığı seçimi ben hepsinde bir öncekinden şevkle çalıştım. Çünkü Atatürk'ün çok güzel bir sözü vardır. Bir kurtarıcı beklemeyin der her biriniz kurtarıcınız o nedenle kurtarıcı beklemeyin.  Ben bunu hiç unutmadım. Ve derken 2019’da bir şeyler değişmeye başladı. 2019’da önce İstanbul, Ankara zaferi kazandık. İstanbul’da bir değil üç ay arayla iki kere seçim kazandık. Daha çok çalışmaya başladık. Daha sonrasında genel merkez sürecim başladı daha da çok çalışmaya başladım. Fikirsel, düşünsel olarak ne yapabileceğimizi ortaya koyduk. Ve 2024 derken... Herkesin 2023’ten ötürü umutsuz, bir şeylerin değişeceğine olan inancı yeniden kaybolduğu bir dönemde genel başkanımız sayın Özgür Özel önderliğinde başlattığımız değişim rüzgârı tüm Türkiye’yi sardı ve ben buna çok emindim çok çok emindim ve her yerde diyordum Türkiye’de de bir şeyler değişecek diyordum ve değişti bugün CHP birinci parti oldu o nedenle üzerimize düşen görev artık daha da önemli. Daha çok çalışacağımız bir döneme girdik yani artık biz kazandık halk bizi destekliyor değil.  Biz kazandık dediğimiz andaki sorumluluğumuz artık ona katlandı. Yapacağımız her şeyi gelecek nesillerimiz için. Gençlerimiz için, çocuklarımız için yapmak zorundayız. Artık tarihi bir sorumluluğumuz var. Bu tarihi sorumluluğu üstlenip ona layık olacak şekilde çalışma yapacağız. Çeşme'de bir dönüşüm başlatacağız. Bu dönüşüm İzmir'e yansıyacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızla zaten son derece uyumlu bir bakış açımız ve vizyonumuz var. Ve bunu maksimumda Türkiye'nin geneline göstereceğiz. Diyeceğiz ki Çeşme’de bu model var, bu model partimizi temsil eden modeldir zaten. Bu nedenle işte halk buluşmaları katılımcı, demokrasi grubumuz kent konseylerimiz, sosyal konutlarımız, sahillerimizin ranta karşı temiz kalması bunlar konuştuğumuz her şey bir tabela, bir proje değil bunlar hayata geçirmekle zaten yükümlüydük artık tarihi sorumluluğu olan yükümlülükler. Bu nedenle demin böyle belediye meclis üyelerime bakarken böyle gururla baktım. Gerçekten her biri çok sevdiğim kıymetli kendi alanlarında uzman insanlar ve onları gördükçe de kendimi güçlü hissediyorum. Sadece onları gördükçe değil. Bugün belediye meclisimizde yer almayan ama bizimle sokaklarda ter döken, bizim içim koşturan bütün insanları gördükçe gururlanıyorum. Çünkü biliyorum ki Çeşme'yi birlikte yönetme arzumuz bizlere her an gelip bizimle paylaşacağınız Fikirleriniz, komisyonlarımızda yer alıp paylaşacağımız fikirleriniz, kent konseylerine gelip bize aktaracağınız fikirleriniz ve projelerinizle biz daha güçlü bir ekip olacağız. Azalarak değil, çoğalarak devam etmemiz gerekiyor.”

Editör: Özlem Çimen Durmaz