Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM'deki grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Çayırhan Termik Santralı ve Maden Ocağı'nın özelleştirilmesi ve Siber Güvenlik Kanunu’na ilişkin sert eleştirilerde bulunan Özel, ayrıca medya özgürlüğü ve İstanbul Barosu’na yönelik yapılan müdahalelere de değindi.

TBMM'de siyasi hareketlilik: Hangi vekil hangi partiye geçti? TBMM'de siyasi hareketlilik: Hangi vekil hangi partiye geçti?

Sadece işçileri değil, tüm halkı ilgilendiriyor

Özgür Özel, Çayırhan Termik Santralı ve Maden Ocağı'nın özelleştirilmesinin işçiler üzerinde büyük bir etki yarattığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Mübarek ramazan ayında onlarca işçi kendilerini Çayırhan'daki madene kilitlediler. Oradan çıkmıyorlar, eylem yapıyorlar. Sebebi bugün yapılacak ihale. 1987 yılında maden açıldı, gayet karlı şekilde işletilirken, 20 yıl önce özelleştirildi. Bu süreçte maden oldukça karlı bir şekilde işletildi. Ancak şimdi, hükümet bir kez daha Çayırhan'ı özelleştiriyor. Bu, altın yumurtlayan tavuğu kesmeye benziyor.”

Özel, Çayırhan'da yaşananların sadece işçileri değil, tüm halkı ilgilendiren bir mesele olduğunu belirterek, CHP'nin bu süreçte işçilere destek olmayı sürdüreceğini vurguladı. Ayrıca, madenlerin milletin malı olduğunu belirterek, özelleştirmenin hukuksuz olduğunu savundu.

Baskılara karşı hep birlikte mücadele edeceğiz

Özgür Özel, Halk TV ve İstanbul Barosu’na yönelik baskılarla ilgili de konuştu. "Gazetecilerin ve İstanbul Barosu'nun yanındayız" diyerek, bu süreçte CHP'nin desteğinin süreceğini belirtti. Suat Toktaş ve diğer gazetecilere yönelik davalara da değinen Özel, özellikle İstanbul Barosu’na yapılan müdahalelere karşı çıkacaklarını ifade etti:
“Dünyanın en büyük barosu olan İstanbul Barosu’nu seçimle alamadılar, şimdi terör yaftası yapıştırarak kayyum atamaya çalışıyorlar. CHP olarak biz, baronun yanında duruyoruz ve baskılara karşı hep birlikte mücadele edeceğiz.”

Siber Güvenlik Kanunu'na eleştiriler

Özel, hükümetin getirdiği Siber Güvenlik Kanunu taslağını da eleştirdi. Taslağın, bilgi sansürünü artırmak ve gazeteciler üzerinde baskı kurmak amacı taşıdığını belirterek, bunun hukuksuz bir uygulama olduğunu ifade etti:
“Bu taslak, Cumhurbaşkanı’na yetki veriyor ve bu yetki ile kişi ve kuruluşlara, savcı kararı olmadan arama yapma, belge toplama ve kişisel verilere el koyma imkânı sunuyor. CHP olarak buna karşı mücadele ediyoruz. Kanun çıkarsa, Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz ve bu hukuksuzluğu denetleyeceğiz.”

Kaynak: ANKA