Batuhan KAYA- İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan Tüm-Bel Sen’e bağlı memurlar, TİS masasında Sosyal Denge Tazminatı konusunda anlaşma çıkmaması üzerine iş bırakarak eylem yapmaya başlamıştı. Memurlar bugün de eylemlerine devam etti. Kültürpark 1 Nolu Hol önünde toplanan memurlar, tüm holleri gezerek eylem gerçekleştirdi. Memurlar hollerde, “Cemil Tugay baksana kaç kişiyiz saysana” ve “Başkan istifa” sloganlarıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cemil Tugay’ı istifaya davet etti. Hollerdeki eylemlerinden sonra 4 Nolu Hol içerisinde basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasını Tüm-Bel Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Cevdet Keleş okudu.

Keleş açıklamasında, “Başkan Tugay salı günü yapılan görüşmede sendikamıza verdiği sözleri unutarak, çarşamba günü Genel Sekreterlik makamı aracılığıyla ilettiği teklifle en hafif tabiriyle kamu emekçilerini hafife almış ve bu eylemliliklerin yaşanmasına sebep olmuştur” ifadelerini kullandı.

Tugay süreci çıkmaza soktu

Tugay’ın Karşıyaka Belediye Başkanlığı döneminde imzaladığı TİS’i unuttuğunu ve süreci çıkmaza soktuğunu belirten Keleş, “Bilindiği üzere; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Cemil Tugay yerel seçimlerden önce 14 Mart tarihinde sendikamıza gerçekleştirdiği ziyarette; toplu sözleşme süreci ile ilgili mevcut sözleşmemizden daha iyi sözleşmeler imzalamak istediklerini beyan etmişti. Ancak Sn. Cemil Tugay zaman makinasını icat etmişçesine bu sözlerinden ve Karşıyaka Belediyesi’ndeki imzaladığı sözleşmelerden çark ederek, yıllardır İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde emekçilerin iradesi ile ciddi kazanımlarla imzalanan toplu sözleşme sürecini çıkmaza sokmuştur” dedi.

Süreci manipüle etmeye çalıştı

Tugay’ın dün yaptığı basın toplantısına da değinen Keleş, basın toplantısıyla sürecin kamuoyu önünde manipüle edilmeye çalışıldığını ifade ederek, “Sendika olarak tüm uyarılarımıza rağmen süreç yönetilememiş ve doğan kriz sonucunda 13.06.2024 tarihinde sendikamız ve iş kolumuzda örgütlü diğer sendikalarla alınan ortak karar gereği tüm gün iş bırakılarak, binlerce belediye emekçisinin katılımıyla İzmir tarihine geçen bir eylem gerçekleşmiş ve emekçiler toplu sözleşme taleplerinin arkasındaki kararlılıklarını ortaya koymuştur.  Dünkü eylemler sırasında meclis grup başkanvekili ve danışmanları sendika yetkilerimizle konuşma çabası içerisindeyken Sn. Cemil Tugay’ın yaptığı basın toplantısı ise çalışanlara ve İzmir halkına doğru bilgi vermek bir yana süreci manipüle etmeye yöneliktir” diye konuştu.

Toplu İş Sözleşmesi’ne ve Tugay’ın masadaki tavrına açıklık getirmek üzere madde madde açıklamaya yapan Keleş,
“1- Cemil Tugay, bir yandan partilerinin grevli toplu sözleşme mücadelesinin yanında olduğunu ifade etmekte bir yandan ise 4688 sayılı yasanın ve AKP iktidarının antidemokratik yasalarının arkasına sığınmakta, en hafif tabiriyle AKP diliyle konuşmaktadır.

2- Dünkü eylemlerden sonra yaşanan son gelişme ise bir önceki belediye başkanı Tunç Soyer ile sendikamız arasında imzalanan ve 01.01.2024 ile 31.03.2024 tarihleri arasındaki sözleşmede yer alan kazanılmış haklarımızı uygulamama adımı olmuştur. Bu adımla bayram öncesinde Cemil Tugay tarafından emekçilerin 7.000 TL dolayındaki ücretine haksız ve hukuksuz biçimde el konmuştur.
Oysa sözleşmemizin 6-b) hükmü “Yasalardan doğan haklara ek olarak, bu Toplu İş Sözleşmede yer alan hükümler, sözleşmeden yararlanan çalışanlar yönünden Sözleşmenin yürürlük süresinin başlangıcından itibaren, yeni bir Sözleşme yapılıncaya kadar hüküm doğurmaya devam eder.” ile 8-c) “Yeni sözleşme imzalanıncaya kadar, eski sözleşme hükümleri geçerlidir.” demektedir.
Esasen bu tutum; hukuka aykırı hareket etmek ve imzalı bir sözleşmeyi uygulamayarak suç işlemektir.

3-Dün yaşanan eylem için yaptığı değerlendirmede Tugay, binlerce kamu emekçisine ‘küçük bir fevri grup’ diyerek hem matematik bilmediğini hem de belediye çalışanlarını ve örgütlülüklerini ne kadar tanımadığını ortaya koymuştur.Bu sözler ile binlerce emekçiyi kriminalize etmeye çalışarak hem emekçilere hem de İzmir kamuoyuna yanlış bilgi vermiş ve antidemokratik tutumunu ortaya koymuştur.

4-Bu antidemokratik tutum, ‘İş bırakarak eylemlere katılan emekçileri tespit ediyoruz. Haklarında gereken soruşturma ve işlemleri yapacağız’ söylemi ile devam etmiştir. Bu söylem emekçilerin anayasal hak ve özgürlüklerinden bihaber olduğunu ortaya koymakta ve ‘demokratik hak arayışı eylemlerine saygı duyuyorum’ söylemini boşa düşürmektedir.

Buradan kendisini ve iş yerlerinde isim toplayarak suç işleyen bürokratlarını bir kez daha uyarıyoruz! Sakın ha sakın anayasal haklarımızı kullanan emekçiler hakkında soruşturma açarak ‘Anayasa suçu’ işlemeyin! Aksi halde hali hazırda zaten bozmuş olduğunuz iş barışını tamamen ortadan kaldırırsınız. Bu belediyede çalışacak kimseyi de bulamaz, bürokratlarınızla kafa kafaya verip biz ne yaptık diye kara kara düşünürsünüz!

5-    Bir yandan işçilerin, kamu emekçilerinin ve emeklilerin açlık sınırı ve yoksulluk sınır altındaki ücretleri için AKP hükümetini ve Temmuz zamlarını işaret eden Tugay ve partisi CHP, öte yandan ise AKP diliyle bayram öncesi emekçilerin cebine el uzatmış emekçilerin hali hazırda enflasyon karşısında erimiş olan ücretlerine bir darbe de kendisi vurmuştur.

Bu en hafif tabiriyle tutarsızlıktır, parti politikalarına aykırı hareket etmek ve işçileri, emekçileri ve yoksul halkı kandırmaktır” diye konuştu.

Bayramı zehrederiz!

Haklarını alamazlarsa bayramı zehredeceklerini söyleyen Keleş, “Bayram öncesi bu son mesai gününde Sn. Cemil Tugay’ı ve belediye bürokratlarını son bir kez daha uyarıyoruz. Dün binlerce emekçi cesaretle karşınıza dikildi! Bugün yüzlercesi yine karşınızda! Eğer maaşlarımızda uyguladığınız hukuksuz kesintiden vazgeçmez ve bize bayramı zehrederseniz, bugün olduğu gibi bayramlaşmaları bayram boyunca emekçilerden kaçarak yapacaksınız. Bayramı bize zehrederseniz eğer, biz de bayramı da bayram sonrasını da size zehredeceğiz!” sözleriyle açıklamasını noktaladı.

Muhabir: Batuhan KAYA