İzmir Büyükşehir Belediyesi mülkiyeti Menemen Belediyesi’ne ait 94 taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca satış kararının ardından, bu kapsamdaki 86 parselin satışının öncelikle yürütmesinin durdurulması ve ardından iptali talebi ile dava açmıştı. Satış ilanında yer alan taşınmazlardan 86’sının gerek imar planlarındaki konumu ve bu bağlamda kamu yararının gözetilmesi gerekse diğer çevresel etkileri kapsamında dava konusu edildiği belirtilmişti.

Konuyla ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet Halk Partisi Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır'dan bir açıklama geldi.  İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Menemen Belediyesi'nin satışa çıkardığı taşınmazlar kapsamındaki 86 parsel için yürütmeyi durdurma ve iptal talebiyle dava açması üzerine bazı iktidar partisi temsilcilerinin açıklamalarını şaşkınlıkla izlediklerini belirten Yıldır, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından konut alanı olarak belirlenmemiş bölgelerde yaşanabilecek kentleşme ve oluşabilecek çevre sorunlarını önlemek, kamu yararı gözetmek için açılan davanın gerekçelerini İzmirlilerle paylaştı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet Halk Partisi Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Menemen Belediyesi, belediye mülkiyetinde olan toplam 113 perseli iki ayrı paket halinde satışa çıkardı. İkinci paket 94 parselden oluşuyordu ve İzmir Büyükşehir Belediyesi bunların 86'sının satışını durdurmak için dava açtı. 

Peki İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bunu yaparken gerekçesi ya da gerekçeleri nelerdir?

1.    Satışa konu taşınmazların kullanım kararlarına bakıldığında konut alanı olarak belirlenmemiş bölgelerde hatta alt ölçekli planı olmayan yerlerde olduğu görülmektedir. Bu alanlarda bölgeye gelecek nüfusun ihtiyacı olan sosyal (eğitim, sağlık, dini, kültürel ve idari yapılar, park) ve teknik altyapı (taşıt, yaya yolu, otopark) alanlarının davalı idare tarafından ne şekilde projelendirildiği de belirsizdir. Bu alanlarda yaşanacak kentleşme sorunlarıyla nasıl baş edileceğine ilişkin hiçbir veri satış ilanında gösterilmemektedir.

2.    Kentin hızla büyümesi nedeniyle arazilerin değerlenmesi neticesinde kentin ve kentlinin ihtiyacı olan sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve ulaşıma yönelik ek hizmetlerin iyileştirilmesi için kamusal arazilere olan ihtiyacın giderek arttığının dikkate alınması gerekmektedir.

3.    Kamu arazilerinin imar planlarındaki konumu ile kamusal mülkiyetin değerleriyle değerlendirilmesi ve oluşabilecek muhtemel çevresel olumsuz etkileri göz önünde bulundurulmalıdır. 

4.    Satış işleminin gerçekleşmesi durumunda yapılaşma hızla başlayacaktır. Mahkemenin iptal kararında gecikmesi ciddi kamu zararına neden olacaktır.

Menemen Belediyesi meclis üyesi Sayın Dilaver Kişili konuyla ilgili yaptığı açıklamada ne yazık ki yukarıda değinilen sorunların hiçbirine yanıt vermiyor. Başka belediyelerin satışları hakkında böyle bir itirazın dillendirilmediğini söylüyor. 

Büyükşehir Belediyeleri,  ilçe belediyeleri ile birlikte çalışan ve İzmir kent bütününü gözeten, bu bütünlüğün insanlarımızın daha iyi bir yaşam standardına erişmesi için görev yapan bir kurumdur. 

Şimdi soruyurum;  gerek 1/5000'lik planların yapılma ve onama yetkisi gerek 1/1000'lik  planların ilçe belediyesince hazırlanmasından sonra Büyükşehir Belediyesi tarafından onanma zorunluğu neden var?

Bu tür durumlarda hamaset yapmak yerine ya da birbiriyle birçok bakımdan benzemeyen, olsa olsa sadece görüntüde bir benzerliği olan, ayrıntısına inildiğinde çok farklı konuların kıyası ile algı yapmaya çalışmanın kimseye bir yararı yoktur. 

Menemen Belediyesi, yönetim değişikliğinin hemen ertesinde bir yandan aşırı personel artışı ve aynı zamanda da belediye taşınmazlarının satışı ile gündeme gelmiştir. Bu durum üzerine Büyükşehir Belediyesi harekete geçmek zorunda kalmıştır. Bu süreçte ve bundan sonra da İzmir Büyükşehir Belediyesi  kamu vicdanını rahatlatmak ve vatandaşın hakkını korumak için gereken duyarlılığı gösterecektir"
 

Kaynak: BÜLTEN