Türkiye Tekstil, Örme, Giyim ve Deri Sanayii İşçileri Sendikası (TEKSİF), Balçova’da bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Konsolosluğu önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında, işverenin yetki itirazından bulunduğu ve sendikal harekete öncülük ettiği gerekçesiyle işten çıkarttığı Alman menşeili Digel Tekstil’e, sendikal harekete saygı duyulması ve işten atılan işçilerin geri alınması yönünde çağrıda bulunuldu. Sendikalar, STK’lar ve Siyasi Partilerin desteğiyle gerçekleşen açıklamayı, TEKSİF Genel Sekreteri Mehmet Kafa okudu.
TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak da alanda Alman Başkonsolosu Ralf Schorer’e seslenerek, Ege Serbest Bölge’de faaliyet gerçekleştiren ve sendikal harekete karşı duran yine Alman menşeili Hugo Boss firması için aldığı inisiyatifi almasını talep etti. Genel Sekreter Kafa ve TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Çakmak, basın açıklamasının sonunda Alman Başkonsolosu’na iletilmek üzere yazılan mektubu, konsolosluk görevlilerine teslim etti.
İşçiler üzerinde Türkçe "Sendikal haklara saygı duyun" anlamına gelen "Respektiert die Gewerkschaftsrechte!" yazılı pankartlarla Digel Tekstil'e tepki gösterdi.
"Adliye koridorlarında gezmek istemiyoruz"
Basın açıklamasını okuyan Kafa, “Yetki tespiti için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına başvuruda bulunduk. Daha başvurumuzu yaptığımız gün Digel yönetimi, ilk olarak 4 kardeşimizi işten çıkarttı. Yani; ‘Alın size sendika, alın size kanun’ dedi, ‘Ben kanun, anayasa falan tanımam’ dedi, ‘Burada benim kanunlarım geçerli’ dedi, ‘Almanya’da sendikalı olmak demokratik hak ama burada olamaz’ dedi” diye konuştu.
TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ise açıklamasında, “Biz emekçiler olarak adliye koridorlarında gezmek istemiyor, üretim yapmak istiyor, güvenli çalışmak istiyoruz. Biz ülkemizi seviyoruz. Gel gelelim ki birilerinin aklına uyuyorlar. Çoğunluk yüzde 65'i geçmiş işçi iradesini kullanmış, buna itiraz ediyorsun. 'Kaos yaratmayın, gelin bu işi burada bitirelim' dedim. Konsolosa yine sesleniyorum, işveren vekilini yine uyarın, Türkiye'nin bize tanımış olduğu hakkı tanıyın, sizden başka bir şey istemiyoruz." dedi.
“Günlerdir bu mezalime ‘dur’ demek için Serbest Bölgedeyiz”
Günlerdir Ege Serbest Bölge’deki firma önünde eylemler gerçekleştirdiklerini ifade eden Kafa, “Teksif Sendikası olarak, günlerdir bu mezalime dur demek için serbest bölge önündeyiz. Digel Tekstil yönetimine kanunlara saygı duy, sendikal haklara saygı duy, Anayasamıza saygı duy, İnsan haklarına saygı duy, dedik, diyoruz ama, Digel yönetimi saygı bir yana, Hala bütün çalışanlarına savunma yazdırarak, tehdit, şantaj ve baskıya devam ediyor. Biz Digel emekçilerinin hak mücadelesinden asla yılmayacağız. Baskılar, kanunsuzluklar, bizi yıldıramayacak” şeklinde konuştu.
Başkonsolosa seslendi: "Bu duruma seyirci kalmayın”
Kafa, mücadelelerin sonuna kadar devam edeceğini vurguladığı açıklamasında Alman Başkonsolosa şöyle seslenerek, açıklamasını noktaladı:
“Ülkemizde sendikalı olmak anayasal bir haktır. Sendika üyeleri kanunlarla koruma altına alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Bu duruma seyirci kalmamanızı istirham ediyoruz. Bizler burada haksız bir şekilde işlerinden atılarak mağdur edilen emekçi kardeşlerimizle birlik ve beraberlik içinde mücadelemize dimdik devam edeceğiz. İşten atılan işçiler geri alınana kadar Başkonsolosluğunuzun önünde direnişimiz devam edecek”
“Ya o itirazı çekeceksin ya da o fabrikada üretim yapamayacaksın”
TÜRK-İŞ Ege Bölge Temsilcisi Çakmak ise Digel Tekstil’e, “Ya o itirazı çekeceksin ya da o fabrikada üretim yapamayacaksın” diye uyararak, şu ifadeleri kullandı:
“Onlar kendi ülkelerinde yasalara saygı duyuyor ama bizim ülkemizde duymuyor çünkü Hugo Boss'a bakıp feyz alıyor. İşçisine zam vermedi, işçi sendikayı çağırdı ve sendika 2 saat içinde yetkiye ulaştı. Gel gelelim ki ülkemiz artık yol geçen hanı oldu. Giden itiraz ediyor, gelen masaya oturmuyor. 7 arkadaşımızın iş akdini feshettiler çünkü bu ülkeyi sevmiyorlar. Ya o yetki itirazını geri çekeceksin ya da o fabrikada üretim yapamayacaksın, sana burayı dar edeceğiz” dedi.
