İzmir’in en küçük ikinci ilçesi olan Karaburun, Ege Denizi’nin incisi olarak doğa severleri cezbetmeye devam etmektedir. İzmir merkeze 100 kilometre mesafede bulunan ilçe, güneyde Urla ile komşu, batı, kuzey ve doğusunda ise Ege Denizi ile çevrilidir. Karaburun Yarımadası üzerinde yer alan bu sakin kasaba, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dikkat çekmektedir.
İzmir'in cennet köşesi
Çeşme otoyolu ile kolayca ulaşılabilen Karaburun, 'Başka Yerde Olmayanlar' sınıflandırmasında dünya çapında öne çıkmaktadır. Doğal bitki örtüsü, geleneksel yaşamı ve barışçıl atmosferi ile son yıllarda popülerleşen niş turizm bölgelerinden biri olan ilçe, denizinin berraklığı ve huzurlu ortamıyla da ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Karaburun, aynı zamanda Mimas adıyla bilinen ve efsanelere konu olan geçmişiyle tarih tutkunlarını cezbetmektedir.
Mordoğan, ilçede mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Yılın her mevsiminde farklı güzellikler sunan Mordoğan, Akdeniz foklarının üreme alanı olan Ayıbalığı Plajı ile de bilinmektedir. Burada dalış yaparak su altı dünyasını keşfetmek mümkün. Ayrıca, denizin keyfini sürdükten sonra tarihi ve kültürel zenginlikleri keşfetmek de mümkündür. Müesser Aktaş Etnografya ve Tarih Evi, Narkisos Pınarı, Ayşe Hatun Camii, Rum köyleri, tarihi çeşmeler ve yel değirmenleri bölgenin öne çıkan noktaları arasındadır.
Karaburun, sakin plajlarıyla da dikkat çekiyor. Kuyucak ve Akvaryum (İncirlikoy) gibi popüler plajların yanı sıra, Eşendere, Saipaltı, İğdealtı ve Büyükkent gibi daha huzurlu bölgeler de deniz severlerin tercihidir. Tertemiz denizinin tadını çıkarırken, aynı zamanda doğa yürüyüşleri yapabileceğiniz parkurlar da mevcuttur. Özellikle nisan ile kasım ayları arasında yapılması önerilen bu parkurlar, doğayla iç içe olmak isteyenler için idealdir.
Karaburun'un adı nereden geliyor?
Karaburun Yarımadası’nın adının kökeni, farklı teorilerle açıklanmaya çalışılmaktadır. Tarihi kayıtlara göre, bölge ilk zamanlarda Capo Calaberno olarak adlandırılmıştır. Zamanla fonetik değişim sonucu bu isim, Karaburun'a dönüşmüş olabilir. Diğer bir görüş, deniz yoluyla yarımadaya ilk ulaşıldığında karşılaşılan Kömür Burnu adlı mevkinin kayalarının koyu renginin, bölgeye bu ismin verilmesinde etkili olduğunu öne sürmektedir. Ayrıca, eski Türk adlandırma geleneklerine dayanan bir başka teori, kuzey yönünün kara güney yönünün ise ak olarak tanımlanmasından hareketle Karaburun isminin kökenine dair ipuçları sunmaktadır. Eski haritalarda, bugünkü Karaburun ilçesi Karaburun olarak, Eşendere Burnu ise Akburun olarak kaydedilmiştir.